FETÖ'nün İstanbul'daki 'Ana Darbe' Davasında Mütalaa (2)

İstanbul'daki ''ana darbe'' davasındaki mütalaada, darbe girişimine katılan bir kısım sanıkların toplantılarda cep telefonlarını bulundurulmadığı, tugay karargah binasında yapılan toplantılarda komutan katında ilgisiz rütbeli personel ile erbaş ve erlerin bulunmamasının sağlandığı belirtildi Mütalaada, sanık Sadık Cebeci'nin sevk ve idare ettiği birliklerin İstanbul Valilik binasına, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlık binası ve AK Parti İstanbul İl Başkanlığı'na işgal amaçlı intikal ettiği, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı Binası önünde çıkan olaylarda, bu yere sevk edilen birliklerin önceden toplantılarda alınan kararlar ve olay günü Whatsappgrubundaki yazışmalarda geçen 'karşı koyanların üzerine tereddütsüz ateş edileceği' kararı gereği 14 sivil vatandaşı öldürdükleri kaydedildi.

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz'daki darbe girişimine ilişkin, aralarında FETÖ elebaşı Fetullah Gülen, 6 general ve 17 subayın bulunduğu, 9'u firari 14'ü tutuklu 24 sanığın yargılandığı İstanbul'daki "ana darbe" davasının mütalaasında, darbeyle ilgili yapılan toplantılarda cep telefonlarının bulundurulmadığı, tugay karargah binasında yapılan toplantılarda komutan katında ilgisiz rütbeli personel ile erbaş ve erlerin bulunmamasının sağlandığı belirtildi.

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesince görülen duruşmada savcılığın esas hakkındaki sunduğu mütalaada, sanık Müslüm Kaya’nın olay tarihinde Piyade Kurmay Albay rütbesinde olduğu, 14 Temmuz 2016’da kadar Kağıthane’de konuşlu bulunan Hasdal Kışlası 6'ncı Motorlu Piyade Alay Komutanı olarak görev yapmaktayken bu tarihte Alay Komutanlığı görevini Tankçı Kurmay Albay Nebi Gazneli’ye devrettiği anlatılan mütalaada, sanığın atandığı 23’üncü Motorlu Piyade Tümen Komutanlığı görevine henüz başlamadığı, sanığın 15 Temmuz 2016’da 23’üncü Motorlu Piyade Tümeni emrinde olmasına rağmen darbe girişimine iştirak eden Hasdal Kışlası yerleşkesi içerisinde bulunduğu, kendisiyle birlikte darbe girişimine iştirak eden birliğindeki diğer askeri personelin de kışlaya darbe girişimi öncesi gerçekleştirilen toplantılarda karar verildiği üzere geldikleri, kurmay öğrencilerin ise Harp Akademileri bünyesinde görevli oldukları ve darbe girişimi kapsamında Hasdal Kışlası'nda görevlendirildikleri kaydedildi.

Sanık Müslüm Kaya’nın darbe girişimine katılan ve kışla dışına çıkan Hasdal 6. Motorlu Piyade Alayının askerleri ile usulsüz şekilde görevlendirilen kurmay öğrencilerin iştirak etmiş olduğu olaylardan doğrudan sorumlu olduğu belirtilen mütalaada, sanığın AKOM (Afet Koordinasyon Merkezi) binasının, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Lojistik Destek Merkezi binasının, TRT Harbiye Radyo Binasının,, TRT Ulus Binasının ve Taksim meydanı işgali faaliyetlerinde Harp Akademileri öğrencilerini görevlendirdiği kaydedildi.

Ülke genelinde darbe girişimini gerçekleştiren Yurtta Sulh Konseyi'nin İstanbul yapılanmasını oluşturan sanıklar tarafından kurulan "Yurtta Sulh Biziz" isimli Whatsapp haberleşme grubuna üye olan sanık Kaya’nın darbe girişiminin silahlı kuvvetlerindeki emir- komuta zincirinden kopuk olarak, terör örgütünün bir eylemler dizisi olduğu açıkça anlaşılan somut olayda girişimin öncesinde düzenlenen toplantılara katıldığı kaydedilen mütalaada, sanığın örgüt mensuplarınca kullanılan kriptografik haberleşme sistemi "Bylock, Talk And Chat" programını kullanmasının başlı başına örgüt mensubu olduğunu gösterdiği kaydedildi.

Sanık Nebi Gazneli’nin de sanık Kaya gibi AKOM binasının, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Lojistik Destek Merkezi binasının, TRT Harbiye Radyo, TRT Ulus binalarının ve Taksim meydanının işgali faaliyetlerinde Harp Akademileri öğrencilerini görevlendirdiği belirtildi.

Sanık Ömer Faruk Özköse, Nebi Gazneli, Müslüm Kaya, Yüksel Durak ve Ahmet Gümüş hakkında "cebir ve şiddet kullanarak, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya bu düzen yerine başka bir düzen getirmeye veya bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemeye teşebbüs etme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet, ‘’terör örgütü üyesi olmak’’ suçundan 10 yıldan 15 yıla kadar hapis cezasına çarptırılmaları isteniyor.​

- Kritik noktaları ele geçirmek üzere aktif şekilde faaliyet göstermiş

Sanıklardan Fatih Karakaya'nın Maltepe ilçesinde konuşlu bulunan 2. Zırhlı Tugay Komutanlığında Kurmay Başkanı olarak Kurmay Yarbay rütbesinde görev yaptığı belirtilen mütalaada, söz konusu yerleşkede 13-14 Temmuz 2016 tarihinde darbe girişiminin planlamasıyla ilgili olarak sanık Karakaya ve aynı yerde görev yaptığı diğer sanıklardan Özkan Aydoğdu, Mehmet Kapaa, İrfan Arat ve Şakir Çınar'ın, diğer askeri yerleşkelerden ve il dışından da üst düzey subayların katıldığı bir toplantının icra edildiği kaydedildi.

Toplantıda gizliliğe aşırı derecede dikkat edilmeye çalışıldığı belirtilen mütalaada, bu kapsamda, toplantılarda cep telefonları bulundurulmadığı, tugay karargah binasında yapılan toplantılarda komutan katında ilgisiz rütbeli personel ile erbaş ve erlerin bulunmamasının sağlandığı belirtildi.

Mütalaada, sanık Karakaya'nın, 15 Temmuz 2016 tarihinde meydana gelen kalkışmada etkin rol oynayarak özellikle İstanbul’un Anadolu Yakası'nda önceden belirlenen Boğaziçi Köprüsü, Fatih Sultan Mehmet Köprüsü, Sabiha Gökçen Havalimanı, Üsküdar Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü, Türk Telekom, Fenerbahçe Orduevi, 1. Ordu Komutanlığı Selimiye Kışlası gibi kritik noktaları kontrol altına almak/ele geçirmek üzere aktif şekilde faaliyet gösterdiği vurgulandı.

Sanığa kalkışmanın başarıya ulaşması için gerek kalkışma öncesi planlama toplantılarında gerekse darbe girişimi sırasında etkin rol ve görevler verildiği kaydedilen mütalaada, sanığın kurmay başkanı olduğu 2. Zırhlı Tugay'da bulunan İstihkam Savaş Bölüğü, Keşif Bölüğü, Tow Bölüğü, Mekanize Piyade Taburu, 1. ve 2. Tank Taburları'nın darbe girişimine hazırlanmasında yoğun faaliyet gösterdiği, kışla dışına çıkan askeri araçların mühimmat yüklemesini ve personellerin sevk idaresini tank ve zırhlı araç garajlarında bizzat bulunarak yaptığı, araç hazırlıklarını sürekli yerinde takip ettiği, görev yerlerine sevk edilen personel ile sürekli irtibat halinde kalarak durum hakkında bilgi aldığı, devamında ise ihtiyaç görülen noktalara takviye unsurların mühimmat yüklemesini yaparak çıkış yapmasını sağladığı belirtildi.

Mütalaada, 2. Zırhlı Tugay personeli Sinan Atmaca'nın emir ve komutasında 4 adet zırhlı personel taşıyıcı (ZPT) ile Selimiye Kışlasının emniyetini almak üzere darbeci general Eyyüp Gürler'in emrine girmesi konusunda sanık Fatih Karakaya tarafından bizzat görevlendirildiği vurguladı.

- Valilik, Belediye ve Ak Parti İl Başkanlığı işgal girişimi

Sanık Sadık Cebeci'nin ise Esenler’de bulunan 47'nci Motorize Piyade Alay (Metris Kışlası) Komutanı olarak Kurmay Albay rütbesiyle görev yaptığı belirtilen mütaalada, sanığın darbe girişimi öncesi 13 Temmuz 2016 tarihinde 2'nci Zırhlı Tugay Komutanlığı'nda ve 14/Temmuz2016 tarihinde Hava Harp Okulu Komutanlığı'nda düzenlenen darbe planlama toplantılarına katıldığı aktarıldı.

Sanığın burada komuta ettiği birliğe Beyoğlu ilçesi Sütlüce Mahallesi İmrahor Caddesi üzerinde bulunan AK Parti İl Başkanlığı, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı Binası ve Valilik binasının kontrol altına alınması görevlerinin verildiği aktarılan mütalaada, sanığın olay günü akşam saatlerinde Harp Akademileri Komutanlığından darbe girişiminde görev almak üzere Metris Kışlasına gelen öğrenci subayları birliğine aldırdığı, bu şahıslarla toplantı yaptığı, şahıslara birliğine zimmetli olan piyade tüfeklerini dağıttırdığı kaydedildi.

Mütalaada, sanık Cebeci'nin sevk ve idare ettiği birliklerin İstanbul Valilik binasına, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlık binası ve Ak Parti İstanbul İl Başkanlığına işgal amaçlı intikal ettikleri vurgulanarak, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı Binası önünde çıkan olaylarda, bu yere sevk edilen birliklerin önceden toplantılarda alınan kararlar ve olay günü Whatsapp grubundaki yazışmalarda geçen "karşı koyanların üzerine tereddütsüz ateş edileceği" kararı gereği 14 sivil vatandaşı öldürdükleri, hatta sanığın bahsi geçen grupta yaşadığı tüm gelişmeleri tüm detaylarıyla paylaştığı ve AK Parti İl Binası'nda toplanan kalabalık sebebiyle acil destek talep ettiği, yine olay tarihinde sanığın Esenler İlçe Emniyet Müdürü Cihat Dağdeviren'i arayarak sıkıyönetim ilan edildiğini ve emrindeki polislerle birlikte teslim olmasını söylediği belirtildi.

- Sabiha Gökçen Havalımanı’nın kontrolünün sağlanmasında görevlendirilmiş

Sanıklardan Şakir Çınar’ın ise olay tarihinde Kurmay Yarbay rütbesiyle 2. Zırhlı Tugay Komutanlığında 1’nci Tank Tabur Komutanı olarak görev yaptığı, belirtilen mütalaada, 13-14 Temmuz 2016 tarihinde konuşlu bulunan 2. Zırhlı Tugay Komutanlığı Karargah binasında darbe girişiminin İstanbul ayağında görevli Muzaffer Düzenli’nin öncülüğünde yapılan toplantıya iştirak ettiği, söz konusu toplantıda Sabiha Gökçen Havalimanının kontrolünün sağlanmasında görevlendirildiği aktarıldı.

Mütalaada, Sabiha Gökçen Havalimanına personel taşıyıcı, zırhlı araç ve tankların 15 Temmuz 2016 günü saat 22.15 itibariyle sevk edildikleri belirtilerek, 2. Zırhlı Tugay Komutanlığından değişik rütbelerde toplam 63 askeri personelin görevlendirildikleri, söz konusu personellerin Sabiha Gökçen Havalimanı girişine yakın bir noktada darbe girişimine tepki gösteren sivil vatandaşların ve güvenlik güçlerinin müdahalesi nedeniyle havalimanını işgal eylemini tamamlayamadıkları, suçun teşebbüs aşamasında kaldığı, sahada söz konusu personellerin sevk ve idaresini Yarbay sanık Şakir Çınar’ın yaptığı, Sabiha Gökçen Havalimanının kontrol altına alınmasında sahada görevlendirildiği vurgulandı.

Sanıklar Mehmet Kapan, Fatih Karakaya "cebir ve şiddet kullanarak, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya bu düzen yerine başka bir düzen getirmeye veya bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemeye teşebbüs etme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet, ‘’tasarlayarak öldürme’’ suçundan 44’er kere ağırlaştırılmış müebbet istenilen mütalaada, sanıklar için ayrıca ‘’terör örgütü üyesi olmak’’ suçundan 10 yıldan 15 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılmaları talep ediliyor.

Mütalaada, sanık Sadık Cebeci hakkında, "cebir ve şiddet kullanarak, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya bu düzen yerine başka bir düzen getirmeye veya bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemeye teşebbüs etme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet, ‘’tasarlayarak öldürme’’ suçundan 14’er kere ağırlaştırılmış müebbet, ‘’terör örgütü üyesi olmak’’ suçundan 10 yıldan 15 yıla kadar hapsi isteniyor.​

Öte yandan mütalaada, sanıklar Fetullah Gülen, Ahmet Zeki Gerehan, Engin Durmaz, İrfan Arat, Mehmet Murat Çelebioğlu, Mehmet Nail Yiğit, Onur Özden, Rıfkı Keser ve Uzay Şahin hakkındaki yakalama kararlarının henüz infaz edilemediğinden, diğer sanıklar hakkındaki yargılamanın sürüncemede kalmaması amacıyla söz konusu sanıklar hakkındaki yargılamanın ayrı yürütülmesinde hukuki yarar bulunduğu belirtilerek, bu sanıklar hakkındaki dosyanın tefrik edilmesi talep edildi.

(Bitti)
Kaynak: AA