Türk Bayrağının Yakılması Talimatını Verdiği İddiasını Reddetti
Gezi eylemlerine ilişkin soruşturma kapsamında gözaltına alınan, aralarında Ankara'daki gösterilerde Türk bayrağının yakılması talimatını verdiği öne sürülen Yoldaş Aydın'ın da bulunduğu 26 sanığın yargılanmasına devam edildi.
Gezi eylemlerine ilişkin soruşturma kapsamında gözaltına alınan, aralarında Ankara'daki gösterilerde Türk bayrağının yakılması talimatını verdiği öne sürülen Yoldaş Aydın'ın da bulunduğu 26 tutuksuz sanığın yargılanmasına devam edildi.
Ankara 14. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, müştekiler ve sanıklar ile sanık avukatları katıldı.
Sanıklardan Yoldaş Aydın, adaletsizlik ve özgürlüklerin kısıtlanmasına demokratik bir tepki olarak gördüğü Gezi eylemlerine birkaç gün katıldığını ancak yasa dışı hiçbir eylemde bulunmadığını öne sürdü.
Haksız şekilde gözaltına alınıp tutuklandıklarını savunan Aydın, bayrak yakma eyleminin talimatını verdiği iddiasının da gerçeği yansıtmadığını savundu. Türk bayrağı yakılırken çekilen görüntünün mahkemede izlenmesini talep eden Aydın, 'Bu görüntüler izlendiğinde benim Türk bayrağının yakılmasına izin vermediğim, yanan bayrağın alınıp bir kenara kaldırılmasını istediğim görülüyor.' dedi.
Türk bayrağıyla hiçbir sorunu bulunmadığını, bayrağın halkın simgelerinden biri olduğunu ifade eden Aydın, 'Bu sırada ben eylemin olduğu yerden geçiyordum. Eyleme katılmam söz konusu değil. Türk bayrağının ateşe verildiğini görür görmez elimi kaldırıp 'yapmayın' dedim. Benim dememle mi yaptılar yoksa zaten yapacaklar mıydı bilemiyorum ama bayrağı söndürüp bir kenara koydular. Elimi kaldırmam, polis tarafından 'bayrağın yakılması talimatını verdi' şeklinde algılanmış.' diye konuştu.
Sanıklardan Mert Atmaca, Gezi eylemlerine katıldığını, bunun demokratik bir hak olduğunu ancak taş atmak gibi eylemi bulunmadığını savundu. Atmaca, iddianamede yer alan yüzü maskeli, sırt çantalı kişinin kendisi olmadığını öne sürdü.
Şahin İmga da Gezi eylemleri sırasında Kızılay'da çalıştığı kitabevinin önünde düzenlenen eylemlere katıldığını, iletişim fakültesi öğrencisi olduğunu, bazı basın kuruluşlarına dışarıdan haber hazırladığını, eylemlerin geri kalan bölümünü bu amaçla takip ettiğini söyledi. İmga, taş attığı iddiasını reddetti.
Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) üzerinden duruşmaya katılan Soner Temel de eylemlere sadece ilk gün katıldığını savundu.
Eylemlere katıldığını ancak taş atarken fotoğraflanan kişinin kendisi olmadığını iddia eden Batuhan Uluergüven ise adil ve makul sürede yargılanma haklarının ihlal edildiğini öne sürdü.
Mahkeme heyeti, müştekilerin beyanlarının dinlenmesinin ardından duruşmayı erteledi.
Kaynak: AA
Ankara 14. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, müştekiler ve sanıklar ile sanık avukatları katıldı.
Sanıklardan Yoldaş Aydın, adaletsizlik ve özgürlüklerin kısıtlanmasına demokratik bir tepki olarak gördüğü Gezi eylemlerine birkaç gün katıldığını ancak yasa dışı hiçbir eylemde bulunmadığını öne sürdü.
Haksız şekilde gözaltına alınıp tutuklandıklarını savunan Aydın, bayrak yakma eyleminin talimatını verdiği iddiasının da gerçeği yansıtmadığını savundu. Türk bayrağı yakılırken çekilen görüntünün mahkemede izlenmesini talep eden Aydın, 'Bu görüntüler izlendiğinde benim Türk bayrağının yakılmasına izin vermediğim, yanan bayrağın alınıp bir kenara kaldırılmasını istediğim görülüyor.' dedi.
Türk bayrağıyla hiçbir sorunu bulunmadığını, bayrağın halkın simgelerinden biri olduğunu ifade eden Aydın, 'Bu sırada ben eylemin olduğu yerden geçiyordum. Eyleme katılmam söz konusu değil. Türk bayrağının ateşe verildiğini görür görmez elimi kaldırıp 'yapmayın' dedim. Benim dememle mi yaptılar yoksa zaten yapacaklar mıydı bilemiyorum ama bayrağı söndürüp bir kenara koydular. Elimi kaldırmam, polis tarafından 'bayrağın yakılması talimatını verdi' şeklinde algılanmış.' diye konuştu.
Sanıklardan Mert Atmaca, Gezi eylemlerine katıldığını, bunun demokratik bir hak olduğunu ancak taş atmak gibi eylemi bulunmadığını savundu. Atmaca, iddianamede yer alan yüzü maskeli, sırt çantalı kişinin kendisi olmadığını öne sürdü.
Şahin İmga da Gezi eylemleri sırasında Kızılay'da çalıştığı kitabevinin önünde düzenlenen eylemlere katıldığını, iletişim fakültesi öğrencisi olduğunu, bazı basın kuruluşlarına dışarıdan haber hazırladığını, eylemlerin geri kalan bölümünü bu amaçla takip ettiğini söyledi. İmga, taş attığı iddiasını reddetti.
Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) üzerinden duruşmaya katılan Soner Temel de eylemlere sadece ilk gün katıldığını savundu.
Eylemlere katıldığını ancak taş atarken fotoğraflanan kişinin kendisi olmadığını iddia eden Batuhan Uluergüven ise adil ve makul sürede yargılanma haklarının ihlal edildiğini öne sürdü.
Mahkeme heyeti, müştekilerin beyanlarının dinlenmesinin ardından duruşmayı erteledi.