'Karbon Ayak İzini Küçült, İklimini Koru'
Gümüşhane Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Zeybek: 'Son yüzyılda 1 dereceye yakın sıcaklık artışı oldu. Yüzyıl sonu için öngörülen 2,5 ya da 3,6 derecelik sıcaklık artışı ise bugün yaşadığımızdan çok daha büyük boyutta hava olaylarına ve iklim özelliklerinde değişime sebep olacak demektir' 'Bireysel önlemler arasında karbon ayak izimizi küçültmek en önde geliyor. Bundan kastımız, yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımını artırmak, fosil yakıt kullanımını azaltmak, su tasarrufuna gitmek, orman alanlarını daraltmamak, tasarruflu elektrikli cihazları tercih etmektir. İklimimizi koruyalım, daha güvenli yaşayalım'
VEYSEL KARA - Gümüşhane Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Halil İbrahim Zeybek, son yüzyılda meydana gelen sıcaklık artışının iklim ve hava olaylarında değişime neden olduğunu, buna karşı alınacak önlemler arasında en başta karbon ayak izini küçültmenin geldiğini bildirdi.
Prof. Dr. Zeybek, AA muhabirine yaptığı açıklamada, dünya var olduğu andan itibaren jeolojik zamanlar boyunca iklimin değişiklik gösterdiğini söyledi.
Bunun dünya, güneş, atmosfer üçlüsünün özelliklerinden kaynaklanan doğal iklim değişiklikleri olduğunu anlatan Zeybek, sanayi devriminin ardından insan faktörünün hava olaylarında daha fazla etkili olmaya başladığını vurguladı.
Zeybek, "Sanayi devriminiden sonra başta fosil yakıt kullanımı, ormanların tahribi gibi sebeplerle, atmosferde bulunması gerektiğinden daha fazla sera gazı birikmeye başladı. Bu küresel ölçekte iklimde, başta sıcaklık artışıyla gösterge oluşturacak bir değişikliğe sebep oldu." ifadelerini kullandı.
Dünyada düzenli meteorolojik kayıtların 1900'lü yılların başından itibaren tutulmaya başlandığını belirten Zeybek, son yüzyılda 1 dereceye yakın sıcaklık artışı olduğunu bildirdi.
Bu yüzyıl sonunda 2,5 ile 3,6 santigrat derece arasında sıcaklık artışı olabileceğinin öngörüldüğünü dile getiren Zeybek, "1 derecelik artış bugün yaşadığımız iklim ve hava olaylarıyla ilgili değişikliklere neden olmuşsa, 2,5 ya da 3,6 derecelik sıcaklık artışı çok daha büyük boyutta hava olaylarına ve iklim özelliklerinde değişime sebep olacak demektir." değerlendirmesinde bulundu.
Son yüzyıldaki sıcaklık artışıyla ortalama deniz seviyesinin 19 santimetre yükseldiğine dikkati çeken Zeybek, kutuplarda buzulların erimeye başlaması ve salgın hastalıkların artmasının küresel iklim değişikliğinin sonuçları olduğunu söyledi.
İklim değişikliğinin yol açtığı afetlerin en önemli etkisinin, aşırı hava olaylarında görülebildiğine işaret eden Zeybek, şöyle konuştu:
"Gelecekte sıcak hava dalgalarının sayısı, aşırı hava olayları artacak. Bizim meteorolojik kayıtlarımıza göre de 2010, 500'ün üzerinde ekstrem hava olayının yaşandığı yıl olmuştur. Öngörülen sıcaklık artışı da gerçekleşirse kuraklığın artacağı, su kaynaklarının azalacağı, yeni göç dalgalarının çıkacağı, tarım ürünlerinde gıda güvenliğinin ve birçok ürünün üretim alanlarının değişeceği bir dünya bizi bekliyor demektir."
- "Motorlu araç kullanımını azaltmamız gerekiyor"
Zeybek, küresel iklim değişikliğinin etkilerinin azaltılması için alınacak bireysel önlemlere değindi.
Bireysel önlemler arasında karbon ayak izini küçültmenin en önde geldiğini vurgulayan Zeybek, karbon ayak izinin, karbondioksit cinsinden sera gazının hesaplanması yöntemi olduğunu bildirdi.
Bu yöntemin birtakım tedbirler alınması anlamı taşıdığını dile getiren Zeybek, şunları kaydetti:
"Bundan kastımız, yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımını artırmak, fosil yakıt kullanımını azaltmak, su tasarrufuna gitmek, orman alanlarını daraltmamak, çevreye az ısı yayacak tasarruflu elektrikli cihazları tercih etmektir. Yaya gidebileceğimiz mesafelere otomobille gitmemeliyiz. Toplu taşıma araçlarını tercih etmeliyiz. Çünkü karbondioksit salınımının en önemli kaynaklarından birini de bu oluşturuyor. Mümkünse bisikleti tercih etmemiz, motorlu araç kullanımını azaltmamız gerekiyor. Karbon ayak izimizi küçültelim, iklimimizi koruyalım, daha güvenli yaşayalım."
Kaynak: AA
Prof. Dr. Zeybek, AA muhabirine yaptığı açıklamada, dünya var olduğu andan itibaren jeolojik zamanlar boyunca iklimin değişiklik gösterdiğini söyledi.
Bunun dünya, güneş, atmosfer üçlüsünün özelliklerinden kaynaklanan doğal iklim değişiklikleri olduğunu anlatan Zeybek, sanayi devriminin ardından insan faktörünün hava olaylarında daha fazla etkili olmaya başladığını vurguladı.
Zeybek, "Sanayi devriminiden sonra başta fosil yakıt kullanımı, ormanların tahribi gibi sebeplerle, atmosferde bulunması gerektiğinden daha fazla sera gazı birikmeye başladı. Bu küresel ölçekte iklimde, başta sıcaklık artışıyla gösterge oluşturacak bir değişikliğe sebep oldu." ifadelerini kullandı.
Dünyada düzenli meteorolojik kayıtların 1900'lü yılların başından itibaren tutulmaya başlandığını belirten Zeybek, son yüzyılda 1 dereceye yakın sıcaklık artışı olduğunu bildirdi.
Bu yüzyıl sonunda 2,5 ile 3,6 santigrat derece arasında sıcaklık artışı olabileceğinin öngörüldüğünü dile getiren Zeybek, "1 derecelik artış bugün yaşadığımız iklim ve hava olaylarıyla ilgili değişikliklere neden olmuşsa, 2,5 ya da 3,6 derecelik sıcaklık artışı çok daha büyük boyutta hava olaylarına ve iklim özelliklerinde değişime sebep olacak demektir." değerlendirmesinde bulundu.
Son yüzyıldaki sıcaklık artışıyla ortalama deniz seviyesinin 19 santimetre yükseldiğine dikkati çeken Zeybek, kutuplarda buzulların erimeye başlaması ve salgın hastalıkların artmasının küresel iklim değişikliğinin sonuçları olduğunu söyledi.
İklim değişikliğinin yol açtığı afetlerin en önemli etkisinin, aşırı hava olaylarında görülebildiğine işaret eden Zeybek, şöyle konuştu:
"Gelecekte sıcak hava dalgalarının sayısı, aşırı hava olayları artacak. Bizim meteorolojik kayıtlarımıza göre de 2010, 500'ün üzerinde ekstrem hava olayının yaşandığı yıl olmuştur. Öngörülen sıcaklık artışı da gerçekleşirse kuraklığın artacağı, su kaynaklarının azalacağı, yeni göç dalgalarının çıkacağı, tarım ürünlerinde gıda güvenliğinin ve birçok ürünün üretim alanlarının değişeceği bir dünya bizi bekliyor demektir."
- "Motorlu araç kullanımını azaltmamız gerekiyor"
Zeybek, küresel iklim değişikliğinin etkilerinin azaltılması için alınacak bireysel önlemlere değindi.
Bireysel önlemler arasında karbon ayak izini küçültmenin en önde geldiğini vurgulayan Zeybek, karbon ayak izinin, karbondioksit cinsinden sera gazının hesaplanması yöntemi olduğunu bildirdi.
Bu yöntemin birtakım tedbirler alınması anlamı taşıdığını dile getiren Zeybek, şunları kaydetti:
"Bundan kastımız, yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımını artırmak, fosil yakıt kullanımını azaltmak, su tasarrufuna gitmek, orman alanlarını daraltmamak, çevreye az ısı yayacak tasarruflu elektrikli cihazları tercih etmektir. Yaya gidebileceğimiz mesafelere otomobille gitmemeliyiz. Toplu taşıma araçlarını tercih etmeliyiz. Çünkü karbondioksit salınımının en önemli kaynaklarından birini de bu oluşturuyor. Mümkünse bisikleti tercih etmemiz, motorlu araç kullanımını azaltmamız gerekiyor. Karbon ayak izimizi küçültelim, iklimimizi koruyalım, daha güvenli yaşayalım."