CHP Eskişehir Milletvekili Usluer Açıklaması
'Müfredat içerikleri pedagojik temelli olmalıdır. 'Milli' denilen müfredat içeriğine baktığımızda, pedagojik değil ideolojik temelli bir müfredat yapıldığını görüyoruz'
CHP Eskişehir Milletvekili Gaye Usluer, 'Müfredat içerikleri pedagojik temelli olmalıdır. 'Milli' denilen müfredat içeriğine baktığımızda, pedagojik değil ideolojik temelli bir müfredat yapıldığını görüyoruz.' dedi.
Usluer, CHP İstanbul Milletvekili Sibel Özdemir ile Mecliste düzenlediği basın toplantısında Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz'ın eğitim öğretimde yeni müfredatı açıkladığını hatırlattı.
Eğitim sisteminde köklü bir müfredat değişikliğine gidiliyorsa eğitim alanında yer alan sendikalar, konunun uzmanları ve Mecliste konuya ilişkin çalışan kişilerin yer aldığı bir hazırlama süreci olması gerektiğini ifade eden Usluer, 'Ne yazık ki Milli Eğitim Bakanlığının hazırladığı yeni müfredatı kimlerle, nasıl hazırladığı konusunda hiçbir bilgi yok. Konunun uzmanı kişilerle hazırlandığı söyleniyor. Hangi sendika var? Tek bir sendika var. O sendikanın 'eğitim sistemimiz nasıl olmalıdır' başlığı altında söylediği ne varsa yeni müfredata geçirilmiş. Tahmin edeceğiniz gibi hükümete yakınlığıyla bilinen Eğitim-Bir-Sen var.' diye konuştu.
Usluer, müfredatların eğitimin ve geleceğin anayasaları olduğunu belirterek, 'Müfredat içerikleri pedagojik temelli olmalıdır. 'Milli' denilen müfredat içeriğine baktığımızda, pedagojik değil ideolojik temelli bir müfredat yapıldığını görüyoruz.' dedi.
Müfredatla yapılan değişiklikleri anlatan Usluer, şöyle devam etti:
'Bu yıl, 'Türk Dili ve Edebiyatı', 'Milli Mücadele ve Atatürk', 'Çağdaş Türk ve Dünya Tarihi' derslerinin içine 15 Temmuz darbe girişimi konulmuş. İçerisinde, 17-25 Aralık 2013'te olanlardan bahsediliyor. Henüz kitapları göremiyoruz. Kitapları gördüğümüzde çok daha vahim içerikle karşılaşacağımızdan da açıkçası eminim.
Darbe girişimi üzerinden bir yıl geçti. Halen davalar sonuçlanmadı. Darbenin siyasi ayağı açığa çıkartılmadı. Özellikle iktidar partisinin, 2013'e kadarki süreçte bugün FETÖ denilen Fetullah Gülen cemaati ile nasıl kol kola girdiği ve 2004 MGK kararlarına karşın halen bu kol kola birlikte yürümeye devam ettiklerini düşünecek olursak, 15 Temmuz darbe girişimi üzerine söz söyleyebilmek, sonuçlarından bahsedebilmek için daha epeyce bir süreye ihtiyacımız var.'
Sibel Özdemir ise farklı kesimlerin hiçbir çekincesi, önerisi ve görüşünün müfredata yansıtılmadığını, tek alınan referans kaynağının Eğitim-Bir-Sen'in görüşleri ve önerileri olduğunu söyledi. Özdemir, '15 Temmuz, gerçekten bir siyasi parti ile bir cemaatin halen açıklanamayan, ortaya konulamayan organik ilişkisi ile devlet mekanizmamızın, bürokrasimizin, kurumlarımızın çöküşü.' görüşünü savundu.
Özdemir, Türkiye'nin, Suudi Arabistan'dan sonra evrim teorisini müfredatından kaldıran ikinci ülke olduğunu ifade etti.
Kaynak: AA
Usluer, CHP İstanbul Milletvekili Sibel Özdemir ile Mecliste düzenlediği basın toplantısında Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz'ın eğitim öğretimde yeni müfredatı açıkladığını hatırlattı.
Eğitim sisteminde köklü bir müfredat değişikliğine gidiliyorsa eğitim alanında yer alan sendikalar, konunun uzmanları ve Mecliste konuya ilişkin çalışan kişilerin yer aldığı bir hazırlama süreci olması gerektiğini ifade eden Usluer, 'Ne yazık ki Milli Eğitim Bakanlığının hazırladığı yeni müfredatı kimlerle, nasıl hazırladığı konusunda hiçbir bilgi yok. Konunun uzmanı kişilerle hazırlandığı söyleniyor. Hangi sendika var? Tek bir sendika var. O sendikanın 'eğitim sistemimiz nasıl olmalıdır' başlığı altında söylediği ne varsa yeni müfredata geçirilmiş. Tahmin edeceğiniz gibi hükümete yakınlığıyla bilinen Eğitim-Bir-Sen var.' diye konuştu.
Usluer, müfredatların eğitimin ve geleceğin anayasaları olduğunu belirterek, 'Müfredat içerikleri pedagojik temelli olmalıdır. 'Milli' denilen müfredat içeriğine baktığımızda, pedagojik değil ideolojik temelli bir müfredat yapıldığını görüyoruz.' dedi.
Müfredatla yapılan değişiklikleri anlatan Usluer, şöyle devam etti:
'Bu yıl, 'Türk Dili ve Edebiyatı', 'Milli Mücadele ve Atatürk', 'Çağdaş Türk ve Dünya Tarihi' derslerinin içine 15 Temmuz darbe girişimi konulmuş. İçerisinde, 17-25 Aralık 2013'te olanlardan bahsediliyor. Henüz kitapları göremiyoruz. Kitapları gördüğümüzde çok daha vahim içerikle karşılaşacağımızdan da açıkçası eminim.
Darbe girişimi üzerinden bir yıl geçti. Halen davalar sonuçlanmadı. Darbenin siyasi ayağı açığa çıkartılmadı. Özellikle iktidar partisinin, 2013'e kadarki süreçte bugün FETÖ denilen Fetullah Gülen cemaati ile nasıl kol kola girdiği ve 2004 MGK kararlarına karşın halen bu kol kola birlikte yürümeye devam ettiklerini düşünecek olursak, 15 Temmuz darbe girişimi üzerine söz söyleyebilmek, sonuçlarından bahsedebilmek için daha epeyce bir süreye ihtiyacımız var.'
Sibel Özdemir ise farklı kesimlerin hiçbir çekincesi, önerisi ve görüşünün müfredata yansıtılmadığını, tek alınan referans kaynağının Eğitim-Bir-Sen'in görüşleri ve önerileri olduğunu söyledi. Özdemir, '15 Temmuz, gerçekten bir siyasi parti ile bir cemaatin halen açıklanamayan, ortaya konulamayan organik ilişkisi ile devlet mekanizmamızın, bürokrasimizin, kurumlarımızın çöküşü.' görüşünü savundu.
Özdemir, Türkiye'nin, Suudi Arabistan'dan sonra evrim teorisini müfredatından kaldıran ikinci ülke olduğunu ifade etti.