Yeni Adli Yıl Açılış Töreni Yapıldı

Adli yıl açılış töreninde konuşan Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit, "Dünyada sonu gelemeyen çatışmalar, savaşlar ve yüzlerce göçmenin batan tekneleriyle kıyıya vurmuş cesetleri, açlık yoksulluk ve çocuk yaştaki askerlerin görüntülerinin bu yüzyılda vicdandan ne kadar uzaklaşıldığının göstergesidir. Bu kapsamda bir hakimin anayasayı, kanunu ne derece iyi bilmesi gerekiyorsa vicdani süreçleri de o derece iyi bilmesi ve vicdan sahibi olması gerekir" dedi.

Yeni Adli Yıl Açılış Töreni Yapıldı
Yargıtay Ana Binası Konferans Salonu’nda Devlet Opera Korosu’nun dinletisi ile başlayan programda, Başbakan Binali Yıldırım, Başbakan Yardımcısı Fikri Işık, Kalkınma Bakanı Lütfü Elvan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide Sarıeroğlı, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar, Anayasa Mahkemesi Başkanı Zühtü Arslan, Danıştay Başkanı Zerrin Güngör ve yargıtay üyeleri yer aldı. Açılış konuşması kapsamında kürsüye çıkan Yargıtay Birinci Başkanı İsmail Rüştü Cirit, günümüz dünyasındaki yönetimlerin yegane meşruiyet kaynağının, hukuka uygunluk ve kutsal adalet duygusunun toplumda yerleşmiş bulunması olduğunu dile getirerek, "İnsan ve diğer yaratılanlar arasındaki temel fark, akıldan ziyade adalet duygusudur. Adalet toplumla devlet arasındaki manevi bağdır. Büyük medeniyetler adalet ile yükselip, adalet güneşinin sönmesiyle yok olup gitmişlerdir" diye konuştu.



"Ülkemiz dünyanın vicdanını tek başına temsil etmektedir"

İnsanın görgü ve bilgileriyle kendini yargılama gücü olarak tanımlanabilecek vicdan kavramının, günümüzde iyi bilindiğini ve uygulandığını söylememenin güç olduğunu ifade eden Cirit, yakın çevrede ve dünyada sonu gelemeyen çatışmalar, savaşlar ve yüzlerce göçmenin batan tekneleriyle kıyıya vurmuş cesetleri, açlık, yoksulluk ve çocuk yaştaki askerlerin görüntülerinin bu yüzyılda vicdandan ne kadar uzaklaşıldığının göstergesi olduğuna dikkat çekerek, "Kırmızı tişörtü, kısa pantolonu ve minik ayakkabılarıyla Bodrum sahilinde yüzükoyun yatan ve hepimizin hafızalarında yer alan Aylan bebek ve 16 aylık Arakanlı Muhammet’in çamurlar içerisinde yatan cesedini gösteren fotoğrafı, insanlığın 21’inci yüzyılda terk ettiği vicdanın resmidir. Bu kapsamda Türk halkının aldığı sorumluluk tüm dünyaya vicdan dersi verir niteliktedir. Ülkemiz dünyanın vicdanını tek başına temsil etmektedir" dedi.

Vicdanın hakimler tarafından ise hüküm verirken dikkate alınması gereken son derece önemli bir kavram olduğunun altını çizen Cirit, "Anayasamıza göre hakimler hükümlerinde bağımsızdırlar. Anayasaya, kanuna, hukuka ve vicdanlarına göre hüküm verirler. Bu bakımdan hakimin anayasayı, kanunu ne derece iyi bilmesi gerekiyorsa vicdani süreçleri de o derece iyi bilmesi gerekir ve vicdan sahibi olması gerekir. Bu coğrafya üzerinde yaşayan insanların kültürel değişiklik bir dezavantaj değil, Türkiye’nin varlığının temeli ve itici gücüdür. Gerçek dindarlık ve hoşgörü insanları dini inançlarından ve siyasi görüşlerinden dolayı farklı görmemek, bilakis herkesi dini ve fikri ile hoş görmektir" şeklinde konuştu.

Kaynak: İHA