KDK'dan '15 Temmuz Demokrasi Ve Milli Birlik Günü' Etkinliği

Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş: 'Türkiye'de mahkeme süreçlerini diline dolayıp buradan antidemokratik bir baskı havası varmış gibi göstermeye çalışanlar, Türkiye'de açık ve şeffaf darbe süreçlerini diktatör bir yönetimin parçası olarak ilan etmeye çalışanlar, öncelikle gerçeği saptıran, birtakım gerçekleri saklayan kişilerdir' '15 Temmuz, 27 Mayıs'ın intikamının alındığı gecedir. 12 Mart'ın, 12 Eylül'ün, 28 Şubat'ın intikamının alındığı bir gündür. Ayrıca 15 Temmuz, bu milletin bir daha hiçbir şekilde demokrasi düşmanlarına pabuç bırakmayacağının ilan edildiği bir tarihtir' Kamu Başdenetçisi Malkoç: 'Burada önemli olan şey hukuka uygun olarak yargılanmalarıdır. Bunu titizlikle takip edeceğiz ve hak ettiği cezaları almalarıdır. Bundan kimsenin tereddüdü yok. Ama öbür taraftan Türkiye'de, özellikle yurt dışından kaynaklanan bazı unsurlar 15 Temmuz'u küçümsemeye, hatta 'Senaryodur, kontrollü darbedir' demeye yelteniyorlar. Biz bunların nereden kaynaklandığını biliyoruz, niçin yapıldığını da biliyoruz'

Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, 'Türkiye'de mahkeme süreçlerini diline dolayıp buradan antidemokratik bir baskı havası varmış gibi göstermeye çalışanlar, Türkiye'de açık ve şeffaf darbe süreçlerini diktatör bir yönetimin parçası olarak ilan etmeye çalışanlar, öncelikle gerçeği saptıran, birtakım gerçekleri saklayan kişilerdir.' dedi.

Kurtulmuş, Kamu Denetçiliği Kurumu (KDK) tarafından 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla kurumun konferans salonunda düzenlenen etkinliğe katıldı.

Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başlayan programda saygı duruşunda bulunuldu, İstiklal Marşı okundu ve darbe girişimi gecesi yaşananların anlatıldığı bir videonun gösterimi de yapıldı.

Kurtulmuş, programda yaptığı konuşmada, 15 Temmuz 2016'nın Türkiye tarihinin en önemli dönüm noktalarından birisi olduğuna işaret etti.

15 Temmuz'un bir madalyonun iki yüzü gibi olduğunu belirten Kurtulmuş, Türkiye topraklarının tarih boyunca gördüğü en büyük ihanet hareketlerinden birisi olmasının madalyonun bir yüzünü oluşturduğunu söyledi.

Nice zarif ayak oyunlarıyla, nice hain arkadan hançerlenmelerle, nice birtakım hain ittifaklarla tarih boyunca bu milletin karşısına çıkıldığını, milletin yolundan çevrilmeye çalışıldığını anımsatan Kurtulmuş, bunların en önemlilerden birisinin de 15 Temmuz 2016 tarihinde yaşanan darbe girişimi olduğunu belirtti.

Kurtulmuş, '(15 Temmuz'u unutmayacağız ve unutturmayacağız) derken hem ihaneti unutmayacağız hem de madalyonun diğer yüzü olan, Anadolu ve Rumeli topraklarında yaşadığımız tarihin en büyük kahramanlık destanlarından birisi olan bu büyük hadiseyi unutmayacağız.' diye konuştu.

15 Temmuz'un bir tarafıyla en büyük ihanet bir tarafıyla da en büyük kahramanlık destanı olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, '15 Temmuz akşamı nasıl, Türkiye'deki 80 milyonun kahir ekseriyeti bu darbeye karşı içinde, gönlünde, zihninde ve sokaklarda mücadele ettiyse, bundan sonra, başta bu çetenin cani başı olan Feto olmak üzere her birisine karşı kin ve nefret hislerimizi de biriktirerek ama hesabını da mahkemeler ve hukukun üstünlüğü prensibi çerçevesinde sorarak yolumuza devam edeceğiz.' dedi.

- '249 şehidimizi her zaman rahmetle, minnetle, şükranla anacağız'

Türkiye topraklarında yaşayan herkesin ya şehit düşen ya gazi olan bir yakınının bulunduğunu, milletin, bu kahramanlık destanlarını dinleyerek büyüdüğünü dile getiren Kurtulmuş, şöyle devam etti:

'Bu millet yeri geldiğinde yeniden bir Çanakkale, yeniden bir kurtuluş destanı, yeniden bir Kafkas destanı, yeniden bir Yemen destanı yazmayı başaracak büyük bir millettir. 15 Temmuz, aynı zamanda bunu bize yeniden hatırlattı. Eğer biz bugün, bir yıl sonra burada bu toplantıyı yapabiliyorsak, Türkiye'nin bütün kamu kurum ve kuruluşları, STK'ları, üniversiteleri, 15 Temmuz'u yeniden yad etmek için toplantılar düzenleyebiliyorsa bunu, şehitlerimize borçluyuz. Her birimizin, şehirlerimize can borcumuz vardır. Bu hainler, o darbenin gidip gidip geldiği saatlerde başarılı olsalardı belki Cumhurbaşkanımız başta olmak üzere her birimiz, herhangi bir çukursa öldürülüp atılacak, TBMM ortadan kaldırılacak, medya mensuplarının büyük bir çoğunluğu ya derdest edilecek ya herhangi bir yerde infaz edilecekti. Eğer bu adamlar başarılı olsalardı, şimdi hukuk falan diyorlar ya, bütün yüksek yargı organlarımızın başımızdaki kişiler, belki kimsenin bulamayacağı karanlık zindanlara atılacaktı. Türkiye, böylesine büyük bir felaketten kurtulduysa, milletimizin kararlılığıyla cesaretiyle kurtulmuştur. Bugünkü varlığımızı, borçlu olduğumuz 249 şehidimizi her zaman rahmetle, minnetle, şükranla anacağız.'

- 'Kararlılık gerektiren bir mücadeledir'

Ortak hedeflerde kenetlenmeyi sürdürmek gerektiğinin altını çizen Kurtulmuş, geçmiş darbe dönemlerinde yaşananları hatırlattı.

Numan Kurtulmuş, milletin, 15 Temmuz akşamı bu kahramanlık destanını yazarken, yakın siyasi tarihinde yaşadığı bazı şeylerin de intikamını aldığını belirterek, '15 Temmuz, 27 Mayıs'ın intikamının alındığı gecedir. 12 Mart'ın, 12 Eylül'ün, 28 Şubat'ın intikamının alındığı bir gündür. Ayrıca 15 Temmuz, bu milletin bir daha hiçbir şekilde demokrasi düşmanlarına pabuç bırakmayacağının ilan edildiği bir tarihtir.' değerlendirmesinde bulundu.

Kurtulmuş, 15 Temmuz 2016'dan bu yana hain çetenin mensuplarının hala birtakım uluslararası güçlerden de cesaret alarak fitne fesat işlerine devam ettiklerine dikkati çekerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

'Bu, çok kolay bir mücadele olmayacak ama kararlılık gerektiren bir mücadeledir. 1970'li yılların ortalarından itibaren devletin içine, bütün kurumlarına sızmayı başarmış ve neredeyse devletin bütün kurumlarını ele geçirmek üzere olan bir şebekeden, cinayet ve ihanet çetesinden bahsediyoruz. Darbeye katılanların önemli bir kısmı bugün mahkemeler önünde hesap veriyor. İnşallah adil ve açık yargılama süreçleri sonucunda en ağır cezalara çarptırılacaklarından hiç şüphemiz yoktur. Ancak hala birtakım yerlerde karda yürüyüp izini belli etmemiş birtakım kripto FETÖ'cülerin olması muhtemeldir. Bunlarla kararlılıkla mücadele ediyoruz. Bu mücadele sırasında hiçbir şekilde adaletten şaşmayacağımız gibi herkes emin olsun ki hiçbir şekilde de yufka yürekli olmayacağız. Bu kadar çok insanı şehit eden, bu milletin varlığına, egemenliğine kasteden ihanet çetesinin yaptıklarının hesabını mahkemeler karşısında, bağımsız yargı karşısında vermesi mecburidir. Bu örgütle irtibatlı, iltisaklı hiç kimse devletin hizmetinde, kamunun hizmetinde olamaz, Türkiye'ye karşı yapılan algı operasyonlarını sürdürmeye devam edemez. Yurt dışından birtakım destekler falan almaya devam edebilirler.'

- 'Türk medyası, 15 Temmuz'u yüz akıyla geride bırakmıştır'

Türkiye’nin 'hain kontenjanının biraz fazla olduğunu' ifade eden Kurtulmuş, bu hainlerin beslendiği terör şebekelerinin her birisinin iplerinin başka birisinin elinde olduğunu hatırlattı.

'Türkiye ne zaman güçlense, ne zaman ileriye gitse, ne zaman büyük ve güçlü bir devleti millet olma yolunda hareket etse, başarılı olsa birtakım terör öğütleri çıkar ve Türkiye'nin ayaklarına pranga gibi bağlanır.' ifadelerini kullanan Kurtulmuş, FETÖ'nün de böylesi bir terör örgütü olduğunu bildirdi.

Türkiye medyasının 15 Temmuz'da sınavdan başarılı bir şekilde geçtiğini belirten Kurtulmuş, sonrasında da başarılı bir sınav verildiğini kaydederek medya mensuplarını tebrik etti.

Algı operasyonlarına karşı uyanık olunması çağrısında da bulunan Kurtulmuş, şunları kaydetti:

'Türkiye'de mahkeme süreçlerini diline dolayıp buradan antidemokratik bir baskı havası varmış gibi göstermeye çalışanlar, Türkiye'de açık ve şeffaf darbe süreçlerini diktatör bir yönetimin parçası olarak ilan etmeye çalışanlar, öncelikle gerçeği saptıran, birtakım gerçekleri saklayan kişilerdir. Bana söyler misiniz, dünyanın hangi yerinde böylesine hain bir darbe teşebbüsüne katılmış olan, uçaklardan bomba atmış olan bir adam mahkemeye giderken üzerinde 'hero' yazan bir tişörtle çıkacak. Adamı da onu oraya o tişörtle çıkartanı da yok ederler. Türkiye bu kadar açık bu kadar şeffaf bir şekilde mahkeme süreçlerini yönetiyor. Bu mahkemelerde hiçbir şekilde geri adım atılmayacak. Hakim ve savcılarımız inşallah gerekli cezaları verecekler. Ancak bunun üzerinden algı oluşturmaya çalışanlarla da mücadele edeceğiz.'

- '15 Temmuz'u küçümsemeye yelteniyorlar'

KDK Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç ise tarihte önemli bir yer teşkil eden 15 Temmuz'u yeniden hatırlamak üzere bu programı düzenlediklerini söyledi.

Bu olayın, milletin anayasaya, hukuka ve hakka sahip çıkması bakımından son derece önemli olduğunu vurgulayan Malkoç, adil yargılama sürecini herkesin takip edeceğini belirterek, şunları kaydetti:

'Burada önemli olan şey, hukuka uygun olarak yargılanmalarıdır. Bunu titizlikle takip edeceğiz ve hak ettiği cezaları almalarıdır. Bundan kimsenin tereddüdü yok. Ama öbür taraftan Türkiye'de, özellikle yurt dışından kaynaklanan bazı unsurlar 15 Temmuz'u küçümsemeye, hatta 'Senaryodur, kontrollü darbedir' demeye yelteniyorlar. Biz bunların nereden kaynaklandığını biliyoruz, niçin yapıldığını da biliyoruz. Tereddüdümüz yok ama burada üzerimize çok önemli görevler düşüyor.'

Kamu Başdenetçisi Malkoç, 15 Temmuz'a, kontrollü darbe' diyenleri, bu işi küçümseyenleri yeni görmediklerini sözlerine ekledi.

Malkoç, 15 Temmuz'un, dünyaca ünlü senaristler, yapımcılar, oyuncuların yer alacağı bir filmle dünyaya tanıtılması çağrısında bulundu.

Programda, Milli Güvenlik Kurulu (MGK) Genel Sekreteri Seyfullah Hacımüftüoğlu da o gece Başbakanlıkta yaşananları anlattı.

Darbe girişimi gecesi görev yapan bazı gazetecilere de ödüller verildi.
Kaynak: AA