''Ulusal Yetenek Ve Mentor Ağı'' Projesi

İstanbul Kalkınma Ajansı’nın desteğiyle gerçekleştirilen ''Ulusal Yetenek ve Mentor Ağı'' projesi kapsamında hazırlanan projelerde başarılı olan öğrenciler ödüllendirildi Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Tarhan: ''Ortalama seviyede olan çocuklar grup içerisinde öğrenmelerine rağmen özel yetenekli çocuklar bire bir öğreniyorlar. Özel yetenekli çocuklara bire bir öğretmenin yolu da bu mentorlük sistemi. Ustaçırak sistemi içerisinde öğretmek. Bunu atalarımız Enderun Mekteplerinde gerçekleştirmiş''

İstanbul Kalkınma Ajansı’nın desteğiyle gerçekleştirilen ''Ulusal Yetenek ve Mentor Ağı'' projesi kapsamında hazırlanan projelerde başarılı olan öğrenciler ödüllendirildi.

Üsküdar Üniversitesi'nden yapılan açıklamaya göre, Kalkınma Bakanlığı ve İstanbul Kalkınma Ajansı’nın (İSTKA) destekleriyle ''Çocuklar ve Gençler Mali Destek Programı'' kapsamında gerçekleştirilen ve özel yetenekli gençlerin yetenek alanlarıyla ilgili gelişim süreçlerini bir mentor danışmanlığında somut çıktılara dönüştürmeyi hedefleyen “Ulusal Yetenek ve Mentor Ağı'' projesi kapanış programı gerçekleştirildi.

Üniversitenin Altunizade Yerleşkesi Nermin Tarhan Konferans Salonunda yapılan törene, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Üsküdar Üniversitesi Mütevelli Heyeti Kurucu Üyesi Mustafa Ataş ile Üsküdar Kaymakamı Murat Sefa Demiryürek de katıldı.

Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan, programda yaptığı konuşmada, nörobilimde yapılan son çalışmaların, öğrenmenin modellemeyle olduğunu ortaya koyduğunu belirtti.

İnsanların ciddi bir yetenek potansiyelinde doğduğuna fakat yetiştiği ortamın özelliklerini aldığına dikkati çeken Tarhan, ''İnsan beyni öğrenmeye son derece açık. Öğrenme sosyal olarak aktarılıyor. Öğrenmede genetik mirastan çok insanoğlu modellemeyle öğreniyor. Bu nedenle öğrenmede usta-çırak ilişkisi çok dikkati çeken bir ilişki.'' diye konuştu.

Tarhan, IQ'su çok düşük ya da çok yüksek çocukların akademik ve sosyal uyum zorlukları yaşadıklarını ve bu nedenle özel eğitime ihtiyaçları olduğunu ifade ederek, şöyle devam etti:

''Bütün insanlara 41 numara ayakkabı giydiremediğimiz gibi bu çocuklara da aynı eğitimi verirseniz farklı yeteneği olan çocuklar harcanırlar. Ortalama seviyede olan çocuklar grup içerisinde öğrenmelerine rağmen özel yetenekli çocuklar bire bir öğreniyorlar. Özel yetenekli çocuklara bire bir öğretmenin yolu da bu mentorlük sistemi. Usta-çırak sistemi içerisinde öğretmek. Bunu atalarımız Enderun Mekteplerinde gerçekleştirmiş. Burada tek kişilik sınıflar var. Bu çocuklara bire bir eğitim verecek bir altyapı oluşturulması gerekiyor. Birebir eğitim vermemek kaynak israfı.''

İSTKA Genel Sekreteri Özgül Özkan Yavuz da üstün yetenekli gençlerin Türkiye'de ve dünyada milli değer olarak görüldüğünü belirterek, 2017 yılında Çocuklar ve Gençler Mali Destek Programı kapsamında 43 projeye destek verdiklerini ve bunlardan 19’unun üstün yetenekli çocuk ve gençlere yönelik projeler olduğunu söyledi. Yavuz, toplam bütçesi 13 milyon lira olan bu 19 projeye yüzde 90 oranında hibe sağladıklarını ifade etti.

''Bedensel beslenme gibi zihinsel beslenme de şart''

Üsküdar Üniversitesi Özel Yetenekli Çocuklar Uygulama ve Araştırma Merkezi (ÖYEMER) Müdürü ve proje danışmanı Halide İncekara ise özel yetenekli çocuklara eğitim desteği verilmesi ve projenin Türkiye geneline yayılması gerektiğini vurguladı.

Bedensel beslenme gibi zihinsel beslenmenin de şart olduğunun altını çizen İncekara, ''Bunun için kurumları hazırlamak gerekiyor. Öğrenmişlik aynı zamanda davranış cahilliği yapar. Öğrenmek sınırlar çizer. Cahil cesareti dediğimiz bir cesaret var ki o da çocuklukta gizlidir. Birden sizin bitti dediğiniz yerde o çocuklar size cümleleriyle cahillik cesaretiyle hayatı yeniden başlatır.'' değerlendirmesinde bulundu.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Üsküdar Üniversitesi Mütevelli Heyeti Kurucu Üyesi Mustafa Ataş da üstün yetenekli gençlerin fark edilmesini sağlayan projeyi gerçekleştiren Üsküdar Üniversitesi'ne teşekkür etti.

Proje koordinatörü Yrd. Doç. Dr. Hüseyin Ünübol ise üstün yetenekli çocukların yer üstündeki madenler olduğunu ve bu yeteneklerin ilgi ve kapasitelerine göre eğitim almalarını amaçladıklarını dile getirdi.

- Başarılı üç proje ödüllendirildi

Programda projeye katılan mentiler, bir yıl boyunca akademisyenlerle yaptıkları çalışmalar sonucu ortaya çıkan projelerini sergiledi. Projeler arasında yapılan değerlendirmelerde üç proje ödüle layık görüldü.

İstanbul Bilsem öğrencilerinin ''Dilimizin Kültür Hazineleri'' projesi birinci, Kartal Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencilerinin ''Robotik El Sisteminin Üç Boyutlu El Hareketleri İle Online Sistem Üzerinden Kontrolü Teletouch'' projesi ikinci ve Kocaeli Fen Lisesi’nden ''Bu Robot Sesli Komutlarınızla Ev İşlerinizi Yapıyor'' proje ise üçüncü oldu.

Programda ayrıca Ulusal Yetenek ve Mentor Ağı Projesi’ne katılan mentilere sertifikaları verildi.
Kaynak: AA