Antalya'daki Yasa Dışı Dinleme Davası

Siyasetçi ve kamu görevlilerinin de aralarında bulunduğu 130 kişiyi yasa dışı dinledikleri gerekçesiyle haklarında dava açılan sanıkların yargılanmasına devam edildi.

Antalya'da, aralarında siyasetçi ve kamu görevlilerinin de bulunduğu 130 kişiyi yasa dışı dinledikleri gerekçesiyle haklarında dava açılan 5'i tutuklu 11 sanığın yargılanmasına devam edildi.

Antalya 9. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu sanıklar Rüştü Çetinkasap, Şenol Oral, Gökhan Tayuk, Sunal Sevindik, tutuksuz sanıklar Yavuz Bölek ve Süleyman Şark, Burdur E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda tutuklu bulunan Erol Çomak, başka suçtan Kırşehir E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda tutuklu bulunan Ali Koçak, tutuksuz yargılanan sanık İhsan Kösesoy, Nihat Yalçındağ ve Ali Yılmaz, Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşmada hazır bulundu.

Ayrıca FETÖ'nün darbe girişimi sırasında hayatını kaybeden polis memuru Muhammet Oğuz Kılınç'ın babası polis memuru Zeki Kılınç, eski CHP Antalya Milletvekili Yıldıray Sapan, emekli polis memuru Hikmet İskender, İhsan Karakaş ve Eyüp Çınar ile taraf avukatları katıldı.

Duruşmada savunma yapan eski Antalya Emniyet Müdürü tutuksuz sanık Ali Yılmaz, üzerine atılı silahlı terör örgütü suçlamasını kesinlikle kabul etmediğini söyledi. 2009-2012 yılları arasında Antalya İl Emniyet Müdürü olarak görev yaptığını hatırlatan Yılmaz, müşteki polis memurlarını tanımadığını, dinlemelerin İstihbarat Şube Müdürlüğünün talebi üzerine yapıldığını ve İstihbarat Daire Başkanlığı tarafından denetlendiğini ifade etti.

Dinlemelerde ne emniyet müdürlerinin ne de polis müfettişlerinin bir denetleme yetkisi ve görevi olmadığını savunan Yılmaz, "Emniyet müdürlüğümüz ile istihbarat şubenin tüm irtibatı özlük hakları ve mali konulara ilişkindir. Ben emniyet müdürü olarak temsil görevim vardır, şikayetçiler amirlerini şikayet etmeye alışkanlık haline getirmiş, 50'den fazla suç dosyası olan kişilerdir. İsnat edilen suçlamayı kesinlikle kabul etmiyorum, eğer istihbari dinleme belli bir kasıt altında yapılmış ise bunun sorumluluğu İstihbarı Şube Müdürü çalışanlarına aittir, suçsuzum." dedi.

2012 yılında FETÖ yüzünden emekliliğini istediğini öne süren Yılmaz, kendisi yerine gelen emniyet müdürünün ise FETÖ'den firari olduğunu savundu.

Sanık Erol Çomak, kendilerinin alınan talimatlar sonucunda dinlemeler yaptıklarını belirterek, 2007-2009 yılında istihbari önleme dinleme sonucunda 700 kişiye uyuşturucu ticareti yapmak suçundan adli soruşturmaya tabi tutulduğunu kaydetti.

Kendilerinin aldıkları istihbari bilgiler sonunda bunların ortaya konulduğunu savunun Çomak, "Bu da önleme dinlemelerinin ne kadar ciddiyetle yapıldığını gösterir, bu husus mahkemece araştırılmasını istiyorum. Üzerime atılı suçlamaların hiçbirini kabul etmiyorum. Bu örgüt bize kumpas kurmuş. ByLock programını kesinlikle kullanmadım, kabul etmiyorum, zaten kullandığım telefon da bu programı kaldırabilecek kapasite de bir telefon değildir, ben bu programı kullanmadım" diye konuştu.

Duruşmada söz alan Zeki Kılınç ise hakkında yapılan usulsüz dinleme işlemleri nedeniyle sanık Yılmaz'ın dönemin emniyet müdürü olarak sorumlu olduğunu, kendisinden habersiz hiçbir iş yapılması mümkün olmadığını ileri sürdü.

Mahkeme heyeti, Erol Çomak, Gökhan Tayuk, Rüştü Çetinkasap, Sunal Sevindik ve Şenol Oral'ın tutukluluk halinin devamına karar vererek, duruşmayı 26 Ocak tarihine erteledi.

Kaynak: AA