Deprem Danışma Kurulu Toplantısı
Başbakan Yardımcısı Akdağ:'Son yüz yılda 6 ve üzeri büyüklükte 56 deprem yaşamışız. Bu depremlerde yüz bin canımız kaybolmuş. Kaybedilen paranın değerini hesaplamak gerçekten çok zor. Farklı matematik yaklaşımlarıyla, farklı senaryolarla farklı rakamlar elde ediliyor ama burada da 100 milyar dolar belki daha üstünde finansal kayıp yaşadığımız da bir gerçek' 'Son 36 yılda 21 binden daha fazla canımızı depremde kaybetmişiz. Afete bağlı can kayıpların yüzde 97'si de deprem kaynaklı'
Başbakan Yardımcısı Recep Akdağ, Türkiye'de son yüz yılda 6 ve üzeri büyüklükte 56 deprem yaşandığını, yüz bine yakın kişinin bu depremlerde hayatını kaybettiğini belirterek, 'Farklı matematik yaklaşımlarıyla, farklı senaryolarla farklı rakamlar elde ediliyor ama burada da 100 milyar dolar belki daha üstünde finansal kayıp yaşadığımız da bir gerçek.' dedi.
Akdağ, Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı'nda (AFAD) düzenlenen Deprem Danışma Kurulu Toplantısı'nın açılışında yaptığı konuşmada, Türkiye'nin deprem kuşağı bir ülke olduğu gerçeğinin artık herkes tarafından idrak edildiğini söyledi.
Türkiye'de nüfusun üçte ikisinin, birinci ve ikinci derece deprem kuşağında yaşadığına dikkati çeken Akdağ, 'Son yüz yılda 6 ve üzeri büyüklükte 56 deprem yaşamışız. Bu depremlerde yüz bin canımız kaybolmuş. Kaybedilen paranın değerini hesaplamak gerçekten çok zor. Farklı matematik yaklaşımlarıyla, farklı senaryolarla farklı rakamlar elde ediliyor ama burada da 100 milyar dolar belki daha üstünde finansal kayıp yaşadığımız da bir gerçek. Son 36 yılda 21 binden daha fazla canımızı depremde kaybetmişiz. Afete bağlı can kayıpların yüzde 97'si de deprem kaynaklı.' diye konuştu.
Akdağ, AFAD'ın kuruluşuna tanıklık ettiğin dile getirerek, 2002'den sonra afetlere nasıl yaklaşılması gerektiğine ilişkin, ilgili bakanlıklarla pek çok kez bir araya gelindiğini ve bilgi paylaşımlarında bulunulduğunu anlattı.
Sağlık Bakanlığının, bu anlamda ciddi bir adım atarak Ulusal Medikal Kurtarma Ekiplerini (UMKE) kurduğunu bildiren Akdağ, AFAD kurulduktan sonra deprem dahil bütün afetlere daha bilimsel ve doğru bir bakış açısıyla yaklaşıldığını ifade etti.
Akdağ, afet riskinin azaltılması ve farkındalığın arttırılması konusunun, kısa dönem tedbirler ve acil durum kadar önemli olduğunu belirterek, '17 Ağustos itibarıyla 1999'da 18 bin 373 can kaybının 48 bin 901 yaralımızın olduğu çok ağır bir deprem geçirdik ve 547 bin bina o zaman bundan etkilendi. Ağır hasarlılar, orta hasarlılar, az hasarlılar yıkık ve ağır hasarlı bina sayımız 113 bin olarak belirlenmişti.' ifadesini kullandı.
Bu konuda hızlı adımlar atmaya mecbur olduklarının altını çizen Akdağ, deprem konusunda, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım'ın çok hassas olduğuna, ekonomi yönetiminin de bu konuya finans sağlamak ve kaynakları geliştirme hususunda çok açık davrandığına dikkati çekti.
Bir kaç sene içerisinde bu iyileşmeyi süratle yapabileceklerini dile getiren Akdağ, belediyelerin de üzerine düşen bir çok görev olduğuna işaret etti.
- 'Son sürat çalışacağız'
Akdağ, konuşmaların ardından kurul üyeleriyle yoğun bir atölye çalışması yapacaklarını vurgulayarak, şöyle konuştu:
'Bugüne kadar Ulusal Deprem Stratejisi Eylem Planı'nın hazırlanmış olması çok önemli bir mesafenin alındığını gösteriyor. Geçen 15 yıl içerisinde akademiden gelen, ticari hayattan gelen, sivil toplum kuruluşlarında yaptığım görevlerden ve siyasetten hep şunu öğrendim; Yazmak, çizmek, plan yapmak, onu dosyalara koymak bunları kitaplaştırmak yetmiyor. Yapılacak işlerin çok iyi takip edilmesi ve gerçekten hayata geçirilmesi gerekiyor. Bu eylem planını hayata geçirmek için son sürat çalışacağız.'
Başbakan Yardımcısı Akdağ, deprem ve afetlerde hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet diledi.
Toplantıda, 'Türkiye Deprem Tehlike Haritası' ve 'Türkiye Deprem Bina Yönetmeliği' gibi konuların da gündemlerinde olacağını kaydeden Akdağ, 'Bugünkü gündem maddelerimizden birisi de depremle ilgili farkındalık ve iletişim. Bir taraftan bilim adamları, bir taraftan uygulayıcılar, medya ve toplum arasında deprem tehlikesinin anlaşılmasına yönelik iletişim yöntemlerini konuşacağız.' dedi.
AFAD Başkanı Mehmet Güllüoğlu ise, kurulun önemli bir vazifeyi icra etmek için kurulduğunu ifade ederek, toplantıyla deprem gerçeğinin daha etkili bir şekilde ele alınacağını söyledi.
Konuşmaların ardından toplantı basına kapalı devam etti.
Kaynak: AA
Akdağ, Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı'nda (AFAD) düzenlenen Deprem Danışma Kurulu Toplantısı'nın açılışında yaptığı konuşmada, Türkiye'nin deprem kuşağı bir ülke olduğu gerçeğinin artık herkes tarafından idrak edildiğini söyledi.
Türkiye'de nüfusun üçte ikisinin, birinci ve ikinci derece deprem kuşağında yaşadığına dikkati çeken Akdağ, 'Son yüz yılda 6 ve üzeri büyüklükte 56 deprem yaşamışız. Bu depremlerde yüz bin canımız kaybolmuş. Kaybedilen paranın değerini hesaplamak gerçekten çok zor. Farklı matematik yaklaşımlarıyla, farklı senaryolarla farklı rakamlar elde ediliyor ama burada da 100 milyar dolar belki daha üstünde finansal kayıp yaşadığımız da bir gerçek. Son 36 yılda 21 binden daha fazla canımızı depremde kaybetmişiz. Afete bağlı can kayıpların yüzde 97'si de deprem kaynaklı.' diye konuştu.
Akdağ, AFAD'ın kuruluşuna tanıklık ettiğin dile getirerek, 2002'den sonra afetlere nasıl yaklaşılması gerektiğine ilişkin, ilgili bakanlıklarla pek çok kez bir araya gelindiğini ve bilgi paylaşımlarında bulunulduğunu anlattı.
Sağlık Bakanlığının, bu anlamda ciddi bir adım atarak Ulusal Medikal Kurtarma Ekiplerini (UMKE) kurduğunu bildiren Akdağ, AFAD kurulduktan sonra deprem dahil bütün afetlere daha bilimsel ve doğru bir bakış açısıyla yaklaşıldığını ifade etti.
Akdağ, afet riskinin azaltılması ve farkındalığın arttırılması konusunun, kısa dönem tedbirler ve acil durum kadar önemli olduğunu belirterek, '17 Ağustos itibarıyla 1999'da 18 bin 373 can kaybının 48 bin 901 yaralımızın olduğu çok ağır bir deprem geçirdik ve 547 bin bina o zaman bundan etkilendi. Ağır hasarlılar, orta hasarlılar, az hasarlılar yıkık ve ağır hasarlı bina sayımız 113 bin olarak belirlenmişti.' ifadesini kullandı.
Bu konuda hızlı adımlar atmaya mecbur olduklarının altını çizen Akdağ, deprem konusunda, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım'ın çok hassas olduğuna, ekonomi yönetiminin de bu konuya finans sağlamak ve kaynakları geliştirme hususunda çok açık davrandığına dikkati çekti.
Bir kaç sene içerisinde bu iyileşmeyi süratle yapabileceklerini dile getiren Akdağ, belediyelerin de üzerine düşen bir çok görev olduğuna işaret etti.
- 'Son sürat çalışacağız'
Akdağ, konuşmaların ardından kurul üyeleriyle yoğun bir atölye çalışması yapacaklarını vurgulayarak, şöyle konuştu:
'Bugüne kadar Ulusal Deprem Stratejisi Eylem Planı'nın hazırlanmış olması çok önemli bir mesafenin alındığını gösteriyor. Geçen 15 yıl içerisinde akademiden gelen, ticari hayattan gelen, sivil toplum kuruluşlarında yaptığım görevlerden ve siyasetten hep şunu öğrendim; Yazmak, çizmek, plan yapmak, onu dosyalara koymak bunları kitaplaştırmak yetmiyor. Yapılacak işlerin çok iyi takip edilmesi ve gerçekten hayata geçirilmesi gerekiyor. Bu eylem planını hayata geçirmek için son sürat çalışacağız.'
Başbakan Yardımcısı Akdağ, deprem ve afetlerde hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet diledi.
Toplantıda, 'Türkiye Deprem Tehlike Haritası' ve 'Türkiye Deprem Bina Yönetmeliği' gibi konuların da gündemlerinde olacağını kaydeden Akdağ, 'Bugünkü gündem maddelerimizden birisi de depremle ilgili farkındalık ve iletişim. Bir taraftan bilim adamları, bir taraftan uygulayıcılar, medya ve toplum arasında deprem tehlikesinin anlaşılmasına yönelik iletişim yöntemlerini konuşacağız.' dedi.
AFAD Başkanı Mehmet Güllüoğlu ise, kurulun önemli bir vazifeyi icra etmek için kurulduğunu ifade ederek, toplantıyla deprem gerçeğinin daha etkili bir şekilde ele alınacağını söyledi.
Konuşmaların ardından toplantı basına kapalı devam etti.