'İpek Yolu Ebru Ve Hat Sergisi' Sanatseverlerle Buluştu

Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen: 'Ebru üzerine böyle özel bir sanat, özel bir ustalık Üsküdar'da ama (serginin) tüm İstanbul, tüm Türkiye'de meraklısı için iyi bir fırsat olduğuna inanıyorum' Ebru sanatçısı Hikmet Barutçugil: 'Çin hattı bin 500 senedir popüler ve hiçbir şekilde değişmedi. Çin modernleşirken hep kendini taklit etti. Bu bizde olmadı. Biz, kültürümüzde, sanatımızda, modernleşmeyi Batı'yı kopya etmek olarak anladık. Ama öyle olmamalıydı' Çinli Hattat Haji Noor Deen Mi Guang Jiang: 'İpek Yolu'ndan ilham alarak, Hikmet Barutçugil'in ebrusuyla, benim mütevazı Çin fırçamla, bu iki ucu birleştirmeye çalıştık. Sonuçta gördüğünüz eserler ortaya çıktı'

Çinli Hattat Haji Noor Deen Mi Guang Jiang ile ebru sanatçısı Hikmet Barutçugil’in eserlerinin yer aldığı "İpek Yolu Ebru ve Hat Sergisi" ziyarete açıldı.

Üsküdar Belediyesi tarafından düzenlenen etkinlikte konuşan Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen, serginin sunulduğu Nevmekan Sahil'in 10 gün kadar önce açıldığını belirterek, bu kısa süre içinde güzel etkinliklere sahne olduğunu kaydetti.

Türkmen, serginin 10 gün devam edeceğini aktararak, şunları kaydetti:

"Ayın sonuna kadar, sergi katında siz sanatseverlerin beğenisine ve istifadesine sunulacak. Çok kıymetli hocamız, Hikmet Barutçugil ile birkaç gün önce tanıştığım ve adını tam telaffuz edemediğimiz büyük üstat, Çinli misafirimiz burada. Adını tam telaffuz edemiyorum ama 'Hacı Nurettin' diyoruz. Başta Hasan Çelebi olmak üzere hattın ustaları burada. Onların yanında söz söylemek bizim haddimize değil. Ebru üzerine böyle özel bir sanat, özel bir ustalık, Üsküdar'da ama (serginin) tüm İstanbul, tüm Türkiye'de meraklısı için iyi bir fırsat olduğuna inanıyorum. 130'un üzerinde eser sergilenecek ve biz bu eserlerin tamamını kitaplaştırdık. Çok da güzel bir katalog da ortaya çıktı.

Sergiye ilişkin AA muhabirine açıklamada bulunan Barutçugil de Jiang'ı çok uzun yıllardır tanıdığını belirterek, "Muhtelif İslam sanatları festivali, kongreler ve konferanslarda hep karşılaşırdık. Onun çok değişik bir yazı üslubu var. Çin usulü yazıyı Arap harfleriyle icra ediyor." ifadelerini kullandı.

Barutçugil, sanatçının hattat Hasan Çelebi'den icazetli olduğuna işaret ederek, "İcazet merasiminde bu sergiyi konuşup planladık. Benim yüzlerce ebrularımdan seçtiklerini Çin'e götürdü. Orada yazdı. Çok eski bir yöntem olan kağıdı kumaşa yapıştırma işi var. O da geleneksel bir Çin zanaati olarak bugüne kadar gelmiş. O şekilde bitirdi ve bugün sanatseverlerin beğenisine sunuyoruz." diye konuştu.

Çin hattının farklı bir özelliği daha olduğunu sözlerine ekleyen Barutçugil, şöyle devam etti:

"Çok uzun bir eğitim süreci var. Bu süreçte, ustanın yakalaması gereken bir ritm olduğundan bahsediliyor. Bu da İslam sanatlarının temel ilkelerine çok uyuyor. Kendinden geçercesine, vecd halinde ve çok hızlı yazılan bir şey. Uzun süre bakıyor. Kağıtta ne yazılacağını görüyor. Bizim bir ebru duamız var. Onun ilk cümlesi 'Ezeldeki hükmüne uygun olarak' diye başlıyor. Yani o kağıdın ezeldeki hükmünde ne varsa onu bir anda görüyor ve hızlıca bitiriyor. O enerji tabii ki kağıda yansıyor ve bu enerji, eseri seyreden sanatseverlere de yansıdığı için Çin hattı bin 500 senedir popüler ve hiçbir şekilde değişmedi. Çin modernleşirken hep kendini taklit etti. Bu bizde olmadı. Biz, kültürümüzde, sanatımızda, modernleşmeyi Batı'yı kopya etmek olarak anladık. Ama öyle olmamalıydı."

Usta sanatçı, ebrunun boyalı bir kağıt ya da lale resmi olmadığını vurgulayarak, "Bence ebru, resim, heykel, musiki ve mimari gibi ana sanat dalının adı. Bu tek düzelikten, tek kalıplılıktan çıkarıp onu başka boyutlara taşımaktı hedefimiz. Bu da o hedeflerden biri ve en yenisi." değerlendirmesini yaptı.

Çinli sanatçının kendi alanında çok önemli bir isim olduğunun altını çizen Barutçugil, "137 eser var. 1 yıllık bir çalışmanın ürünü. Sergideki eserlerin büyük çoğunluğu, bugüne kadar henüz hiçbir yerde görülmedi." dedi.

Sergi kataloğunun Çince, Türkçe, İngilizce ve Arapça olarak 4 dilde hazırlandığını kaydeden sanatçı, dünyanın birçok yerine katalogların gideceğini söyledi.

- "İpek Yolu'ndan ilham aldım"

Çinli Hattat Haji Noor Deen Mi Guang Jiang ise Türkiye'ye ilk defa 2008'de Hasan Çelebi'den Arapça hat sanatını öğrenmek üzere geldiğini dile getirdi.

Sanatçı, 10 yıl içinde 20 kez Türkiye'ye geldiğini ve icazet aldığını vurgulayarak, şöyle konuştu:

"Bu 10 senede İslam Tarih, Sanat ve Kültür Araştırma Merkezi IRCICA kuruluşunun yardımını da çok gördüm. Bu vesileyle hocalarıma, dostlarıma ve herkese şükranlarımı arz ediyorum. Hepinizin bildiği gibi bu sergimizin adı olan 'İpek Yolu', Çin'de başlayıp İstanbul'da biten bin 500 yıllık bir yolculuk, serüven olarak biliniyor. Vaktiyle bu sadece ticaret yoluydu ancak zamanla çeşitli yansımalar sonucu kültür, sanat faaliyetlerine de şahit oldu. Oradan ilham alarak, Hikmet Barutçugil'in ebrusuyla, benim mütevazı Çin fırçamla, bu iki ucu birleştirmeye çalıştık. Sonuçta gördüğünüz eserler ortaya çıktı. Bu sergi aynı zamanda Türk-Çin dostluğunu da yansıtmaktadır. Sergi vesilesiyle Hikmet Hoca, en güzel ebru çalışmalarını bana lütfetti."

Açılışa katılan Hasan Çelebi ise Dubai'de tanıştığı Çinli sanatçının çok yetenekli olduğunu söyleyerek, "Bu sanatların orada da tanıtılması bize bayram sevinci yaşatıyor." dedi.

Küratörlüğünü Meyçem Ezengin'in yaptığı sergi, 31 Ekim'e kadar görülebilecek.
Kaynak: AA