AK Parti Trabzon İl Başkanlığı Genişletilmiş İl Danışma Toplantısı

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan: (1) 'Kendi çıkarını partisinin ve davasının üzerinde gören kişi kadar AK Parti'ye düşman kimse yoktur. Her kim ki AK Parti'yi bizden önceki dönemde ülke yönetiminde söz sahibi olan partilerin akıbetine sürüklemeye kalkarsa karşısında önce bu kardeşinizi bulur' 'AK Parti kadroları içinde görev yapan hiç kimsenin kendi eksiğini, kendi defosunu, kendi ataletini, kendi hırsını partisine ve davasına zarar verecek şekilde halkımıza dayatmasına rıza gösteremeyiz. Milletimizle bağı zayıflayan, özellikle de çıkar ilişkileri içinde kirlenen, ihanet örgütleriyle irtibatlı hiç kimsenin AK Parti'ye zarar verecek şekilde bu çatı altında bulunması mümkün değildir' 'Git, Alman dergilerine röportaj ver ve bu röportajlarda da ülkeni oraya şikayet et. Bu iktidar öyle bir iktidar ki Ankara'dan yola çıktın, 29 gün yanındaki o malum tiplerle bu ülkeye faydası olmayan tiplerle el ele omuz omuza devrim marşları çalarken bu ülkenin polisi seni korudu ve İstanbul'a götürdü. Ondan sonra diyorsun ki 'Bu ülkede güvenlik yok.' eline, diline dursun' 'Dedelerimizin o tarih yazdığı yerde şimdi onun torunları olarak biz adeta Çanakkale gibi 26 Ağustos'u da her yıl anmaya başlayacağız'

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, 'Kendi çıkarını partisinin ve davasının üzerinde gören kişi kadar AK Parti'ye düşman kimse yoktur. Her kim ki AK Parti'yi bizden önceki dönemde ülke yönetiminde söz sahibi olan partilerin akıbetine sürüklemeye kalkarsa karşısında önce bu kardeşinizi bulur.' dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hamamizade İhsan Bey Kültür Merkezi'nde düzenlenen AK Parti Trabzon İl Başkanlığı Genişletilmiş İl Danışma Toplantısına katılarak, partililere hitap etti.

Partilileri selamlayarak konuşmasına başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, en son nisan ayında toplu açılış töreni dolayısıyla Trabzon'a geldiğini anımsatarak, cumartesi gününden itibaren ata yurdunda ziyaretlerde bulunduğunu, bölgedeki yatırımları incelediğini ve hemşehrileriyle hasret giderdiğini söyledi.

Bugün katıldığı programlar hakkında bilgi veren ve yarın da Giresun'da AK Parti il divanı toplantısı yapacaklarını anlatan Erdoğan, 'Böylece sıla-i rahim amacıyla başlattığımız bu ziyareti en verimli şekilde tamamlamış olacağız. Durmak yok, yola devam.' diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 14 Ağustos Pazartesi AK Parti'nin 16. kuruluş yıl dönümünü kutlayacaklarını, kasım ayında da iktidarlarının 15 yılını geride bırakacaklarını hatırlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü:

'Kuruluşunun üzerinden 14-15 ay geçtikten sonra iktidara gelen ve bu kadar zamandır ülkeyi yöneten AK Parti siyasi hayatımızda ilklerin partisi olma hüviyetini her geçen gün daha da pekiştiriyor, daha da güçlü hale getiriyor. Uzun iktidar dönemimizi ülkemizle birlikte kendimizi de sürekli yenilememize, ileriye taşımamıza borçlu olduğumuzu biliyoruz.

Genel merkezimizden Meclis grubumuza, teşkilatlarımızdan belediyelerimize, hükümetlerimizden bürokrasiye kadar hiçbir alanda kendi statükomuzu oluşturmaya çalışmadık, tam tersine tabii ki başarıyı da ödüllendirerek sürekli kendimizi geliştirmenin gayreti içerisinde olduk. Eğer kendinizi güncellemezseniz, kendinizi geliştirmezseniz ülkeye bir şey veremeyeceğiniz gibi bu halk sizleri de iktidarda tutmaz.'

- 'Milletimle birlikte olmayı bir hayat biçimi haline dönüştürdüm'

Değişimin hayatın kaçınılmaz bir gerçeği olduğunu akıllarından çıkarmadıklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:

'AK Parti kadroları içinde görev yapan hiç kimsenin kendi eksiğini, kendi defosunu, kendi ataletini, kendi hırsını partisine ve davasına zarar verecek şekilde halkımıza dayatmasına rıza gösteremeyiz. Milletimizle bağı zayıflayan, özellikle de çıkar ilişkileri içinde kirlenen, ihanet örgütleriyle irtibatlı hiç kimsenin AK Parti'ye zarar verecek şekilde bu çatı altında bulunması mümkün değildir. Çünkü AK Parti demek Türkiye demektir, Türk milletinin geleceği demektir. Ben tüm çalışmalarımı bu anlayışla yürütüyorum. Bunun için de her fırsatta milletimle birlikte olmayı bir hayat biçimi haline dönüştürdüm, o bana ayrı bir zevk veriyor. Çünkü biz bu halkla buralara geldik, halkımıza sırtımızı dayadık, halkımız da sürekli arkamızda oldu ve bizi buralara taşıdı. Rabbime ne kadar hamdetsek azdır.

Bu millet değil mi 15 Temmuz gecesi meydanlara çağırdığımızda meydanlara dökülen bu millet değil mi? F16'lara, tanklara, toplara göğsünü gererek şehadete yürüyen bu millet değil mi? 250 şehit, 2 bin 193 gazi neye dayanarak meydanlara çıktı? Bu milletin tarihinde bu yok ama bak şimdi oldu. Öyleyse bu millet için ne yapsak azdır, bu millet için ne yapsak yeridir.

Öyle laf ola beri gele siyaset olmaz, tankların üzerine çıkarmış, ne oldu? Hemen önce gittiler pazarlıkları yaptılar, ondan sonra yol açıldı hop Bakırköy Belediyesine git ondan sonra orada kahve, çay demle ve oradan izlemiş, takip etmiş. Bunlarla siyaset olur mu? Git, Alman dergilerine röportaj ver ve bu röportajlarda da ülkeni oraya şikayet et. Bu iktidar öyle bir iktidar ki Ankara'dan yola çıktın, 29 gün yanındaki o malum tiplerle bu ülkeye faydası olmayan tiplerle el ele omuz omuza devrim marşları çalarken bu ülkenin polisi seni korudu ve İstanbul'a götürdü. Ondan sonra diyorsun ki 'Bu ülkede güvenlik yok.' eline, diline dursun.'

- 'Kibir virüsünü kendimize yaklaştırmayacağız'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 40 yıllık siyasi hayatında insanlarla yüz yüze gelerek, onlara dokunarak yaptıkları iletişimin yerini hiçbir şeyin tutmadığını gördüğünü dile getirerek, şunları söyledi:

'Medya, sosyal medya, basılı materyaller bütün bunlar bir yere, etkili oluyor ama bir yere kadar ama son noktayı mutlaka bizzat insanın koyması gerekiyor. Maalesef teşkilatlarımızda ve belediyelerimizde bu açık gerçeği unutan, milletle arasına adeta duvar ören arkadaşlarımızın bulunduğunu müşahede ediyorum, son zamanlarda bunu üzülerek söylüyorum, görüyorum. Kibir virüsünü kendimize yaklaştırmayacağız, asla, asla. Kibir, gurur onlar insanoğlu için değil, onlar Rabbimize aittir. Şayet bu virüsün bulaştığı bünyeler varsa onları da süratle temizlemeliyiz. Burada şu noktayı altını çizerek ifade etmekte fayda görüyorum, çok açık net söylüyorum, kendi çıkarını partisinin ve davasının üzerinde gören kişi kadar AK Parti'ye düşman kimse yoktur. Her kim ki AK Parti'yi bizden önceki dönemde ülke yönetiminde söz sahibi olan partilerin akıbetine sürüklemeye kalkarsa karşısında önce bu kardeşinizi bulur.'

- 'Bu millet, bu gençlik bizden çok şeyler bekliyor'

Türkiye'nin derdinin, sıkıntısının ve ihtiyacının çok olduğunu ve bunları çözüm yoluna koyabilmek için öncelikle kendilerine çeki düzen vermeleri gerektiğine vurgu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'Milletimiz 15 yıl önce bize bu görevi tevdi etti. Bugüne kadar da milletimizin aynı vazifeyi bizden daha iyi yapabileceğine kanaat getirdiği kimse çıkmadığı için önümüzde daha uzun bir yol var. Ne diyorduk biz hatırlayın o ilk çıktığımız zamanlar, 'Uzun ince bir yoldayız, gidiyoruz gündüz gece, gideceğiz gündüz gece' diyorduk. Buna leke düşürmeyelim, gidelim gündüz gece. Çünkü bu millet, bu gençlik bizden çok şeyler bekliyor. Çünkü biz eğer bir tarih yazacaksak işte bunu böyle yazacağız.' diye konuştu.

- '26 Ağustos'u da her yıl anmaya başlayacağız'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 26 Ağustos'ta Malazgirt'te olacağını ifade ederek, 'Dedelerimizin o tarih yazdığı yerde şimdi onun torunları olarak biz adeta Çanakkale gibi 26 Ağustos'u da her yıl anmaya başlayacağız. Çünkü biz kendimize hedefler koyduk değil mi? Ne dedik? 2023. Ne dedik? 2053. Ne dedik? 2071. Öyleyse bunu şimdiden yaşamaya başlamamız lazım, biz ölüyoruz, öleceğiz.' dedi.

Bu cümleleri üzerine bir vatandaşın 'Allah gecinden versin.' diyerek kendisine seslenmesi üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'Öleceğuk da duracak halimiz yok ama hiç olmazsa torunlarımıza şimdiden bunu ne yapalım, aşılayalım, onları hazırlayalım ve bunun gayreti içerisinde olacağız. Milletimizin bizden somut beklentilerini ifade eden bu hedeflere mutlaka ulaşmak zorundayız. Onun için 2019 çok önemli, ardından 2023 çok ama çok önemli yani bunun için çok çalışmamız lazım.' diye konuştu.

(Sürecek)
Kaynak: AA