Kılıçdaroğlu'ndan HDP'ye Ziyaret
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu: 'Demokrasinin olduğu yerde terör de olmaz, terörün olduğu yerde demokrasi de olmaz. Biz terörsüz, düşünce özgürlüğüne hiçbir sınır getirmeyen, 'Düşüncelerini açıkladı' diye hapishanelerinde milletvekillerinin, gazetecilerin, aydınların olduğu bir Türkiye de istemiyoruz' HDP Eş Genel Başkanı Kemalbay: 'Umuyorum ki bu yan yana gelişler, bu diyalog, başta içerideki milletvekillerimiz, eş genel başkanlarımız ve içeride bulunan partililerimizin özgürlüklerine kavuşması, demokrasi anlamında da bir yol kat edilmesine hizmet eder'
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 'Demokrasinin olduğu yerde terör de olmaz, terörün olduğu yerde demokrasi de olmaz. Biz terörsüz, düşünce özgürlüğüne hiçbir sınır getirmeyen, 'Düşüncelerini açıkladı' diye hapishanelerinde milletvekillerinin, gazetecilerin, aydınların olduğu bir Türkiye de istemiyoruz.' dedi.
Kılıçdaroğlu, Genel Başkan Yardımcıları Bülent Tezcan ve Haluk Koç ile Genel Başkan Başdanışmanı Cemil Erhan'dan oluşan heyetle HDP'yi ziyaret etti.
Bir saat süren ziyarette Kılıçdaroğlu ve beraberindekiler, HDP Eş Genel Başkanı Serpil Kemalbay, Eş Genel Başkan Yardımcısı Fatma Kurtulan ve Ankara Milletvekili Sırrı Süreyya Önder ile görüştü.
Görüşmenin ardından açıklamada bulunan CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Kemalbay'a yeni görevinde başarılar dilerken, güzel bir görüşme gerçekleştirdiklerini aktardı.
Bir referandum süreci yaşadıklarını anımsatan Kılıçdaroğlu, 'Bu süreçte, demokrasiyi savunan kim varsa; siyasal partiler, sivil toplum, meslek kuruluşları bugün de yine aynı şekilde demokrasiyi savunmalıyız. Birlikte yaşama iradesinin en güçlü şekilde ortaya konacağı rejim, demokrasidir.' dedi.
- 'Herkes düşünceleri özgürce ifade edebilmeli'
'Demokrasilerde birlikte yaşayacaksak, birbirimizin düşüncelerine tahammül etmek zorundayız.' ifadesini kullanan Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
'Herkes düşünceleri özgürce ifade edebilmeli. Kimse düşüncelerinden ötürü hapse atılmamalı. Eğer biz demokrasiyi geliştirmezsek 21'inci yüzyılın uygar dünyasından da kopmuş oluruz. O nedenle siyasal görüşlerimiz farklı olabilir, farklı partilerde, farklı sivil toplumlarda, farklı meslek kuruluşlarında olabiliriz ama bir demokrasi ortak paydasında buluşmak zorundayız. Türkiye'yi uygar dünyaya taşıyacak olan ana omurga budur. Demokrasiden vazgeçemeyiz. Eğer bugün Türkiye bir yarı açık cezaevine dönüşmüşse ve eğer bugün Türkiye, OHAL kararnameleriyle yönetiliyorsa Türkiye'de demokrasiden söz edilemez.'
CHP olarak demokrasiyi ve birlikte yaşamayı savunduklarını belirten Kılıçdaroğlu, doğuda batıda, kuzeyde ve güneyde bir arada, birlikte yaşama iradesini ortaya koyarak demokrasiyi güçlendirmek istediklerini aktardı.
Ayrımsız, demokrasiden yana tavır koyanları baş tacı yaptıklarını dile getiren Kılıçdaroğlu, dünyada demokrasi kadar güzel bir şey olmadığını vurguladı.
Şimdi demokrasinin askıya alındığı bir süreci yaşadıklarını belirten Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
'Demokrasinin olduğu yerde terör de olmaz, terörün olduğu yerde demokrasi de olmaz. Biz terörsüz, düşünce özgürlüğüne hiçbir sınır getirmeyen, 'Düşüncelerini açıkladı' diye hapishanelerinde milletvekillerinin, gazetecilerin, aydınların olduğu bir Türkiye de istemiyoruz. Biz, işini geri istedi diye açlık grevi yapan ve hapishaneye konan hocaların, öğretim üyelerinin de olmasını istemiyoruz. Böyle bir Türkiye'yi biz hak etmiyoruz. Yıllar yılı demokrasi mücadelesi verdik. Demokrasi mücadelesi verirken, çok sayıda insan hayatını kaybetti. Döndük dolaştık aynı yere geldik. Dolayısıyla demokrasi paydasında hepimiz birlikte yaşama, özgürce yaşama irademizi ortaya koyarak bir araya gelmeliyiz ve bir arada, hep birlikte inşallah gelecekte demokrasi türküleri söyleyerek ülkemizi yüceltiriz ve büyütürüz.'
- 'Partiler arası diyaloğun sürmesi gerektiğini düşünüyoruz'
HDP Eş Genel Başkanı Kemalbay da açıklamasında, kamuoyunun uzun süredir beklediği bir görüşmeyi gerçekleştirdiklerini söyledi.
CHP heyetinin, zorlu bir dönemde, dünyada, bölgede ve Türkiye'de oldukça büyük kırılma anlarının yaşandığı bir dönemde partilerini ziyaret ettiğini aktaran Kemalbay, 'Özellikle 16 Nisan meşru olmayan anayasa referandumundan sonra demokrasi güçleri açısından birlikte ortak bir mücadele anlayışıyla yan yana gelişin, özellikle partilerin diyalog içinde olmasının çok büyük bir önemi ve anlamı var.' ifadelerini kullandı.
İktidar tarafından partilerine dönük 'siyasi soykırım operasyonları' düzenlendiğini ileri süren Kemalbay, 6 milyon seçmenin iradesinin yok sayıldığını söyledi.
Türkiye'nin karanlık bir dönemden geçtiğini ve bunun ortadan kaldırılması için bu tür yan yana gelişlerin önemine değinen Kemalbay, 'Umuyorum ki bu yan yana gelişler, bu diyalog, başta içerideki milletvekillerimiz, eş genel başkanlarımız ve içeride bulunan partililerimizin özgürlüklerine kavuşması, demokrasi anlamında da bir yol kat edilmesine hizmet eder. Bizler partiler arası diyaloğun sürmesi gerektiğini düşünüyoruz.' diye konuştu.
Kaynak: AA
Kılıçdaroğlu, Genel Başkan Yardımcıları Bülent Tezcan ve Haluk Koç ile Genel Başkan Başdanışmanı Cemil Erhan'dan oluşan heyetle HDP'yi ziyaret etti.
Bir saat süren ziyarette Kılıçdaroğlu ve beraberindekiler, HDP Eş Genel Başkanı Serpil Kemalbay, Eş Genel Başkan Yardımcısı Fatma Kurtulan ve Ankara Milletvekili Sırrı Süreyya Önder ile görüştü.
Görüşmenin ardından açıklamada bulunan CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Kemalbay'a yeni görevinde başarılar dilerken, güzel bir görüşme gerçekleştirdiklerini aktardı.
Bir referandum süreci yaşadıklarını anımsatan Kılıçdaroğlu, 'Bu süreçte, demokrasiyi savunan kim varsa; siyasal partiler, sivil toplum, meslek kuruluşları bugün de yine aynı şekilde demokrasiyi savunmalıyız. Birlikte yaşama iradesinin en güçlü şekilde ortaya konacağı rejim, demokrasidir.' dedi.
- 'Herkes düşünceleri özgürce ifade edebilmeli'
'Demokrasilerde birlikte yaşayacaksak, birbirimizin düşüncelerine tahammül etmek zorundayız.' ifadesini kullanan Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
'Herkes düşünceleri özgürce ifade edebilmeli. Kimse düşüncelerinden ötürü hapse atılmamalı. Eğer biz demokrasiyi geliştirmezsek 21'inci yüzyılın uygar dünyasından da kopmuş oluruz. O nedenle siyasal görüşlerimiz farklı olabilir, farklı partilerde, farklı sivil toplumlarda, farklı meslek kuruluşlarında olabiliriz ama bir demokrasi ortak paydasında buluşmak zorundayız. Türkiye'yi uygar dünyaya taşıyacak olan ana omurga budur. Demokrasiden vazgeçemeyiz. Eğer bugün Türkiye bir yarı açık cezaevine dönüşmüşse ve eğer bugün Türkiye, OHAL kararnameleriyle yönetiliyorsa Türkiye'de demokrasiden söz edilemez.'
CHP olarak demokrasiyi ve birlikte yaşamayı savunduklarını belirten Kılıçdaroğlu, doğuda batıda, kuzeyde ve güneyde bir arada, birlikte yaşama iradesini ortaya koyarak demokrasiyi güçlendirmek istediklerini aktardı.
Ayrımsız, demokrasiden yana tavır koyanları baş tacı yaptıklarını dile getiren Kılıçdaroğlu, dünyada demokrasi kadar güzel bir şey olmadığını vurguladı.
Şimdi demokrasinin askıya alındığı bir süreci yaşadıklarını belirten Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
'Demokrasinin olduğu yerde terör de olmaz, terörün olduğu yerde demokrasi de olmaz. Biz terörsüz, düşünce özgürlüğüne hiçbir sınır getirmeyen, 'Düşüncelerini açıkladı' diye hapishanelerinde milletvekillerinin, gazetecilerin, aydınların olduğu bir Türkiye de istemiyoruz. Biz, işini geri istedi diye açlık grevi yapan ve hapishaneye konan hocaların, öğretim üyelerinin de olmasını istemiyoruz. Böyle bir Türkiye'yi biz hak etmiyoruz. Yıllar yılı demokrasi mücadelesi verdik. Demokrasi mücadelesi verirken, çok sayıda insan hayatını kaybetti. Döndük dolaştık aynı yere geldik. Dolayısıyla demokrasi paydasında hepimiz birlikte yaşama, özgürce yaşama irademizi ortaya koyarak bir araya gelmeliyiz ve bir arada, hep birlikte inşallah gelecekte demokrasi türküleri söyleyerek ülkemizi yüceltiriz ve büyütürüz.'
- 'Partiler arası diyaloğun sürmesi gerektiğini düşünüyoruz'
HDP Eş Genel Başkanı Kemalbay da açıklamasında, kamuoyunun uzun süredir beklediği bir görüşmeyi gerçekleştirdiklerini söyledi.
CHP heyetinin, zorlu bir dönemde, dünyada, bölgede ve Türkiye'de oldukça büyük kırılma anlarının yaşandığı bir dönemde partilerini ziyaret ettiğini aktaran Kemalbay, 'Özellikle 16 Nisan meşru olmayan anayasa referandumundan sonra demokrasi güçleri açısından birlikte ortak bir mücadele anlayışıyla yan yana gelişin, özellikle partilerin diyalog içinde olmasının çok büyük bir önemi ve anlamı var.' ifadelerini kullandı.
İktidar tarafından partilerine dönük 'siyasi soykırım operasyonları' düzenlendiğini ileri süren Kemalbay, 6 milyon seçmenin iradesinin yok sayıldığını söyledi.
Türkiye'nin karanlık bir dönemden geçtiğini ve bunun ortadan kaldırılması için bu tür yan yana gelişlerin önemine değinen Kemalbay, 'Umuyorum ki bu yan yana gelişler, bu diyalog, başta içerideki milletvekillerimiz, eş genel başkanlarımız ve içeride bulunan partililerimizin özgürlüklerine kavuşması, demokrasi anlamında da bir yol kat edilmesine hizmet eder. Bizler partiler arası diyaloğun sürmesi gerektiğini düşünüyoruz.' diye konuştu.