Trabzon'da Tarihi Cephanelik Binasının Yanına Yapılan İnşaata Tepki

TRABZON – Trabzon’da yapılan restorasyon çalışmaları sonrasında yaklaşık 8 yıldır restoran olarak kullanılan ve Trabzon’un Rus işgali sırasında mühimmat deposu olarak kullanıldığı için halk arasında ’Cephanelik’ olarak adlandırılan tarihi kulenin yanına yapılmakta olan inşaat tepkilere neden oldu.

Trabzon'da Tarihi Cephanelik Binasının Yanına Yapılan İnşaata Tepki
Yerel basında çıkan haberler ve sosyal medyaya artan tepkiler üzerine Cephanelik Restoran işletmesinin ortaklarından Ahmet Sarı, bugün bir basın açıklaması yaparak iddiaları cevaplandırdı.

SİT alanındaki yapının Anıtlar Kurulu’nun onayı alınarak rekreasyon alanına dönüştürülmesi ve ardından imara açılarak burada restoran-kafe olacak yapıyla ilgili açıklama yapan iş adamı Ahmet Sarı, kendilerine yönelik yapımı süren inşaatla ilgili bir linç kampanyası başlatıldığını söyledi.



Sarı "Buna karşılık bugüne kadar sanal alem yada başka bir yerde bunlara hiçbir şekilde cevap vermedik. Eminim ki bu klavye kahramanları internetten en ufak bir araştırma yapmadılar. Buranın tarihi nedir ? ne amaçla yapılmıştır ? niye kullanılmıştır, nasıl bir coğrafi yapısı vardır ? Burada kimler yaşamıştır ? çevreye etkileri nelerdir ? şehre, bu mahalleye katkıları nedir ? haberleri yoktur” dedi.



“Proje bittiğinde bizi hayırla yad edeceksiniz”

“Yaşanmışlık bilinmeden tarih olmaz” diyen Sarı “21. yüzyılda yaşıyoruz. Uzayda bitki yetiştirilmenin hesabı yapılıyor. 600 metrekare alan çimlenir mi? onun hesabını yapıyoruz. İnsanlara hakaret ediyoruz. Biz haksızlık yapıp burayı sıradan bir yer yapamazdık. Bu sosyal alanda mutlaka etkinlikler olacak. Programlar olacak. Onun için çok amaçlı salon ve altında buranın daha bir dokusunu hissettirmek için restorantı buradan çıkardık. Bütün konuşulan, kargaşa çıkarılan bu. ’Rant’ diye bahsedilen bu. Projeyle bu alanda o eski fotoğraflarda yer alan karakol binası da yapılacak. Bu proje Trabzon’a model oluşturacak. Proje tamamlandığında beni, ortaklarımı ve dostlarımı hayırla yad edeceksiniz" ifadelerini kullandı.

"Ön yargılarımızı bir kenara bırakalım"

Tepkilere cevabını sürdüren Sarı “Burayı en çirkin nereden fotoğraflarım diye bunun uygulamasını yapmak; bunlar bu şehrin ihanetçileri, meczuplarıdır. Lütfen ön yargılarımızı bir kenara bırakalım. Nefsimizle değil mantık ve bilimle yola çıkalım. Bilim tarihtir. Tarih burada bunu söylüyor. Onları incelerseniz ön yargılardan kurtulursunuz. Evet, eleştiri olacaktır. Küfürden uzak, daha samimi bir hale dönüştürülebilir” diye konuştu.

11 milyon liraya mal olacak ve yeşil çatı sisteminin uygulanacağı yapının 4 aylık bir çalışmayla tamamlanarak hizmete açılacağını kaydeden Sarı “Ben 27 Nisan’da burayı neticelendirmeyi planlıyorum. Buranın kurucu ortak arkadaşlarımızdan birinin çocuğunun düğününü yapacağız. Doğa tamamen doğal çim olacak. Suni olmayacak. Bu alan 3 metreye kadar ağaç bitecek bir sistemle yapılıyor. İhtiyaçlar neden doğar. Zaruretten doğar. Ben inancım şu. Ben şehre çok özel bir şey yapıyorum. Takdir görmeyi bekliyorum. Kimin ne yazdığı beni ilgilendirmiyor. Benim için netice 3 ay sonra bunun ne olacağı. Yapı tamamlandığında son derece estetik olacak. Bu çalışmalar da kentte yaygınlaştırılması adına örnek olacaktır" açıklamasında bulundu.

"Anıtlar Kurulu’nun bizden istediği uygulamayı yapıyoruz"

Sarı, kabul edilen projeye yönelik eleştirilere de cevap vererek “Saklı ve korunaklı alanın tekrar dağ olarak oluşturulması var. Aslına doğal yapısına uygun bir şekilde üzeri aynı mevcut sistemle nasıl kaplanmışsa o şekilde kaplanması şartıyla kabul edildi. Anıtlar Kurulu’nun bizden istediği uygulamayı yapıyoruz. Ne yaptıklarım ne de yapacaklarım ne ortaklarımın ne de çocuklarımın mirası olmayacak. Onlara hiçbir miras kalmayacak. Ben sadece yüzde 5 olan kullanım alanımın yeni bir bina olarak değil, buranın mevcut yerel yapısına uygun bir şekilde kullanmayı amaçlıyorum” ifadelerini kullandı.

Tarihi bina son haline 2010 yılında kavuştu

Aynı zamanda Fatih Kulesi veya İrena Kulesi olarak bilinen tarihi yapının kitabesi olmadığından tam olarak ne zaman yapıldığı bilinmiyor. Kulenin İmparatoriçe İrena tarafından 1340 - 1341 tarihleri arasında Trabzon aristokrasisinin toplantı yeri olarak yaptırıldığı bazı kaynaklarda yer alırken, yapının 2. Abdülhamid Han tarafından 1887 yılında Fatih Sultan Mehme Han zamanından kalma bir yapının yerine yaptırıldığı da belirtiliyor.

25 metre yüksekliğinde iç içe yer alan kalın duvarlı iki dairevi kuleden oluşan binanın 1887 yılında cephanelik olarak kullanıldığı bilinirken, 1916-1918 Trabzon’un Ruslar tarafından işgali sırasında cephanelik olarak kullanılan yapı 1918 yılında bir patlamayla hasar görmüştü.

Halk arasında ’Cephanelik’ olarak adlandırılan tarihi kulenin restorasyonu Turizm Bakanlığı’ndan alınan izinle 2006 yıllarında başlanmıştı. Tarihi kulenin restorasyonu 4 yılda tamamlanarak 2010 yılında turizm işletmesi haline dönüştürülmüştü.
Kaynak: İHA