Fındıkta Tahmini Rekolte Tepkilere Neden Oldu

Türkiye’nin önemli ihracat ürünleri arasında yer alan fındıkta fiyat tartışmaları sürerken, Giresun Ziraat Odası Başkanı Nurtitin Karan, resmi olmamakla birlikte 2017 yılı tahmini fındık rekoltesinin yaklaşık 700 bin ton olarak kamuoyuna yansıtıldığını söyledi.

Fındıkta Tahmini Rekolte  Tepkilere Neden Oldu
Giresun Ziraat Odası Başkanı Karan, yeni sezon öncesi birileri tarafından fındık fiyatının aşağıya çekilmek istenildiğini de iddia ederek bu kadar vicdansızlık ve üretici düşmanlığının dünyanın başka hiçbir yerinde görülmediğini ifade etti.

Fındıkta temel sorunun üretim çokluğu veya azlığı değil, fiyat istikrarsızlığı olduğunu vurgulayan Karan, “Son günlerde bir rekolte açıklama yarışan girildi. 3-4 aydır karanfil sayımıyla başlayan bu yarış devam ediyor. Ama bakıyoruz ki, üretici lehine somut olan hiçbir olumlu bir açıklama ve beyanat yok. Yok, Türkiye’nin fındık rekoltesi şu kadar, bu kadar. Çok olsa ne yazar, az olsa ne yazar. Az oldu da, üreticiye bir katkı mı sağladı? Fındık fiyatı zirve mi yaptı? Fiyat yine yerlerde sürünüyor, yine yerlerde sürünüyor. Üç-beş tane tekelci zihniyet kendi aralarında anlaşarak fiyatı belirliyor. Bunu artık bırakın sağır sultanı, kuzey kutbunda yaşayan insanlar dahi duydu. Hiç kimse yalandan rekolte üzerinden fındık fiyatı üzerinde algı ve baskı oluşturmaya çalışmasın. Biz alın terimiz ve hakkımız olanı istiyoruz” dedi.

Şu anda Toprak Mahsulleri Ofisi’nin de piyasada olmasıyla, serbest piyasada fındık fiyatının 9 lira civarında olduğunu kaydeden Karan şöyle konuştu:

“2015 yılında bu yıl belirtilen 700 bin ton civarında bir rekolte gerçekleşti. 2015 yılında dolar kuru 3 lira seviyelerin de iken, fındık fiyatı 15-16 lirayı gördü. Bugün ise dolar 3.600 seviyesinde fındık da 9 lira. Dolar kuru yüzde 20 artarken, fındık fiyatı yüzde 40 gerilemiş durumda. Bu da yetmezmiş gibi bu fiyatı daha da aşağıya çekmek istiyorlar. Bu kadar vicdansızlık, bu kadar üretici düşmanlığı dünyanın hiçbir yerinde görülmemiştir. Son yıllarda yaşanan fiyat kabusuna kesin çözüm bulunmaz ise üretici artık köylerden büyük şehirlere göçü hızlandıracaktır.”
Kaynak: İHA