İçişleri Bakanı Soylu Açıklaması (2)

'Yıllardan beri bizim üzerimize maliyet yüklüyorlar. Bizi kah anarşiyle kah darbelerle kah ekonomik krizlerle meşgul ediyorlar ve bizi aslında uğraşabileceğimiz meselelerle uğraşmaktan alıkoymaya çalışıyorlar' 'Biz kütüphane yapıyoruz, Bitlis Halk Kütüphanesi. Yüksekova'da 22 milyon lira maliyetle yaptığımız Endüstri Meslek Lisesi, Yüksekova Gençlik Merkezi Spor Salonu ve daha Türkiye'nin birçok yerinde birçok okul, birçok kütüphane var'

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Yıllardan beri bizim üzerimize maliyet yüklüyorlar. Bizi kah anarşiyle kah darbelerle kah ekonomik krizlerle meşgul ediyorlar ve bizi aslında uğraşabileceğimiz meselelerle uğraşmaktan alıkoymaya çalışıyorlar." dedi.

Soylu, AK Parti Çarşıbaşı İlçe Başkanlığının 6. Olağan Kongresi'nde yaptığı konuşmada, 15 yıldır Türkiye'nin gelişmesini, kalkınmasını, huzurunu, kardeşliğini ve yarınlarını düşünen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve yol arkadaşı, memleket ve millet sadakati içinde ülkeye hizmet eden Başbakan Binali Yıldırım'ın selam ve muhabbetlerini getirdiğini söyledi.

Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak ile geçen hafta Hakkari'nin Yüksekova ilçesine gittiklerini anlatan Soylu, güzel ve hayırlı bir eserin açılışında gençlerle bir araya geldiklerini belirtti.

Yıllardır milletin birliği ve beraberliğini yok etmeye çalışanlara karşı sevgi ve muhabbetleriyle orada bulunduklarına dikkati çeken Soylu, çok güzel bir gençlik merkezinin açılışını yaptıklarını ifade etti.

Soylu, merkezde gençlerin çeşitli spor dalları ile uğraştıklarını, kültürel faaliyetler yaptıklarını ve Kur'an-ı Kerim öğrendiklerini dile getirerek, şunları kaydetti:

"Çocuklarımızı başka bir çerçeveye taşımaya çalışanlara karşı attığımız adımlarla beraber oradaydık. Onların heyecanı, yüzündeki tebessüm... Onların yarına bakışlarının, elbetteki sorumluluklarımızı yerine getirdiğimizde çok daha iyi bir noktaya geldiğine şahit oluyoruz. Oradan, maalesef 6-7 Ekim olaylarında yakılmış, yıkılmış, harap ve bitap edilmiş bir spor salonuna gittik. Sayın Bakanımız, hemen o spor salonunun da yapılması talimatını verdi.

Yüksekovaspor'la, oradaki spor sahasının içinde sporcularımızla yarına umutla nasıl bakabileceğimizi hep birlikte gördük."

- "Yıllardan beri bizi meşgul ediyorlar, uğraştırıyorlar"

Yüksekova'da esnaf ziyareti de gerçekleştirdiklerini anlatan Soylu, şu değerlendirmelerde bulundu:

"İnanınız ki her gözde, her gönülde büyük bir umut vardı. Ben 3, 5, 10 yıl önce de oralara gittim. Bilmenizi isterim ki bu gittiğimiz, neredeyse en üst seviyede bir karşılamaydı. Bundan bir ay, beş ay önceden daha iyiydi. Oturduk, sohbet ettik. Yıllardan beri bizi meşgul ediyorlar, uğraştırıyorlar. Yıllardan beri bizim üzerimize maliyet yüklüyorlar. Bizi kah anarşiyle kah darbelerle kah ekonomik krizlerle meşgul ediyorlar ve bizi aslında uğraşabileceğimiz meselelerle uğraşmaktan alıkoymaya çalışıyorlar. 6-7 Ekim hadiselerinde ve 7 Haziran seçimlerinden sonraki barikatlı, hendekli eylemlerinde tahrip ettikleri yerlere bakınız.

Bakınız, neyle uğraştırıyorlar. Biz kütüphane yapıyoruz, Bitlis Halk Kütüphanesi. Yüksekova'da 22 milyon lira maliyetle yaptığımız Endüstri Meslek Lisesi, Yüksekova Gençlik Merkezi Spor Salonu ve daha Türkiye'nin birçok yerinde birçok okul, birçok kütüphane."

Soylu, gençliğin bilimle ve sporla buluşmasını istemeyenler olduğuna dikkati çekerek, ülkenin gençlerinin yarınlardan umutsuz olmalarını istediklerini söyledi.

Gençlerin aklını çelmek ve ülkede karmaşa oluşturmak istediklerini vurgulayan Soylu, "Asla doktor, mühendis olmasın, oradaki bir çocuğumuzun söylediği gibi pilot olmasın. Fakirlikten ve cahillikten başka bir şey görmesinler. Bu memleketi yoksullukla ve cehaletle karşı karşıya bırakmak için ellerinden gelen her şeyi yaptılar. Kah anarşiyle bizi terbiye etmeye çalıştılar, uğraşalım birbirimize düşelim diye kah terörle kah ekonomik krizlerle bizi terbiye etmeye çalıştılar kah 28 Şubat'la, bizim değerlerimizle uğraşarak, bizim özümüzü keşfetmemizi engellemeye çalıştılar." ifadelerini kullandı.

Soylu, ilçe kongrelerinin hepsine gitmeye çalıştığını, bunun bir sebebi olduğuna işaret ederek, bu memleketin evlatları olduklarını, memlekete hizmet eden herkesin önünde saygıyla, hürmetle eğilmeyi bilenlerden olduklarını anlattı.

"Hizmetin ne olduğunu biliyoruz." diyen Soylu, şöyle devam etti:

"Bu memleketi öyle bir çarkın içerisine aldılar ki bizi birbirimize düşürmeye çalışacaklar, evlatlarımızın üniversitelerde okumasını engellemeye çalışacaklar, dünya ile rekabet etmemizi engellemeye çalışacaklar ve bizim bu ülkede fabrikaların, üniversitelerin, kültür merkezlerinin, gençlerimizin huzurla gündüzün meselelerine bakmayı, akşam da huzurla beraber birbirleriyle muhabbet etmelerini engelleyecekler.

Türkiye'yi yarınlarından, hedeflerinden ayıracaklar, güçsüz bir ülke yapacaklar. Bugün burada olmamın bir tek sebebi var: Bu anlattıklarımı AK Parti kadroları olarak sizler engellediniz, set çektiniz, bu oyunu sizler bozdunuz hem de demokrasiyle bozdunuz. Ortaya koyduğunuz birlik ve beraberlikle bozdunuz. Liderimizin arkasında sımsıkı durarak bozdunuz ve dediniz ki: 'Biz Türkiye'yi, bu milleti sizlerle oynatmayız.' Bunun için buradayız. Yüksekova'da da olsak, Türkiye'nin hangi noktasında olursak olalım, koşup bu kongrelere gelmemizin bir tek sebebi var: Önünüzde saygıyla eğilmek ve size minnet ve şükranlarımızı ifade etmektir, Allah sizden razı olsun."

- "Kıyafetlerinden, düşüncelerinden dolayı insanları ötekileştirdiler"

Soylu, kongrelerin sadece ilçe başkanları ve yöneticilerin seçildiği alanlar olmadığına dikkati çekerek, AK Parti kongrelerinin bambaşka alanın, hedefin, coşkunun, huzurun ve gelecek anlayışının kendisi olduğunu dile getirdi.

Siyasetin zor bir iş olduğunu vurgulayan Soylu, milletin haklı olarak en iyi hizmetin ayağına gelmesini istediğini söyledi.

Soylu, kongrelerin stratejisini oluşturmaya çalıştıklarını vurgulayarak, şunları dile getirdi:

"Bu, nedir? 2019'dur. Bu, nedir? Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet. Bu, nedir? 2023, 2053, 2071 hedeflerimiz. Bu, nedir? Güçlü ve zengin bir Türkiye. Bu, nedir? 25 bin dolar kişi başına gelir seviyesi. Bu, nedir? 500 milyar dolar ihracat. Bu, nedir? Turizm potansiyelinde bütün dünyayı kendisine hayran bırakan bir Türkiye. Bu, nedir? Savunma sanayimizin millileşmesi, yerelleşmesi ve güçlendirilmesi. Bu, nedir? Sanayi üretimimizin yükselmesi. Bu, nedir? Teknik kabiliyetlerimizin yükselmesi. Bu, nedir? Türkiye'nin ayakları üzerinde durabilecek bir anlayışı ortaya koyabilmesi. Bu, nedir? Kamu verimliliğidir. Bu, nedir? Demokrasinin daha fazla yükselmesi. Bu, nedir? Hukukun üstünlüğüdür.

Bu, nedir? Refah toplumudur. Bütün bunları ortaya koyabilecek anlayışın mayası bu kongrelerde çalınmaktadır, ortaya konulmaktadır."

Türkiye'nin 15 yıldır aldığı mesafenin bu kongrelerdeki söz birliği ve anlayışın adı olduğuna işaret eden Soylu, "Kolay mı? Bu ülkede yıllardan beri kanıksanmış, 'Ama bunu kimse değiştiremez.' denilen anlayışla, ona bir şekilde demokrasinin ve hukukun gereğini yerine getiren, insan haklarının gereğini yerine getiren bir süreci ortaya koyabilmek. Hangi Türkiye'den, hangi Türkiye'ye geldik? 28 Şubat tarihinde bu ülkede insanlarımızı fişlediler. Kıyafetlerinden, düşüncelerinden dolayı insanları ötekileştirdiler. Allah'a şükürler olsun, bugün TBMM'de ne var? Başörtülü milletvekillerimiz var. Ne oldu? Topyekun birlik ve beraberlik içerisinde... Bu, 15-20 yıl önce kimsenin aklına gelebilir miydi? Bu, Türkiye'nin demokrasisinin yükselmesinin örneklerinden bir tanesidir." diye konuştu.

- "Bu üç dönem içerisinde büyük badirelerden geçildi"

Soylu, Türkiye'nin sadece demokrasi noktasında değil, aynı zamanda yatırımlar noktasında da büyük adımlar attığını söyledi.

Birçok engele rağmen yapılmayacak işlerin yapıldığını ve yapılmaya da devam ettiğini belirten Soylu, birlik, beraberlik ve kardeşlik içinde bunu sağlamak durumunda olduklarını dile getirdi.

Soylu, üç dönemi tamamlayan yöneticilerin görevi devrettiğini anımsatarak, "Bu üç dönem içerisinde büyük badirelerden geçildi. İçinde 27 Nisan, Gezi olayları, darbe teşebbüsleri, 17-25 Aralık, 6-7 Ekim olayları var. 15 Temmuz, şu insan müsveddesinin ortaya koymaya çalıştığı darbe teşebbüsü var ama bu kadro bütünün parçası olarak bu memlekette iradeyi ve sadakati bir an olsun kendinden uzaklaştırmadı." görüşünü paylaştı.

Siyasette tek giriş kapısı bulunduğuna işaret eden Soylu, "Siyasette çıkış kapısı yoktur. Niye yok? Çünkü millet böyle bir kapı koymamıştır da onun için yok. Hizmet ehillerini bulduğu zaman bu kişileri hiçbir zaman bu aziz ve asil millet bırakmaz. Bu görev biter, bir başka görevle görevlendirilir. Onun için bizim hizmet anlayışımızda görevi bırakmak yoktur, 24 saat göreve hazır olmak ve milletin emrine amade olmak vardır." dğerlendirmesinde bulundu.

(Sürecek)
Kaynak: AA