TBMM Genel Kurulu

AK Parti Grup Başkanvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu: 'Milli menfaatler ve egemenlik hakları doğrultusunda Türkiye her daim Kıbrıs'ın yanındadır' CHP Grup Başkanvekili Engin Altay: 'Doğu Akdeniz'de Katar, Mısır ve İsrail konsorsiyumunun Kıbrıs Rum Yönetimi ile Akdeniz'de petrol arama noktasına gelmiş olması Kıbrıs'taki egemenlik haklarımızın ağır yara aldığının da bir teyididir' MHP Grup Başkanvekili Muhammed Levent Bülbül: 'Kıbrıs davasına sahip çıkmak her Türk evladının başlıca görevidir. Kim ne derse desin Türk milleti Kıbrıs'tan vazgeçmeyecektir'

AK Parti Grup Başkanvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu, Türkiye'nin milli menfaatler ve egemenlik hakları doğrultusunda her zaman KKTC'nin yanında olduğunu söyledi.

TBMM Genel Kurulunda KKTC'nin kuruluşunun 35. yıl dönümüne ilişkin değerlendirmelerde bulunuldu.

İYİ Parti Grubu adına söz alan Aksaray Milletvekili Ayhan Erel, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin (KKTC) 35. kuruluş yıl dönümünü kutladı.

Erel, 1974 yılında gerçekleştirilen Kıbrıs Barış Harekatı sonrasında Kıbrıslı Türkler'in bağımsız yaşama hakkını elde ettiğini söyledi. O dönemde Kıbrıs'a asker çıkarma iradesini ortaya koyan dönemin Başbakanı Bülent Ecevit'e ve yardımcısı Necmettin Erbakan'a da rahmet dileyen Erel, "Kıbrıs Barış Harekatı'nda hayatlarını kaybeden şehitlerimize Allah'tan rahmet, gazilerimize de sağlıklı, huzurlu günler diliyoruz. Yine 'Hayatta hiçbir zaman yalpalamayacaksın, düşüncelerinden bir ileri bir geri adımlar atmayacaksın, her dönemin adamı değil her dönem adam olacaksın' diyen KKTC'nin kurucusu Rauf Denktaş'ı da rahmetle anıyoruz." dedi.

MHP Grup Başkanvekili Muhammed Levent Bülbül de Kıbrıs mücadelesinin sembolü Rauf Denktaş başta olmak üzere Kıbrıs davasına hayatını adamış tüm yiğitleri saygıyla andığını söyledi.

Kıbrıs'ın, Türk milleti açısından 'vatan ve namus' olduğunun altını çizen Bülbül, "Kıbrıs davasına sahip çıkmak her Türk evladının başlıca görevidir. Kim ne derse desin Türk milleti Kıbrıs'tan vazgeçmeyecektir. Bugün özellikle Doğu Akdeniz'de ısıtılmaya çalışılan çekişmeler, Türkiye'nin önem vermesi gereken bir meseledir. Burada asla ve asla bir oldubittiye müsaade edilmemelidir." diye konuştu.

CHP Grup Başkanvekili Engin Altay da 21 Aralık 1963 tarihinde yaşanan bir olay sonucu Kıbrıs'ta Türk ve Rumların ortak yaşama iradesinin sonlandığını, Ecevit ve Erbakan hükümetinin dirayetli ve kararlı duruşu sonrasında Kıbrıs Barış Harekatı'nın gerçekleştiğini ifade etti.

Harekat sonrasında Kıbrıs'taki Türklerin can ve mal güvenliğinin garanti altına alındığını belirten Altay, şöyle konuştu:

"Bu süreçte merhum Rauf Denktaş'ın Kıbrıs davasına yönelik hizmetlerini de unutmak mümkün değil. Dolayısıyla Türkiye'nin, Kıbrıs konusunda 70 yıldır verdiği mücadelede geldiği nokta vahimdir. Doğu Akdeniz'de Katar, Mısır ve İsrail konsorsiyumunun Kıbrıs Rum Yönetimi ile Akdeniz'de petrol arama noktasına gelmiş olması Kıbrıs'taki egemenlik haklarımızın ağır yara aldığının da bir teyididir. Biz işgalci, yayılmacı bir devlet olmadık. Kıbrıs meselesi Türkiye meselesidir. Hükümetin Kıbrıs'taki haklarımız konusunda daha sorumlu, daha dikkatli hareket etme mecburiyeti var."

AK Parti Grup Başkanvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu ise 15 Kasım 1983'de yeni bir devletin kuruluşuna şahit olunduğunu anımsattı.

KKTC'nin kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş ve arkadaşlarını rahmet ve minnetle yad ettiğini, KKTC'nin de ilelebet payidar olmasını temenni ettiğini vurgulayan Akbaşoğlu, "Milli menfaatler ve egemenlik hakları doğrultusunda Türkiye'nin her daim Kıbrıs'ın yanında olduğunu bir kez daha tekrarlamak istiyorum." dedi.

Akbaşoğlu, Filistin davasının da Kıbrıs gibi Türkiye'nin milli meseleleri arasında yer aldığını, her zaman Filistin halkının yanında olduklarını sözlerine ekledi.

HDP Grubu adına söz alan Ankara Milletvekili Filiz Kerestecioğlu, 9 Kasım tarihinde Ankara Adliyesine görev amaçlı giden avukat Fadime Eymir'in bir kolluk personeli tarafından darp edildiğini ve Eymir'i darp eden bu kişinin hala açığa çıkarılamadığını söyledi.

Yaşanan olay karşısında avukatların kendi evleri sayılacak adliyelerde can güvenliklerinin olmadığını öne süren Kerestecioğlu, "Halen bu kolluk personelinin kimlik bilgileri baroya bildirilmemiştir. Bu tüm barolara yapılmış bir saldırıdır. Eğer önlem alınmazsa bunun arkası gelir." dedi.

Kaynak: AA