Göçle Gelen Çocuklara 16 Yıllık 'Umut Işığı'
İçel'de 16 yıl önce kurulan 'Umut Işığı Korosu', kente göçle gelip zor koşullarda yaşayan ailelerin çocuklarını sanatla buluşturuyor Dernek Başkanı Yağcı: 'Uç noktadaki çocukların okuduğu okullara gidiyoruz. Bazılarının evlerine gitme durumu da oluyor. İlk başlarda çok zor koşullarda yaşayan ailelerin çocuklarını seçiyoruz. Bu mutluluk Türkiye'nin, dünyanın neresinde var' Korodaki öğrencilerden Aşan: 'Dışarıda oynamaktan daha iyi burası. Burada şarkı söylemek tüm çocukların hakkı'
MUSTAFA GÜNGÖR - İçel Polifonik Korolar Derneğince, kente göçle gelen, maddi durumları iyi olmayan çocuklar okullarında tespit edilerek oluşturulan koroya kazandırılıyor. 16 yıldır çok sayıda çocuk koroda yer alarak hem hayata tutunmaları sağlanıyor hem de sanatla buluşturuluyor.
İçel Polifonik Korolar Derneği Başkanı Selma Yağcı, özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinden göçle İçel'e gelen, maddi imkanları iyi olmadığı için sanatla buluşamayan ailelerin çocukları için 16 yıl önce bir koro kurmaya karar verdi.
'Umut Işığı Korosu'nun kurulmasının ardından dernek yetkilileri, her yaştan çocuğu seçmek üzere kentteki okulları ziyaret etti, çocuklarına izin vermeyen ailelerle de tek tek görüşerek ikna etti.
Böylece, her yıl yaklaşık 50 çocuğun hem sosyal hayata katılması hem de kötü alışkanlıklardan uzak tutulması sağlandı.
- 'Çok zor koşullarda yaşayan çocukları seçiyoruz'
Dernek Başkanı Yağcı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, dernek olarak sosyal sorumluluk projesi kapsamında göçle kente gelen ve maddi durumları iyi olmayan her yaştan çocuk ve gencin katılacağı koroyu kurduklarını belirtti.
Tüm dünya çocuklarının eşit olduğunu vurgulayan Yağcı, şöyle konuştu:
'İlk başladığımızda eşim arabasıyla taşıdı beni. Bir müzik öğretmeni ve taşınabilir bir klavyeyle şehrin uç noktalarındaki biraz zor koşullar altında yaşayan ailelerin çocuklarından seçerek bir koro yaptık. Koronun içerisinde birçok çocuk hem çalışıp hem okuyan çocuklardı. Şimdi böyle yetişen ayakkabı boyayarak büyüyen edebiyat öğretmenlerimiz bile var. Bu büyük bir onur, mutluluk. Benim ve arkadaşlarım için en büyük servettir.
Uç noktadaki çocukların okuduğu okullara gidiyoruz. Bazılarının evlerine gitme durumunu da oluyor. İlk başlarda çok zor koşullarda yaşayan ailelerin çocuklarını seçiyoruz. Bu mutluluk Türkiye'nin, dünyanın neresinde var. Tabi ki çocukları müzikal kulaklarına göre seçiyoruz. Duyabiliyorsa, duyduğunu verebiliyorsan şarkı söyleyebilirsin. Hepimiz öyle alındık. İçel Büyükşehir Belediyesi de otobüs tahsis ediyor ve onları okuldan alıp, koro çalışmalarının bitimiyle tekrar aynı yere bırakıyoruz. Bu yıl 9-12 yaş grubu 44 öğrencimiz var. Ancak 16 yılda çok sayıda çocuğumuzu koraya kazandırdığımızı söyleyebilirim.'
Korodaki öğrencilerden Muhammet Ali Yıldırım da birkaç aydır koroya geldiğini ve çok mutlu olduğunu anlatarak, okul çıkışı gelip şarkı söylemenin kendilerini iyi hissettirdiğini söyledi.
Muhammet Aşan ise koroya başladığından beri çok mutlu olduğunu, çok güzel şeyler öğrendiklerini belirterek, 'Dışarıda oynamaktan daha iyi burası. Burada şarkı söylemek tüm çocukların hakkı.' dedi.
Fatma Öztürk de şarkı söylemeyi çok sevdiğini, koro aracılığıyla da arkadaşlarıyla birlikte şarkılar söyleyip eğlendiklerini aktardı.
Kaynak: AA
İçel Polifonik Korolar Derneği Başkanı Selma Yağcı, özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinden göçle İçel'e gelen, maddi imkanları iyi olmadığı için sanatla buluşamayan ailelerin çocukları için 16 yıl önce bir koro kurmaya karar verdi.
'Umut Işığı Korosu'nun kurulmasının ardından dernek yetkilileri, her yaştan çocuğu seçmek üzere kentteki okulları ziyaret etti, çocuklarına izin vermeyen ailelerle de tek tek görüşerek ikna etti.
Böylece, her yıl yaklaşık 50 çocuğun hem sosyal hayata katılması hem de kötü alışkanlıklardan uzak tutulması sağlandı.
- 'Çok zor koşullarda yaşayan çocukları seçiyoruz'
Dernek Başkanı Yağcı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, dernek olarak sosyal sorumluluk projesi kapsamında göçle kente gelen ve maddi durumları iyi olmayan her yaştan çocuk ve gencin katılacağı koroyu kurduklarını belirtti.
Tüm dünya çocuklarının eşit olduğunu vurgulayan Yağcı, şöyle konuştu:
'İlk başladığımızda eşim arabasıyla taşıdı beni. Bir müzik öğretmeni ve taşınabilir bir klavyeyle şehrin uç noktalarındaki biraz zor koşullar altında yaşayan ailelerin çocuklarından seçerek bir koro yaptık. Koronun içerisinde birçok çocuk hem çalışıp hem okuyan çocuklardı. Şimdi böyle yetişen ayakkabı boyayarak büyüyen edebiyat öğretmenlerimiz bile var. Bu büyük bir onur, mutluluk. Benim ve arkadaşlarım için en büyük servettir.
Uç noktadaki çocukların okuduğu okullara gidiyoruz. Bazılarının evlerine gitme durumunu da oluyor. İlk başlarda çok zor koşullarda yaşayan ailelerin çocuklarını seçiyoruz. Bu mutluluk Türkiye'nin, dünyanın neresinde var. Tabi ki çocukları müzikal kulaklarına göre seçiyoruz. Duyabiliyorsa, duyduğunu verebiliyorsan şarkı söyleyebilirsin. Hepimiz öyle alındık. İçel Büyükşehir Belediyesi de otobüs tahsis ediyor ve onları okuldan alıp, koro çalışmalarının bitimiyle tekrar aynı yere bırakıyoruz. Bu yıl 9-12 yaş grubu 44 öğrencimiz var. Ancak 16 yılda çok sayıda çocuğumuzu koraya kazandırdığımızı söyleyebilirim.'
Korodaki öğrencilerden Muhammet Ali Yıldırım da birkaç aydır koroya geldiğini ve çok mutlu olduğunu anlatarak, okul çıkışı gelip şarkı söylemenin kendilerini iyi hissettirdiğini söyledi.
Muhammet Aşan ise koroya başladığından beri çok mutlu olduğunu, çok güzel şeyler öğrendiklerini belirterek, 'Dışarıda oynamaktan daha iyi burası. Burada şarkı söylemek tüm çocukların hakkı.' dedi.
Fatma Öztürk de şarkı söylemeyi çok sevdiğini, koro aracılığıyla da arkadaşlarıyla birlikte şarkılar söyleyip eğlendiklerini aktardı.