MIKTA 3. Parlamento Başkanları Toplantısı
Güney Kore Ulusal Meclisi Başkanı Chung Syekyun: 'MIKTA platformunu kullanarak insani yardımı ve kalkınma işbirliğini kolaylaştırabiliriz' 'Mülteci konusunda insani yardımlardan daha farklı bir şeyler yapmak lazım. Onun için BM'nin önderlik ettiği uluslararası toplum, fonksiyonel bir yürütmenin ötesine geçmeli. Bu konuda sınıflandırmanın zorlukları, bölgesel ve ulusal şartlara göre öncelikle değerlendirilmeli, insani yardım ve kalkınma işbirliği ona göre yapılmalı' 'Kuzey Kore hükümetinin nükleer füze geliştirme konusundaki takıntısı, bizim bu konudaki girişimlerimizin önünde bir bariyer oluşturuyor'
Güney Kore Ulusal Meclisi Başkanı Chung Sye-kyun, sürdürülebilir kalkınmanın hedeflenmesi gerektiğini belirterek, "MIKTA platformunu kullanarak insani yardımı ve kalkınma işbirliğini kolaylaştırabiliriz" dedi.
Conrad İstanbul Bosphorus Otel'de, Türkiye, Meksika, Endonezya, Güney Kore ve Avustralya arasında istişare ve eş güdüm platformu olarak hayata geçirilen "MIKTA" girişiminin 3. Parlamento Başkanları Toplantısı, "2030 Gündemi ve Ulusal Parlamentonaların Rolü" konusunu ele almak üzere bir araya geldi.
Güney Kore Ulusal Meclisi Başkanı Chung Sye-kyun, toplantının ''İnsani Yardım ve Sürdürülebilir Kalkınma Arasındaki İlişki'' başlıklı ilk oturumunda konuştu.
Chung, toplantının doğu ve batı medeniyetleri arasında kavşak olan İstanbul'da yapılmasının önemli olduğunu söyledi.
İlk insani yardım zirvesinin geçen yıl İstanbul'da yapıldığını hatırlatan Chung, 2015 ile 2016 yılları arasında uluslararası toplum tarafından ''İnsanı Yardım ve Kalkınma İşbirliği'' konularında birtakım normların kabul edildiğini anlattı.
Bu tip uluslararası programlar baz alınarak Paris İklim Anlaşması'nda da kabul edilen normların tam hedefe ulaşması için ükelerin mutlak olarak birlikte hareket etmesi gerektiğini vurgulayan Chung, ''Sürdürülebilir kalkınma hedeflenmeli. Barışçıl ve kapsayıcı toplumlar geliştirmek için bu oldukça zorunlu. Bu global normları kombine edip uygulamamız için mutlaka yollar bulmamız lazım." ifadelerini kullandı.
MIKTA temsilcileri ve danışman kurullarının bu konuda yol gösterici görevler üstlenmesi gerektiğine dikkati çeken Chung, ''MIKTA 2017, bir dönüm noktası olacak. Hükümetlere ve onların parlamentolarına katkılarımız çok daha fazla olacak eskiye nazaran. MIKTA ülkelerinin, değişik şartları olduğu için uluslararası topluma katkıda bulunacakları şeyler farklı olabilir. Bu farklılıklar sayesinde sinerjik etkiler çıkabilir. Ayrıca, MIKTA platformunu kullanarak insani yardımı ve kalkınma işbirliğini kolaylaştırabiliriz. 5 MIKTA ülkesi birbirine benzer düşünüyor, bunlar uluslararası alanda ortak yönlerimiz. Uzmanlaşmış ülkeler olarak birtakım kararların alınmasında etkili olabiliriz. BM'nin alacağı kararlarda da MIKTA ülkeleri öncelikli olarak görevlendirilebilir.'' değerlendirmesinde bulundu.
Chung, MIKTA ülkelerinin, kendi ekonomilerini geliştirirken başka ülkenin gelişimine de katkı sağlaması ve deneyimlerini bu ülkelere aktarması gerektiğini anlatarak, ortak bir program yapılması zorunlulğuna da değindi.
-''Mülteci sorunu Avrupa'nin değil dünyanın sorunu''
Chung, MIKTA ülkelerinin dünyanın her tarafında yaşanan doğal afet, felaket, savaş, fakirlik, işsizlik gibi sorunlarla da ilgili ciddi adımlar atmak zorunda olduğunu belirtti.
Global iletişimle MIKTA ülkelerinin, BM ile işbirliği yaparak dünyada yaşanan krizlere müdahale edebilecek güçte olduğunu ifade eden Chung, söyle konuştu:
''Bu zorlukların üstesinden gelmek için etkin şekilde bu problemin üzerine eğilmemiz lazım. En önemli şey global iletişimde uluslararası kurumların rolü. Örneğin uzamanlaşmış yardım konusunda, BM ile uluslararası organizasyonlarla hükümetlerle ve sivil toplum kuruluşlarıyla sistemli çalışmayı kuvvetlendirmek lazım. Bölgeler ve ülkeler arasındaki farklılıkları dikkate almak lazım. Örneğin 2015'te Katrina ABD'yi vurduğunda aynı zamanda Japonya'da da buna benzer bir olay oldu. Bunun dışında mesela nükleer kazalar oluyor. Bu gibi kısa ve anlık felaketlerde nasıl hızlı hareket ediliyorsa kalıcı krizlerde de aynı sistematiği uygulamak zorundayız.''
Chung, mülteci krizi gibi uzun dönemli sorunlarda da kalıcı çözümler üretilmesi gerektiğini vurgulayarak, ''insani yardım ve sürdürülebilir kalkınma'' için çok daha uygulanabilir, hayata geçirilebilir ve devamalılığı olan formüllere ihtiyaç olduğunu söyledi.
Mülteci konusunun tüm dünyanın sorunu olduğunun altını çizen Chung, ''İnsani yardımlardan daha farklı bir şeyler yapmak lazım. Onun için BM'nin önderlik ettiği uluslararası toplum, fonksiyonel bir yürütmenin ötesine geçmeli bu konuda sınıflandırmanın zorlukları, bölgesel ve ulusal şartlara göre öncelikle değerlendirilmeli, insani yardım ve kalkınma işbirliği ona göre yapılmalı. Bu tip programlara odaklanmak lazım. İlkeler artırılmalı. BM ve uluslararası toplum daha fazla program yapmalı. Sivil toplum kuruluşlarının yetkilerini zenginleştirmemiz lazım. Bunlar demokrasiye dayanmalı, katılımları artmalı'' diye konuştu.
-''Kuzey Kore'deki insanı krize müdahale edemiyoruz''
Kuzey Kore'ye karşı uygulanan uluslararası ambargolardan dolayı yeterince müdahale edilmediğini belirten Chung, Kuzey Kore'nin nükleer provokasyonlarından vazgeçip uluslararası toplumun bir üyesi olması çağrısı yaptı.
BM Güvenlik Konseyi'nin, Kuzey Kore'nin 6. nükleer denemesinden sonra reaksiyon verdiğini anlatan Chung, Kuzey Kore liderinin bu uyarıdan sonra bir deneme daha yaptığını söyledi.
Chung sözlerini şöyle sürdürdü:
''Kore Cumhuriyeti, uluslararası topluluk, bu askeri provokasyondan endişe duymaktadır. Bunlar uluslararası normları ihlal ediyor. Provokasyon yapmazsa ve pazarlık masasına dönerse inanıyorum ki uluslararası topluluk da geçerli adımlar atar. Aksi takdirde cezalar çok daha fazla olacaktır. Bence bu cezaların yanı sıa Kuzey Kore’yi ikna etmek lazım. Uluslararası topluma sorumlu bir üye olarak katılımını sağlamak lazım. Kuzey Kore'deki vatandaşlar da önemli ölçüde gıda yetersizliğinden dolayı sıkıntı yaşıyor. Geçen yıl büyük bir sel oldu. Uluslararası topluluk da oradaki halka yardım etmeye çalışıyor. Kuzey Kore hükümetinin nükleer füze geliştirme konusundaki takıntısı, bizim bu konudaki girişimlerimizin önünde bir bariyer oluşturuyor. Kuzey Kore kendi vatandaşlarının yaşam kalitesinin artırılmasından çok, nükleer silahlarla uğraşıyor. Umarım Kuzey Kore bu tavrından vazgeçer ve uluslararası topluluğa katılır."
Kaynak: AA
Conrad İstanbul Bosphorus Otel'de, Türkiye, Meksika, Endonezya, Güney Kore ve Avustralya arasında istişare ve eş güdüm platformu olarak hayata geçirilen "MIKTA" girişiminin 3. Parlamento Başkanları Toplantısı, "2030 Gündemi ve Ulusal Parlamentonaların Rolü" konusunu ele almak üzere bir araya geldi.
Güney Kore Ulusal Meclisi Başkanı Chung Sye-kyun, toplantının ''İnsani Yardım ve Sürdürülebilir Kalkınma Arasındaki İlişki'' başlıklı ilk oturumunda konuştu.
Chung, toplantının doğu ve batı medeniyetleri arasında kavşak olan İstanbul'da yapılmasının önemli olduğunu söyledi.
İlk insani yardım zirvesinin geçen yıl İstanbul'da yapıldığını hatırlatan Chung, 2015 ile 2016 yılları arasında uluslararası toplum tarafından ''İnsanı Yardım ve Kalkınma İşbirliği'' konularında birtakım normların kabul edildiğini anlattı.
Bu tip uluslararası programlar baz alınarak Paris İklim Anlaşması'nda da kabul edilen normların tam hedefe ulaşması için ükelerin mutlak olarak birlikte hareket etmesi gerektiğini vurgulayan Chung, ''Sürdürülebilir kalkınma hedeflenmeli. Barışçıl ve kapsayıcı toplumlar geliştirmek için bu oldukça zorunlu. Bu global normları kombine edip uygulamamız için mutlaka yollar bulmamız lazım." ifadelerini kullandı.
MIKTA temsilcileri ve danışman kurullarının bu konuda yol gösterici görevler üstlenmesi gerektiğine dikkati çeken Chung, ''MIKTA 2017, bir dönüm noktası olacak. Hükümetlere ve onların parlamentolarına katkılarımız çok daha fazla olacak eskiye nazaran. MIKTA ülkelerinin, değişik şartları olduğu için uluslararası topluma katkıda bulunacakları şeyler farklı olabilir. Bu farklılıklar sayesinde sinerjik etkiler çıkabilir. Ayrıca, MIKTA platformunu kullanarak insani yardımı ve kalkınma işbirliğini kolaylaştırabiliriz. 5 MIKTA ülkesi birbirine benzer düşünüyor, bunlar uluslararası alanda ortak yönlerimiz. Uzmanlaşmış ülkeler olarak birtakım kararların alınmasında etkili olabiliriz. BM'nin alacağı kararlarda da MIKTA ülkeleri öncelikli olarak görevlendirilebilir.'' değerlendirmesinde bulundu.
Chung, MIKTA ülkelerinin, kendi ekonomilerini geliştirirken başka ülkenin gelişimine de katkı sağlaması ve deneyimlerini bu ülkelere aktarması gerektiğini anlatarak, ortak bir program yapılması zorunlulğuna da değindi.
-''Mülteci sorunu Avrupa'nin değil dünyanın sorunu''
Chung, MIKTA ülkelerinin dünyanın her tarafında yaşanan doğal afet, felaket, savaş, fakirlik, işsizlik gibi sorunlarla da ilgili ciddi adımlar atmak zorunda olduğunu belirtti.
Global iletişimle MIKTA ülkelerinin, BM ile işbirliği yaparak dünyada yaşanan krizlere müdahale edebilecek güçte olduğunu ifade eden Chung, söyle konuştu:
''Bu zorlukların üstesinden gelmek için etkin şekilde bu problemin üzerine eğilmemiz lazım. En önemli şey global iletişimde uluslararası kurumların rolü. Örneğin uzamanlaşmış yardım konusunda, BM ile uluslararası organizasyonlarla hükümetlerle ve sivil toplum kuruluşlarıyla sistemli çalışmayı kuvvetlendirmek lazım. Bölgeler ve ülkeler arasındaki farklılıkları dikkate almak lazım. Örneğin 2015'te Katrina ABD'yi vurduğunda aynı zamanda Japonya'da da buna benzer bir olay oldu. Bunun dışında mesela nükleer kazalar oluyor. Bu gibi kısa ve anlık felaketlerde nasıl hızlı hareket ediliyorsa kalıcı krizlerde de aynı sistematiği uygulamak zorundayız.''
Chung, mülteci krizi gibi uzun dönemli sorunlarda da kalıcı çözümler üretilmesi gerektiğini vurgulayarak, ''insani yardım ve sürdürülebilir kalkınma'' için çok daha uygulanabilir, hayata geçirilebilir ve devamalılığı olan formüllere ihtiyaç olduğunu söyledi.
Mülteci konusunun tüm dünyanın sorunu olduğunun altını çizen Chung, ''İnsani yardımlardan daha farklı bir şeyler yapmak lazım. Onun için BM'nin önderlik ettiği uluslararası toplum, fonksiyonel bir yürütmenin ötesine geçmeli bu konuda sınıflandırmanın zorlukları, bölgesel ve ulusal şartlara göre öncelikle değerlendirilmeli, insani yardım ve kalkınma işbirliği ona göre yapılmalı. Bu tip programlara odaklanmak lazım. İlkeler artırılmalı. BM ve uluslararası toplum daha fazla program yapmalı. Sivil toplum kuruluşlarının yetkilerini zenginleştirmemiz lazım. Bunlar demokrasiye dayanmalı, katılımları artmalı'' diye konuştu.
-''Kuzey Kore'deki insanı krize müdahale edemiyoruz''
Kuzey Kore'ye karşı uygulanan uluslararası ambargolardan dolayı yeterince müdahale edilmediğini belirten Chung, Kuzey Kore'nin nükleer provokasyonlarından vazgeçip uluslararası toplumun bir üyesi olması çağrısı yaptı.
BM Güvenlik Konseyi'nin, Kuzey Kore'nin 6. nükleer denemesinden sonra reaksiyon verdiğini anlatan Chung, Kuzey Kore liderinin bu uyarıdan sonra bir deneme daha yaptığını söyledi.
Chung sözlerini şöyle sürdürdü:
''Kore Cumhuriyeti, uluslararası topluluk, bu askeri provokasyondan endişe duymaktadır. Bunlar uluslararası normları ihlal ediyor. Provokasyon yapmazsa ve pazarlık masasına dönerse inanıyorum ki uluslararası topluluk da geçerli adımlar atar. Aksi takdirde cezalar çok daha fazla olacaktır. Bence bu cezaların yanı sıa Kuzey Kore’yi ikna etmek lazım. Uluslararası topluma sorumlu bir üye olarak katılımını sağlamak lazım. Kuzey Kore'deki vatandaşlar da önemli ölçüde gıda yetersizliğinden dolayı sıkıntı yaşıyor. Geçen yıl büyük bir sel oldu. Uluslararası topluluk da oradaki halka yardım etmeye çalışıyor. Kuzey Kore hükümetinin nükleer füze geliştirme konusundaki takıntısı, bizim bu konudaki girişimlerimizin önünde bir bariyer oluşturuyor. Kuzey Kore kendi vatandaşlarının yaşam kalitesinin artırılmasından çok, nükleer silahlarla uğraşıyor. Umarım Kuzey Kore bu tavrından vazgeçer ve uluslararası topluluğa katılır."