CHP Genel Başkan Yardımcısı Altıok Açıklaması
'Suçla mücadelenin ilk basamağı, hayvanlara yönelik ihmal, istismar ve her türlü şiddetin durdurulmasını sağlamaktır. Hayvan hakları olmadan, insan haklarının korunmasından söz edemeyiz' 'Verdiğimiz kanun teklifinde 'Hayvanları Koruma Kanunu' isminin 'Hayvan Hakları Kanunu' olarak değiştirilmesini talep ettik. Çünkü tüm canlıların hukuken hakları olduğunu savunuyor ve her canlının yaşam hakkına saygı gösterilmesini istiyoruz'
CHP Genel Başkan Yardımcısı Zeynep Altıok, 'Suçla mücadelenin ilk basamağı hayvanlara yönelik ihmal istismar ve her türlü şiddetin durdurulmasını sağlamaktır. Hayvan hakları olmadan insan haklarının korunmasından söz edemeyiz.' değerlendirmesinde bulundu.
CHP İnsan ve Doğa Haklarından sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Altıok, yaptığı yazılı açıklamada, son günlerde farklı birçok yerde ezilen, öldürülen, işkence ve tecavüz edilen hayvan haberlerinin toplumda büyük tepki topladığını, yakalanan faillerin tamamının ise idari para cezaları kesilerek serbest bırakıldığını belirtti.
Basına ve sosyal medyaya yansıyan haberlerin, 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanununu yeniden tartışmaya açtığına değinen Altıok, Türkiye'de hayvanları tam anlamıyla koruyacak ve vicdanları tatmin edecek bir yasanın olmadığı bildirdi.
Mevcut yasaya göre yalnızca sahipli hayvanların 'mal' olarak değerlendirildiğini ve öldürülmeleri halinde kişiye Türk Ceza Kanunu'ndaki 'mala zarar verme' suçundan işlem yapılabildiğini vurgulayan Altıok, 'Sahipli hayvanlar hala 'mal' kapsamında, sahipsizler ise 'mal' dahi değil. O yüzden hayvanlara yönelik her türlü şiddet cezasız kalıyor. Oysa hayvana şiddet olan yerde, insana şiddet vardır. Suçla mücadelenin ilk basamağı, hayvanlara yönelik ihmal, istismar ve her türlü şiddetin durdurulmasını sağlamaktır. Hayvan hakları olmadan insan haklarının korunmasından söz edemeyiz.' ifadesini kullandı.
Altıok, 5199 Sayılı Hayvanları Koruma Kanunu'nda değişiklik yapılmasına dair verdiği kanun teklifinin 1,5 yıldır komisyonda beklediğine işaret ederek, şu görüşlere yer verdi:
'TBMM'den geçip yasalaşmadığı için, sahipsiz hayvanları öldürmek hala Kabahatler Kanunu çerçevesinde, 'kabahat' olarak değerlendiriliyor. Yani mevcut yasaya göre bir hayvanı öldürmenin, tecavüz etmenin cezası, kapalı alanda sigara içmeyle, gürültü yapmayla eşdeğer. Verdiğimiz kanun teklifinde 'Hayvanları Koruma Kanunu' isminin 'Hayvan Hakları Kanunu' olarak değiştirilmesini talep ettik. Çünkü tüm canlıların hukuken hakları olduğunu savunuyor ve her canlının yaşam hakkına saygı gösterilmesini istiyoruz. Bu anlamda hayvanlara karşı işlenen her türlü suçun da Türk Ceza Kanunu kapsamına alınmasını öneriyoruz.'
Altıok, mevcut yasanın, Evrensel Hayvan Hakları Bildirgesine uygun ve çağın gerekliliklerini karşılayacak şekilde yeniden düzenlenmesi gerektiğini kaydetti.
Kaynak: AA
CHP İnsan ve Doğa Haklarından sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Altıok, yaptığı yazılı açıklamada, son günlerde farklı birçok yerde ezilen, öldürülen, işkence ve tecavüz edilen hayvan haberlerinin toplumda büyük tepki topladığını, yakalanan faillerin tamamının ise idari para cezaları kesilerek serbest bırakıldığını belirtti.
Basına ve sosyal medyaya yansıyan haberlerin, 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanununu yeniden tartışmaya açtığına değinen Altıok, Türkiye'de hayvanları tam anlamıyla koruyacak ve vicdanları tatmin edecek bir yasanın olmadığı bildirdi.
Mevcut yasaya göre yalnızca sahipli hayvanların 'mal' olarak değerlendirildiğini ve öldürülmeleri halinde kişiye Türk Ceza Kanunu'ndaki 'mala zarar verme' suçundan işlem yapılabildiğini vurgulayan Altıok, 'Sahipli hayvanlar hala 'mal' kapsamında, sahipsizler ise 'mal' dahi değil. O yüzden hayvanlara yönelik her türlü şiddet cezasız kalıyor. Oysa hayvana şiddet olan yerde, insana şiddet vardır. Suçla mücadelenin ilk basamağı, hayvanlara yönelik ihmal, istismar ve her türlü şiddetin durdurulmasını sağlamaktır. Hayvan hakları olmadan insan haklarının korunmasından söz edemeyiz.' ifadesini kullandı.
Altıok, 5199 Sayılı Hayvanları Koruma Kanunu'nda değişiklik yapılmasına dair verdiği kanun teklifinin 1,5 yıldır komisyonda beklediğine işaret ederek, şu görüşlere yer verdi:
'TBMM'den geçip yasalaşmadığı için, sahipsiz hayvanları öldürmek hala Kabahatler Kanunu çerçevesinde, 'kabahat' olarak değerlendiriliyor. Yani mevcut yasaya göre bir hayvanı öldürmenin, tecavüz etmenin cezası, kapalı alanda sigara içmeyle, gürültü yapmayla eşdeğer. Verdiğimiz kanun teklifinde 'Hayvanları Koruma Kanunu' isminin 'Hayvan Hakları Kanunu' olarak değiştirilmesini talep ettik. Çünkü tüm canlıların hukuken hakları olduğunu savunuyor ve her canlının yaşam hakkına saygı gösterilmesini istiyoruz. Bu anlamda hayvanlara karşı işlenen her türlü suçun da Türk Ceza Kanunu kapsamına alınmasını öneriyoruz.'
Altıok, mevcut yasanın, Evrensel Hayvan Hakları Bildirgesine uygun ve çağın gerekliliklerini karşılayacak şekilde yeniden düzenlenmesi gerektiğini kaydetti.