28 Şubat Davasına Devam Edildi
28 Şubat darbesine ilişkin dönemin Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İsmail Hakkı Karadayı, dönemin Genelkurmay İkinci Başkanı emekli Orgeneral Çevik Bir ve emekli Orgeneral Çetin Doğan’ın da aralarında bulunduğu 103 sanığın yargılandığı davanın görülmesine devam edildi.
Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın 95. celsesine sanıklar, taraf avukatları ve o dönemde mağdur olan çok sayıda vatandaş katıldı.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ravza Kavakcı Kan da duruşmayı takip etti. Davanın bugünkü celsesinde sanıkların esas hakkındaki mütalaaya karşı savunmalarının alınmasına devam edildi. Sanık Lokman Ekinci, 5 nolu CD’de bulunan Batı Çalışma Grubu’na (BÇG) girişe yetkili kişi listesinde isminin yer alması nedeniyle 26 Nisan 2012’de Ankara Cumhuriyet Başsavcılığında ifadesi alındığını söyledi.
Sorgusunda söz konusu olayla ilgili bir ilgisinin olmadığını, listeye isminin neden yazıldığını bilmediğini ifade etmesine rağmen tutuklandığını belirten Ekinci, "Bu süreçte muzaffaf bir TSK mensubu olarak tutuklandım ve bir hiç uğruna aynı yıl YAŞ kararlarıyla emekli edildim. 14 ay cezaevinde tutuklu kaldım. Şahsımı söz konusu listelere dahil edenler hakkında suç duyurusunda bulunulmuş ancak halen bir sonuç alınamamıştır. 5 nolu CD, incelenmesi yapılmak üzere ODTÜ’ye gönderilmiştir. Orada yapılan incelemelerde CD’nin bilişim tekniği açısından uygun olarak elde edilmemiş olduğu, adli delil olarak da şüpheli olduğu belirtilmiştir. Delil niteliğini kaybetmiş belgeden başka hakkımda bir delil bulunmamaktadır. Beraatime karar verilmesini talep ediyorum" diye konuştu.
Sanık Muhittin Erdal Şener, 5 nolu CD’nin sahte olduğunun bilirkişi tarafından tespit edildiğini ifade ederek, "Bu CD hukuki bir delil olmadığından bu tür fotokopi belgelerinin de delil olarak kabul edilemeyeceği bellidir. Bu nedenle BÇG adı altında düzenlendiği söylenen toplantılara iştirak ettiğim gerçeklere aykırıdır. Görüşmelere ait ne ıslak imzalı tutanak ne de bir kayıt mevcuttur. Bu toplantılarda kimin darbe ile ilgili ne dediği tamamen sanal bir kurgudur. Bu toplantıların darbe ile ilgili olduğu farazi bir iddiadan öte değildir. Beraatimi talep ediyorum" şeklinde konuştu.
Sanık Ertuğrul Gazi Özkürkçü ise iddianamede tarafına yöneltilen suçlamaları kabul etmediğini söyledi.
BÇG giriş yetkisi belgesi dokümanının düzmece bir mantık ile oluşturulduğunu kaydeden Özkürkçü, "Bu hata benim gibi bazı meslektaşlarımızın hayatında geri dönülemeyecek bir iz oluşturdu. 15 Temmuz hain darbe girişimi sırasında darbeciler tarafından derdest edilerek Akıncı Üssü’ne götürüldüm. Bu, FETÖ denilen hain şebeke tarafından aldığım son darbeydi. Bundan önceki darbe ile hiçbir bağlantım olmadığı halde bu yapının mensupları tarafından bir kumpasa dahil edildim. Beraatimi talep ediyorum" dedi.
Duruşmaya, verilen öğle arasının ardından devam edilecek.
Kaynak: İHA
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ravza Kavakcı Kan da duruşmayı takip etti. Davanın bugünkü celsesinde sanıkların esas hakkındaki mütalaaya karşı savunmalarının alınmasına devam edildi. Sanık Lokman Ekinci, 5 nolu CD’de bulunan Batı Çalışma Grubu’na (BÇG) girişe yetkili kişi listesinde isminin yer alması nedeniyle 26 Nisan 2012’de Ankara Cumhuriyet Başsavcılığında ifadesi alındığını söyledi.
Sorgusunda söz konusu olayla ilgili bir ilgisinin olmadığını, listeye isminin neden yazıldığını bilmediğini ifade etmesine rağmen tutuklandığını belirten Ekinci, "Bu süreçte muzaffaf bir TSK mensubu olarak tutuklandım ve bir hiç uğruna aynı yıl YAŞ kararlarıyla emekli edildim. 14 ay cezaevinde tutuklu kaldım. Şahsımı söz konusu listelere dahil edenler hakkında suç duyurusunda bulunulmuş ancak halen bir sonuç alınamamıştır. 5 nolu CD, incelenmesi yapılmak üzere ODTÜ’ye gönderilmiştir. Orada yapılan incelemelerde CD’nin bilişim tekniği açısından uygun olarak elde edilmemiş olduğu, adli delil olarak da şüpheli olduğu belirtilmiştir. Delil niteliğini kaybetmiş belgeden başka hakkımda bir delil bulunmamaktadır. Beraatime karar verilmesini talep ediyorum" diye konuştu.
Sanık Muhittin Erdal Şener, 5 nolu CD’nin sahte olduğunun bilirkişi tarafından tespit edildiğini ifade ederek, "Bu CD hukuki bir delil olmadığından bu tür fotokopi belgelerinin de delil olarak kabul edilemeyeceği bellidir. Bu nedenle BÇG adı altında düzenlendiği söylenen toplantılara iştirak ettiğim gerçeklere aykırıdır. Görüşmelere ait ne ıslak imzalı tutanak ne de bir kayıt mevcuttur. Bu toplantılarda kimin darbe ile ilgili ne dediği tamamen sanal bir kurgudur. Bu toplantıların darbe ile ilgili olduğu farazi bir iddiadan öte değildir. Beraatimi talep ediyorum" şeklinde konuştu.
Sanık Ertuğrul Gazi Özkürkçü ise iddianamede tarafına yöneltilen suçlamaları kabul etmediğini söyledi.
BÇG giriş yetkisi belgesi dokümanının düzmece bir mantık ile oluşturulduğunu kaydeden Özkürkçü, "Bu hata benim gibi bazı meslektaşlarımızın hayatında geri dönülemeyecek bir iz oluşturdu. 15 Temmuz hain darbe girişimi sırasında darbeciler tarafından derdest edilerek Akıncı Üssü’ne götürüldüm. Bu, FETÖ denilen hain şebeke tarafından aldığım son darbeydi. Bundan önceki darbe ile hiçbir bağlantım olmadığı halde bu yapının mensupları tarafından bir kumpasa dahil edildim. Beraatimi talep ediyorum" dedi.
Duruşmaya, verilen öğle arasının ardından devam edilecek.