'İranlı Yetkililer Halkın İsteklerini Yerine Getirme Niyetinde Değil'

İranlı akademisyen Yusufi:'Devlet yetkililerimiz, halkın itirazlarını duydukları halde sorunların çözümüne yönelik adım atmıyor''Maalesef, sorumluluk makamında olanlar, halkın onların kaşına gözüne meraklı olduğunu düşünerek samimiyetlerini suistimal ettiler. Halk için, kimin başta olduğu değil, çocuklarının geleceği ve ailesinin refahı önemli''Halk, iktidardaki her iki kanadın siyaseti arasında bir ayrım olmadığının farkında. Ülkede var olan yoksulluk, işsizlik, ayrımcılık ve yolsuzlukların sorumlusu olarak her iki kanadı da gösterebiliriz'

İran Allame Tabatabai Üniversitesi Ekonomi Fakültesi Öğretim Üyesi Muhammed Goli Yusufi, devlet yetkililerinin, halkın ekonomik konulardaki şikâyetlerini duyduğunu, ancak bu konuda bir adım atma niyetinde olmadıklarını söyledi.

Yusufi, geçen hafta İran'ın Meşhed kentinde başlayan ve ülkenin geneline yayılan halk gösterilerine ilişkin AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.

Halkın itirazının ülkedeki pahalılık ve ekonomik duruma yönelik olduğunu belirten Yusufi, "Uzun yıllar boyu ülkedeki ekonomik, sosyal ve siyasi sorunların birikmesi, halkın her fırsatta sesini yükseltmeye çalışmasına yol açtı. Devlet yetkililerimiz, halkın itirazlarını duydukları halde sorunların çözümüne yönelik adım atmıyor. Sorun da şurada: Madem vaatlerde bulunuyorsunuz, o zaman halkın itirazlarını dikkate almalısınız." dedi.

Yusufi, İran ekonomisinin, çoğu dönemde, kendi menfaatlerini halka hizmete önceleyenlerin kontrolünde olduğunu kaydederek, "Maalesef, sorumluluk makamında olanlar, halkın onların kaşına gözüne meraklı olduğunu düşünerek samimiyetlerini suistimal ettiler. Halk için, kimin başta olduğu değil, çocuklarının geleceği ve ailesinin refahı önemli. Bu halk, tecrübelerine dayanarak, siyasetçilerin özgürlük vaatlerini ciddiye almıyor. Ancak yetkililer, halkın onların aleyhinde olduğuna inanmak istemiyor. Kısacası, 'yetkililerimiz cahilliklerinin farkında değiller' diyebiliriz." ifadelerini kullandı.

İran'ın karşı karşıya olduğu sorunlara değinen Yusufi, "Kimsenin sorumluluk üstlenmediği birçok sorun var. Son günlerdeki gösterilere bakıldığında, 'Muhafazakârlar, reformcular, artık bitti bu macera' sloganlarını duyar oluyoruz. Halk, iktidardaki her iki kanadın siyaseti arasında bir ayrım olmadığının farkında. Ülkede var olan yoksulluk, işsizlik, ayrımcılık ve yolsuzlukların sorumlusu olarak her iki kanadı da gösterebiliriz." diye konuştu.

- "Her hareketi, ihanet ve fitne olarak görmek yerine halkın sorunlarına çare bulmalıyız"

Yaklaşık bir haftadır devam eden halk hareketine ilişkin "başında bir grup ya da kişi olmadığı için sonuca varamaz" tezine katılmadığını belirten Yusufi, şöyle devam etti:

"Bu halkın kişilere değil, yolsuzluk ve ayrımcılığın önüne geçmek için yasalara ve bu yasaları uygulayacak iktidara ihtiyacı var. Halkın sorunlarının sokaklara taşmasına yol açtıysak, bu isteklere karşılık vermeliyiz. Her hareketi, ihanet ve fitne olarak görmek yerine, fitnelere mahal vermemek için halkın sorunlarına çare bulmalıyız. Bizim sorunumuz başımızdaki yetkililer. Aracı ehil olmayan bir şoföre teslim ederseniz herkesi tehlikeye atarsınız."

- "Halkın menfaatleri elit kesime feda edilmiş"

Yusufi, İran'daki birçok kesimin defalarca ekonomik sorunlara çözüm bulunması yönünde uyarılar yaptığını hatırlatırken, "Ancak ne yazık ki, ülke siyaseti, halkın menfaatleri hep elit bir kesime feda edilmiş. Bu kesim, hep halkı kandırarak, kendi kısa vadeli emellerine hizmet ediyor." değerlendirmesinde bulundu.

İranlı akademisyen, "Bıçak kemiğe dayandığı zaman, sokak gösterileri dışında bir seçenek kalmıyor. Böyle olunca da iki siyasi kanat birbirini suçlamaya başladı. Halbuki halk kendi geleceğinin endişesinde. Onlar, sofralarının gün geçtikçe küçüldüğünü ve geleceklerinin karardığını görüyorlar." diye konuştu.

- İran'ın karşı karşıya olduğu "ekonomik kaos"

İran'ın içinde bulunduğu ekonomik durumu "kaos" olarak nitelendiren Yusufi, devlet yetkililerin halka itiraz hakkı tanımadığını dile getirdi.

Yusufi, "Ülke, rekor düzeyde enflasyon ile karşı karşıya. 8 milyonu aşkın işsizimiz var. Devlet yetkilileri ise petrol ihracı ve ürün ithalatın dışında, ülkenin ekonomisi konusunda herhangi bir çözüm arayışında bulunmuyor. Oysa kendileri yurt dışında yatırımlar yapıyor ve çocuklarını oralarda okutuyor. Maalesef, ehil olmayan şahıslar, önemli ve hassas makamları etmiş durumda." dedi.

- "İran ekonomisi kilitlenmiş durumda"

İranlı ekonomi uzmanı Yusufi, ülkenin bu duruma nasıl geldiğine ilişkin ise şunları söyledi:

"İran Merkez Bankası, doğru para politikası uygulamak yerine, bankacılık işlerine soyunmaya kalkarak özel bankalarla rekabete girdi. Tam olarak ülkenin en önemli ekonomik sorununun ne olduğunu kestirmek zor ve ekonomi şu an kilitlenmiş durumda. Yıllardır hep halkın sorunları ötelenirken, ülkedeki ilişkiler karmaşık hal almış."

İran'daki iki ana siyasi kanat olan muhafazakârlar ve reformcuların, kendi varlıklarını korumak adına, siyasi partilerin etkilerini ortadan kaldırdığını belirten Yusufi, "Anayasaya bağlılık ortada yok. Yasalar yerine şahsa bağlıyız. Bizim şahıs ve kahramanlara ihtiyacımız yok. Önemli olan yasaları uygulayabilmek." diyerek sözlerini tamamladı.
Kaynak: AA