CHP MYK Toplantısı

Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Tezcan: '(Kabinedeki değişiklik) Bakanlarla ilgili gidene 'güle güle', gelene 'hoş geldin' demekten başka bir şey yok. Asıl sorun sarayda, sarayın değişmesi lazım' 'Tek tip kıyafet uygulaması darbe dönemlerinde, 12 Eylül döneminde de Türkiye'de uygulanmıştır. Bizim bu konuda acılı ve sancılı bir geçmişimiz vardır. Yaşanan uygulamaları yeniden başlatmanın hiç kimseye bir faydası yoktur. Öç alma duygusuyla hareket edilmez bu işlerde, akılla, sağduyuyla hareket edilir'

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Bülent Tezcan, kabine değişikliğine ilişkin, 'Bakanlarla ilgili gidene 'güle güle', gelene 'hoş geldin' demekten başka bir şey yok. Asıl sorun sarayda, sarayın değişmesi lazım.' dedi.

CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK), parti genel merkezinde, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında toplandı.

Toplantının ardından açıklamada bulunan Tezcan, İstanbul'da dün yaşanan şiddetli yağışa değindi.

İstanbul'un 23 yıldır tek bir siyasi irade tarafından yönetildiğini, bir gazetede Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki'nin 'En büyük hırsızlık imarda' sözlerinin yer aldığını kaydeden Tezcan, 'İşte Özhaseki'nin işaret ettiği o en büyük hırsızlığın olduğu yerlerdeki uygulama, bugün sel olup İstanbul halkını vurmuştur ne yazık ki.' değerlendirmesinde bulundu.

TBMM'de 15 Temmuz nedeniyle düzenlenen anma törenine de değinen Tezcan, Kılıçdaroğlu'nun konuşma yapacağı programın iptal edilmesine tepki gösterdi.

Başbakan Binali Yıldırım'ın, Kılıçdaroğlu'nun 'kontrollü darbe' sözüne ilişkin açıklamasını anımsatan Tezcan, 'Sayın Genel Başkanımızın bir özür borcu olduğunu söylüyorlar. Bizim millete hizmet borcundan başka bir borcumuz yoktur. Millete gerçekleri anlatma borcundan başka bir borcumuz yoktur. O borcu da hakkıyla ifa ediyoruz.' diye konuştu.

Tezcan, Kılıçdaroğlu'nun özür borcu olsa dahi millete külfeti bulunmayacağını belirterek, 'Sizin özür borcunuzun bu millete külfeti, kefareti 250 şehit ve 2 bin 193 gazidir.' dedi.

İktidarın bu kefareti ödemeden hiç kimseden özür isteme hakkı olmadığını savunan Tezcan, şöyle devam etti:

'Evet, 15 Temmuz darbe girişimi, bir kontrollü darbe girişimidir. Niye söylüyoruz bunu? Bir, darbe bir tiyatro değildir. 'Kontrollü darbe' demek, bu darbeye 'tiyatro' demek değildir. Gerçekten ciddi bir darbe girişimi olmuştur. Bu darbe girişiminin terör örgütü, Fetullahçı Terör Örgütüdür. Bunda hiçbir tereddüt yok ve FETÖ, milletin üzerlerine giydirdiği üniformalarla, hain bir darbe girişimiyle milletin üzerine bomba atmıştır, Meclisin üzerine bomba atmıştır, kan akıtmıştır. 250 şehit ve 2 bin 193 gaziye sebep olmuştur. Bunlarda bir tereddüt yok ama başka bir şey daha var. Bu FETÖ, bu darbe girişimini gizli, saklı, iktidarın hiçbir bilgisi olmadan mı yapmıştır? Bunu söylemeye onlar da cesaret edemiyorlar. Darbe öngörülmüştür. Hükümet tarafından, istihbaratı, bilgisi alınmıştır, önlenmemiştir ve darbenin sonuçlarından yararlanılmıştır.'

Çeşitli gerekçelerle kozmik odaya FETÖ'cülerin sokulduğunu iddia eden Tezcan, 'Şimdi bazı gazetecileri casusluktan yargılamaya kalkanlar, casusluk faaliyetinin altyapısını hazırladılar. Kozmik oda operasyonu, hükümet desteğinde bir casusluk faaliyetidir.' ifadelerini kullandı.

OHAL'in uzatılmasına tepki gösteren Tezcan, çalışmalarına başlayan OHAL İnceleme Komisyonunun, mağduriyetleri önlemek için değil, Avrupa'ya şirin gözükerek AB'den gelen eleştirileri karşılamak ve yargı denetimini geciktirmek üzere kurulduğunu öne sürdü.

- Yeni müfredat

Atatürk'e az yer verildiğini savunduğu müfredatı eleştiren Tezcan, 'Atatürk'ün Türk devriminin lideri, Türk halkının önderi, çocuklarımızın, vatandaşın, gelecek kuşakların gönül bağı olan bir milli önder olarak anlatıldığı bir müfredat değil, Atatürk'ün milli önder olmasından rahatsız olunan bir müfredat yaratılmış.' iddiasında bulundu.

Darbenin ardından AK Parti Genel Merkezi'ne Atatürk posteri asıldığını anımsatan Tezcan, 'Atatürk'ü hatırlamanız için Fetullahçı çete gibi bir çetenin gelip ikide bir, altı ayda bir darbe mi yapması lazım?' diye konuştu.

Bunun Milli Eğitim Bakanlığının eğitim müfredatı olamayacağını savunan Tezcan, bunun 'gayri milli bir bakanlığın, gayri milli eğitim müfredatı' olduğunu öne sürdü.

- AK Parti'den 'adalet yürüyüşü' anketi

Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Tezcan, AK Parti İstanbul Milletvekili Burhan Kuzu'nun sosyal medya hesabı üzerinden paylaştığı bir fotoğrafa ilişkin soruya, 'Burhan hoca, internet ortamında gezinirken herhalde kafasında bir oyun planladı. Sanal ortamda internet oyunu geliştirmiş belli ki. Yalnız oyunun adını koymamış, oyunun adını da ben koyayım isterseniz, oyunun adı olsa olsa 'Fotoğrafı bil, FETÖ'cüyü bul' oyunu olmalı.' dedi.

Tezcan, fotoğrafın, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu dönemde, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'a ait olduğunu iddia ederek, 'Burhan hocaya tavsiyem var, bu tip oyunlar tehlikeli oyunlardır. Kendisini 'kripto FETÖ'cü' diye muhtemelen bu paylaşımı nedeniyle suçlayabilirler.' diye konuştu.

AK Parti'nin, CHP'nin adalet yürüyüşüne ilişkin anket çalışmasını da değerlendiren Tezcan, anketin, referandumda 'evet' diyenlerin üçte birinin yürüyüşü desteklediği sonucunu gösterdiğini söyledi.

- Kabine değişikliği

Bülent Tezcan, kabine değişikliğine ilişkin soruya ise 'Asıl değişmesi gereken sarayın kendisi. O da inşallah önümüzdeki seçimlerde değişecek. Bakanlarla ilgili gidene 'güle güle', gelene 'hoş geldin' demekten başka bir şey yok. Asıl sorun sarayda, sarayın değişmesi lazım.' karşılığını verdi.

Tutuklu yargılanan FETÖ'cülere tek tip kıyafet önerisine ilişkin soru üzerine Tezcan, şunları kaydetti:

'Tek tip kıyafet gibi bu çerçevedeki önlemlerle örtüşmeyen, çağ dışı kalmış yöntemleri kabul etmemiz mümkün değildir. Tek tip kıyafet uygulaması darbe dönemlerinde, 12 Eylül döneminde de Türkiye'de uygulanmıştır. Bizim bu konuda acılı ve sancılı bir geçmişimiz vardır. Yaşanan uygulamaları yeniden başlatmanın hiç kimseye bir faydası yoktur. Öç alma duygusuyla hareket edilmez bu işlerde, akılla, sağduyuyla hareket edilir.'

AK Parti Sözcüsü Mahir Ünal'ın açıklamalarını da eleştiren Tezcan, Erdoğan'a, Kılıçdaroğlu ile bütün medya kuruluşları önüne çıkması çağrılarını yineledi.
Kaynak: AA