Engel Tanımayanlar - Engellerini Unutup İnsanlara Şifa Dağıtıyorlar

İzmir'de biri serebral palsi, diğeri omurga eğriliği rahatsızlığı bulunan iki doktor, azmederek kazandıkları mesleklerini sürdürmenin verdiği hazzı ve insanlara faydalı olmanın gururunu yaşıyor Uzman fizyoterapist Şatıroğlu: 'Engelim dolayısıyla bu branşı özellikle seçtim. Ben yıllar boyu fizik tedaviye gittiğim için bu hasta grubunun daha çok yardıma ihtiyacı olur diye düşündüm. Elimden geldiğince fizik tedaviye ihtiyacı olan hastalara yardımcı olmaya çalışıyorum' Diş hekimi Hepseri: 'Sizin hayata bakışınız önemli. Mücadele edersiniz kazanırsınız. Önemli olan mücadele edebileceğine inanmak'

YUSUF ŞAHBAZ - İzmir'de biri serebral palsi (beyin felci), diğeri omurga eğriliği rahatsızlığı bulunan iki doktor, azmederek kazandıkları mesleklerini sürdürmenin gururunu ve insanlara şifa dağıtmanın mutluluğunu yaşıyor.

Alsancak Nevvar Salih İşgören Devlet Hastanesinde çalışan uzman fizyoterapist Mehmet Servet Şatıroğlu (39) ve diş hekimi Mustafa Hepseri (54), azim dolu hayat hikayeleriyle herkese örnek oluyor.

Doğuştan serebral palsi hastası olan ve 15 yaşına geldiğinde yürümek için koltuk değneklerine ihtiyaç duyan Şatıroğlu, geçirdiği ameliyatlara ve artık hiç yanından ayırmayacağı koltuk değneklerine inat 1995'te, hayalini kurduğu Hacettepe Tıp Fakültesini kazandı.

Şatıroğlu, gelecekte meslek hayatında karşılaşacağı zorluklara ve bu yöndeki telkinlere aldırış etmeden hayallerine ulaşmak için var gücüyle çalıştı. Engelleri tek tek aşarak hedefine emin adımlarla yürüyen Şatıroğlu 2002 yılında tıp fakültesini bitirdi. Üstelik katıldığı Tıpta Uzmanlık Sınavı'nda (TUS) yaklaşık 25 bin kişi arasında ilk 300'e girmeyi başardı.

İnsanlara faydalı bir birey olmak için çabalayan Şatıroğlu, 7 yıldır bu amacına uygun olarak Alsancak Nevvar Salih İşgören Devlet Hastanesinde çalışıyor.

- 'Engelim dolayısıyla fizik tedaviyi seçtim'

Evli ve bir çocuk babası olan Şatıroğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, çocukluk yıllarından bu yana hastalıkla mücadele ettiğini söyledi.

Fizik tedavi ve rehabilitasyon için hastanelerde yattığını dile getiren Şatıroğlu, o süreçleri yaşayınca doktor olmaya karar verdiğini ifade etti.

Hastalığının doğuştan olduğunu ancak 15 yaşından bugüne kadar koltuk değnekleriyle yaşamak zorunda kaldığını belirten Şatıroğlu, lise ve üniversite yıllarında engelinin kendisini olumsuz etkilemesine izin vermediğini hatta koltuk değneklerine baktıkça başarması gereken çok şey olduğunu hatırladığını kaydetti.

Hayallerini gerçekleştirmek için gittiği tıp fakültesinde engeli nedeniyle hocalarının 'Vazgeç, hekim olma' diye telkinlerde bulunduğunu ifade eden Şatıroğlu, azimle çalışarak hayallerine ulaştığını belirterek, 'İnsanlara yardım edebilme, tedavi edebilme, o duygu ayrı bir şey. İnsanlara bir parça yardım edebilmek çok güzel.' diye konuştu.

Engelinin kendini sınırlandırdığını ancak bunu problem etmediğini aktaran Şatıroğlu, 'Hastalar beni gördüklerinde şaşırıyorlar. Muayene sırasında çok koltuk değneklerini kullanmadığım için içeride fark etmeyip dışarıda görünce 'Hayrola doktor bey bir şey mi oldu, kaza mı geçirdiniz?' diyen hastalarımız oluyor.' dedi.

Şatıroğlu, şöyle devam etti:

'Engelim dolayısıyla bu branşı özellikle seçtim. Ben yıllar boyu fizik tedaviye gittiğim için bu hasta grubunun daha çok yardıma ihtiyacı olur diye düşündüm, benim de yapabileceğim bir bölüm diye. İşte elimden geldiğince fizik tedaviye ihtiyacı olan hastalara yardımcı olmaya çalışıyoruz. Hayata bir kere geliyoruz ve aldığımız her nefes bizim için bir armağan. Tabii herkesin, her bireyin engelinden dolayı yaşama tutunma potansiyeli farklı. Herkes her işi yapamıyor ama yapabildikleri işe adapte olurlarsa hayat daha yaşanabilir hale geliyor. Asıl olan hayata tutunmak.'

- 'Mücadele edersiniz kazanırsınız'

Henüz 4 yaşındayken geçirdiği kaza sonrası omurga eğriliğine (skolyoz) bağlı olarak yürümekte zorlanan Mustafa Hepseri de aynı hastanede diş hekimliği yapıyor.

Eğitim hayatı boyunca azimle çalışan ve 1982 yılında Ege Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesinden mezun olan Hepseri, aynı yıl Kırklareli Babaeski Devlet Hastanesinde mesleğe atıldı.

Daha sonra Seferihisar ve Çimentepe sağlık ocaklarında çalışan Hepseri, rahatsızlığının artması ve ayakta durmakta zorlanması nedeniyle şu an görev yaptığı hastanenin idari işlerinde çalışmaya başladı.

Yaklaşık 13 yıl idari işlerde çalışan Hepseri, 2015 yılında hastane yönetiminin aldığı özel koltukla görevine geri döndü.

Mesleğine dönmesinden dolayı çok mutlu olduğunu belirten Hepseri, küçük yaşlarda tek bacağıyla bisiklet sürmeye çalıştığını ve engelini beline yüklenerek aşmaya çalıştığını dile getirdi.

Diş hekimliğin diğer branşlara göre daha zor olduğunu ifade eden Hepseri, 'Biz her hastamızda bir operasyon yapmış oluyoruz. Bu süreçte sürekli oturup kalkmamız ve hareket halinde olmamız gerekiyor.' diye konuştu.

Engelini hastalara hiç yansıtmadığını belirten Hepseri, kendisi gibi engeli olanlara da 'Sizin hayata bakışınız önemli. Mücadele edersiniz kazanırsınız. Önemli olan mücadele edebileceğine inanmak.' dedi.
Kaynak: AA