Katalonya'nın Bağımsızlığını Önlemek İçin Son Seçenek Askeri Müdahale

İspanya hükümetinden üst düzey yetkili: 'Tüm olası ihtimaller için hazırlıklar yapıldı ama sakin şekilde hareket edeceğiz. Meşruluk, yasallık bizim tarafımızda'

İspanya hükümetinden üst düzey yetkili, ülkenin doğusundaki Katalonya özerk yönetiminde 1 Ekim'de yapılmak istenen bağımsızlık referandumunu önlemek için her türlü yasal girişimin yapılacağını, 'son seçenek de olsa askeri müdahale olasılığının dışarıda bırakılmadığını' söyledi.

Başkent Madrid'deki yabancı basın mensuplarıyla bir araya gelen hükümetten üst düzey yetkili, Katalonya'da Anayasa Mahkemesi tarafından durdurma kararı alınmasına rağmen 1 Ekim'de yapılmak istenen bağımsızlık referandumuyla ilgili açıklamalarda bulundu.

'40 yılı aşkın demokrasi tarihimizde geçmişi olmayan bir süreç yaşıyoruz.' diyen hükümet yetkilisi, 'Tüm olası durumlar için hazırlıklar yapıldı ama sakin şekilde hareket edeceğiz. Meşruluk, yasallık bizim tarafımızda.' şeklinde konuştu.

Referandum girişimini önlemek için hükümet olarak Katalonya'daki tüm belediyelere yazı gönderildiğini belirten yetkili, muhataplarına, Anayasa Mahkemesinin kararlarına uyulmaması halinde sonuçlarının ne olacağının anlatıldığını, referandumla bağlantılı herhangi bir ilan veya propagandanın yapılmaması için Katalonya'daki kamu medya kuruluşlarının da uyarıldığını ifade etti.

İspanya Başbakanı Mariano Rajoy'un, 'Bu referandumu önlemek için hiçbir seçeneği dışarıda bırakmadan elimden gelen her şeyi yapacağım.' şeklindeki açıklamasına işaret eden yetkili, 9 Kasım 2014'te Katalonya'da yapılan bağımsızlık yanlısı halk oylamasındaki görüntülerin, 1 Ekim'de 'kesinlikle yaşanmayacağını garanti ettiklerini' söyledi.

Hükümet olarak önceliklerinin, 'birlikte yaşama en az zarar verecek şekilde bu krizden çıkmak olduğunu' vurgulayan yetkili, '1 Ekim'de hiçbir şey olmayacak. Bu bir yasa dışı referandum. Oy kullanmaya giden halk olmayacak. Oy pusulası, oy sandıkları, seçim masası veya seçim yetkilileri olmayacak. Buna izin verilmeyecek. Ancak birkaç yerde sandık koyup göstermelik oy kullananlar olursa tabii ki onlara müdahale edecek değiliz. Ölçülü hareket edeceğiz. Çünkü bizi endişelendiren Katalonya'da birlikte yaşam ve uzlaşıdır.' ifadelerini kullandı.

Yetkili, İspanya'da özerk yönetimlerin haklarını donduran ve merkezi yönetime geçmesini sağlayan Anayasa'nın 155. maddesinin Katalonya için uygulanması olasılığını da hazırlığı yapılan ve gerekirse uygulanabilecek seçeneklerden biri olarak gösterdi. Hükümet yetkilisi, Katalonya'daki bağımsızlık girişimlerini durdurmak için askeri müdahale olasılığı hakkında da 'Son seçenek de olsa dışarıda bırakmıyoruz.' açıklamasında bulundu.

İspanya hükümetinin, Katalonya'da ayrılıkçıların tavırlarına göre sakin şekilde tüm önlemlerini adım adım uygulayacağına dikkati çeken yetkili, 'Biz hukuk devletinin araçlarıyla hareket ediyoruz. Bu da bir anlamda bizim elimizi rahatlatıyor.' şeklinde konuştu.

Katalonya hükümetinin 'tüm çabalarına ve oyunlarına rağmen bağımsızlık girişimlerine uluslararası toplumdan destek bulamadığını' bildiren yetkili, 'Katalonya'yı tanıyacak hiçbir ülke yok. Avrupa Birliği (AB), Venedik Komisyonu, Birleşmiş Milletler ve gittikleri tüm kurumlarda kapılar yüzlerine kapandı.' görüşünü savundu.

İspanya'da geçmiş sosyalist hükümetin girişimiyle 2006'da kabul edilen Katalonya'nın yeni özerklik statüsünün en önemli maddelerinin o dönem muhalefette şu anda iktidarda olan Halk Partisinin (PP) itirazıyla 2010'da Anayasa Mahkemesinin kararıyla iptal edildiğini hatırlatan yetkili, 'İyi ki itiraz etmişiz. Çünkü o statüde Katalonya siyasi bir obje olarak 'ulus' diye tanınıyordu. Bu iyi ki iptal oldu. Çünkü şu anda Katalonya ulus olarak tanınmış olsaydı, bağımsızlık girişimlerine yasal bir zemin bulma olasılığı doğacaktı.' değerlendirmesinde bulundu.

Katalonya'daki ayrılıkçı girişimlerin 2011'den itibaren artmasını, 'Ekonomik krizden kaçan Katalan milliyetçileri kendilerini ayrılıkçılık yoluna attı.' şeklinde değerlendiren hükümet yetkilisi, şunları kaydetti:

'Bizim ekonomik kurtarma yardımı görüşmeleri yaptığımız sırada Katalonya yeni mali anlaşma talebiyle bize geldi. Böyle bir şeyi o dönemde yapmamız olası değildi. Sonrasında Katalonya Başkanı Carles Puigdemont, İspanya devleti ile müzakere edilmek üzere Başbakan Mariano Rajoy'a 46 maddelik bir teklif sundu. Biz buna 45+1 diyoruz. Çünkü 45'i müzakere edilebilir başlıklardı, diğeri ise referandum talebiydi. Katalonya hükümeti bize sunduğu bu 45 maddeyi hiç görüşmek istemedi. Diyalogdan kaçan taraf onlar oldu. Çünkü tek istediği referandumdu. Ama sadece İspanyol halkının karar vereceği ulusal egemenlik konusunu bizim müzakere etme olasılığımız yok. Bu sadece anayasal bir değişiklikle olabilir.'
Kaynak: AA