Edirne'nin Tarihi Konakları Yeniden Ayağa Kalkıyor
Edirne’nin, ‘altın üçgeninde’ ve Kaleiçi semtinde bulunan tarihi konakları yeniden ayağa kaldırılıyor. 25 ila 30 yıllığına tahsis yolu ile sahiplerinden alınan asırlık konaklar Edirne Valiliği tarafından ihya edilmeye başlandı.
“84 konağnı acil müdahale edilmesi gerekiyor”
Edirne Valisi Günay Özdemir, kentin çok önemli tarihi miraslara ev sahipliği yaptığını hatırlatarak, “Edirne tarih ve kültür anlamında Dünya’da metrekareye en fazla tarihi eser düşen ikinci şehir. Çok önemli tarihi miraslarımız var. Sivil mimari olarak da aslında Edirne’de önemli bir tarihi kültüre sahibiz. Şu anda Edirne merkezde 463 tane sivil mimari konağımız var. Bunlarla ilgili bütün inceleme ve araştırma çalışmalarını tamamladık. 84 tanesinin acil müdahale edilmesi gerekir. Bu acil müdahale edilmesi gerekenlerin bir tanesi aynı zamanda Edirneli ve Denizlili hemşerimiz tarafından 25-30 yıllığına bize tahsisini yaptı, protokolü imzaladık her türlü işlemleri bitirdik. Bugün de inşaatına başladık” dedi.
“Edirne’nin tarihine, kültürüne ve turizmine sunacağız”
Edirne genelinde şu an için toplam 3 konağın tahsisinin sağlandığını dile getiren Vali Özdemir, “Şu anda aslında 3 konağımız bu şekilde Edirneli hemşerilerimiz tarafından bize 25 ile 30 yıllığına tahsisi yapıldı. Bunların bakım-onarım her türlü çalışmalarını yaptıktan sonra sözleşmede belirtilen süre içerisinde Edirne’nin tarihine, kültürüne ve turizmine hizmet edecek hale getireceğiz. Bununla ilgili çalışmalarımız devam ediyor. Ben Edirneli hemşerilerimizden bu gibi değerlerimize sahip çıkmalarını ve bu konuda bize destek olmalarını bekliyorum. Çünkü söz konusu 84 konağımıza acil müdahale edemezsek gelecek yıllarda bunları bir daha geri getirme şansımız yok. Valilik olarak bize geçici tahsisini yaparlarsa restorasyonlarını yapar, Edirne’nin tarihine, kültürüne ve turizmine sunarız” diye konuştu.
“Dedemin adının yaşatılmasını çok istiyordum”
Konağını 25 yıllığına Edirne Valiliği’ne tahsis eden emekli öğretmen Ayşe Zehra Aykol da dedesinin adının yaşatılacağı için iftihar duyduğunu belirterek, “Burası benim dedemden hatıra bana. Ev Muradı Sani Vakfı’ndan dedem tarafından satın alınmış, dedemden de bana intikal etti. Gerçekten şu an duygularımı anlatmam çok güç. Heyecanlanmaktan ziyade iftihar ediyorum çünkü ben dedemin adının yaşatılmasını çok istiyordum” dedi.
“Valiliğimizin bu girişimi ve teşebbüsünü memnuniyetle karşılıyoruz”
Emekli subay Ahmet Gürgen de çocukluğunun geçtiği tarihi konağın yeniden ayağa kalkacağı için heyecanlı olduğunu vurgulayarak, “Babam rahmetli burasını 1967 senesinde ablam ve vefat eden ablama hediye olarak almış. Onlar da vefat edince biz ablamla bugüne kadar getirmeye çalıştık. 79 yılına kadar içerisinde ikamet ettik. Çocukluğum 9 yaşına kadar şu küçük köşedeki odada geçmişti. Muhit çok nezih ve güzel, kaliteli insanların ikamet ettiği, güzel komşulukların ve hatıraların olduğu bir muhitti. İdamesi zor, hele bir de tarihi eser vasfı olunca daha da zorlaşmıştı. Biz valiliğimizin bu girişimi ve teşebbüsünü memnuniyetle karşılıyoruz. İnşallah diğer tüm binalarda ve konaklarda da benzer çalışmalar devam eder. Muhit eski kalitesine ve nezih haline ulaşır umarım” ifadelerini kullandı.