Yabancı Gazetecilerden AFAD'a Ziyaret

Türkiye'nin uluslararası yardım faaliyetlerinin kamuoyuna daha kapsamlı duyurulması amacıyla AFAD ile Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü arasında imzalanan protokol kapsamında Türkiye'ye gelen 60 gazeteci, AFAD'ı ziyaret etti AFAD Başkanı Bilden: 'Suriyeliler için biz 25 milyar dolar civarındaki parayı kendi bütçemizden harcadık. Birleşmiş Milletler ve Avrupa Birliği dahil olmak üzere tüm dünyanın yaptığı yardım ise bizim yardımımızın ancak 20'de biri noktasında' '28 Mart 2016 yılında geri kabul anlaşması imzalandı. Bu kapsamda şimdiye kadar ilk 3 milyar avronun 1,6 milyar avrosu sözleşmeye bağlandı. 1,6 milyar avronun ise sadece 811 milyon avrosu kurumlarımızın hesaplarına geçti' '(Yabancı STK'ların Türkiye'deki çalışmaları) STK'lar bize gelip iş birliği yapsınlar ve biz onlara her türlü desteği, yardımı sağlayalım. Bizim buradaki amacımız, PYD, PKK, DEAŞ gibi terör örgütlerine bu insani yardımın ulaşmasını engellemektir'

Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanı Mehmet Halis Bilden, Türkiye'nin Suriyeli sığınmacılar için 25 milyar doları kendi bütçesinden harcadığını belirterek, 'Birleşmiş Milletler (BM) ve Avrupa Birliği (AB) dahil olmak üzere tüm dünyanın yaptığı yardım ise bizim yardımımızın ancak 20'de biri noktasında.' dedi.

Türkiye'nin uluslararası yardım faaliyetlerinin kamuoyuna daha kapsamlı duyurulması amacıyla Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) ile Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü arasında imzalanan protokol kapsamında Türkiye'ye gelen 60 gazeteci, AFAD'ı ziyaret etti.

AFAD Başkanı Bilden, yabancı gazetecilerle Afet ve Acil Durum Yönetimi Merkezi'nde bir araya geldi. Bilden, konuklarına ilk olarak AFAD'ın tarihi, faaliyet alanları ve çalışmalarıyla ilgili bilgi verdi.

Bilden, daha sonra gazetecilere, Türkiye'nin, krizin başladığı 2011 yılından bu yana Suriyelilere yönelik yardım faaliyetleri hakkında sunum yaptı.

Suriyelilerin, 2011 yılının nisan ayında her şeylerini bırakarak aileleriyle Türkiye sınırına gelmeye başladığını hatırlatan Bilden, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatları doğrultusunda uygulanan 'Açık kapı' politikasıyla savaştan kaçan herkese yardım elini uzattıklarını söyledi.

Suriyelilere kendilerini bir mülteci değil, misafir olarak kabul etmeleri için ellerinden gelen çabayı gösterdiklerini ifade eden Bilden, 'Ülke olarak bu tür göçlere, mültecilere alışık olan bir milletiz. Son 500 yıla baktığımızda Türkiye'ye çevre coğrafyalardan çok sayıda insan geldiğini görüyoruz. Hiçbir zaman kendi nüfusunun büyük bir kısmını dışa iten bir yönetim olmadı 2011 yılına kadar. 2011'de Suriye'de 11 milyondan fazla kişi kendi evini, toplumunu terk etmek zorunda kaldı. 5 milyonun üzerinde kişi direkt kendi ülkesinin dışına çıkmak durumunda kaldı. Bunun da yüzde 60'ı Türkiye'ye geldi.' diye konuştu.

- '25 milyar dolar civarındaki parayı kendi bütçemizden harcadık'

Bilden, Suriye'den gelen mülteci akınını ilk olarak sınır illerinin üstlendiğini kaydederek, 2011 yılında nüfusu 93 bin olan Kilis'te şu an sadece 130 bin Suriyeli'nin yaşadığına işaret etti.

Türkiye'de yaşayan Suriyeliler için, uluslararası alanda da çeşitli yardım faaliyetleri yürütüldüğünü belirten Bilden, şöyle konuştu:

'Maalesef biz 25 milyar dolar civarındaki parayı kendi bütçemizden harcadık. Birleşmiş Milletler ve Avrupa Birliği dahil olmak üzere tüm dünyanın yapmış olduğu yardım ise ancak bizim yardımımızın 20'de biri noktasında. 25 milyar doların içerisinde eğitim, sağlık, kampların altyapısı ve yapılan her türlü yardım var. 28 Mart 2016'da geri kabul anlaşması imzalandı. Bu kapsamda şimdiye kadar ilk 3 milyar avronun 1,6 milyar avrosu sözleşmeye bağlandı. 1,6 milyar avronun ise sadece 811 milyon avrosu kurumlarımızın hesaplarına geçti. Şimdiye kadar BM'den de ülkemize mülteciler için kullanılmak üzere 526 milyon dolar para aktarıldı.'

Bilden, şu an dünya üzerinde DEAŞ benzeri birçok terör örgütü olduğunu belirterek, 'DEAŞ'ın İslam diniyle hiçbir ilgisi yoktur. PKK terör örgütü ne ise PYD terör örgütü ne ise Boko-Haram terör örgütü ne ise DEAŞ da aynı şekilde kurulmuş bir terör örgütüdür ve bunlar vekalet savaşları yürütmektedir. Terör örgütleriyle inançlar arasında bağlantı kurmak en sakat mantıktır.' şeklinde konuştu.

- 'Amacımız terör örgütlerine yardım gitmesini engellemek'

Yabancı gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Bilden, Alman bir gazetecinin, 'Suriyelilere yardım için Türkiye'ye gelen STK'lar burada çok zor şartlarda çalışıyor ve engellemelere maruz kaldığı söyleniyor. Bu eleştiriler haklı mı? Türkiye'nin Suriye sınırının kapalı olan bölgelerinde mağduriyet yaşayan Kürtlerle ilgili neler yapacaksınız?' sorusu üzerine Bilden, dünyada STK'ların en rahat çalışabildiği ülkenin Türkiye olduğunu dile getirdi.

Bilden, Türkiye'de yardım koordinasyonu konusundaki en yetkili kuruluşun AFAD olduğuna işaret ederek, 'STK'lar bize gelip iş birliği yapsınlar ve biz onlara her türlü desteği, yardımı sağlayalım. Bizim buradaki amacımız, PYD, PKK, DEAŞ gibi terör örgütlerine bu insani yardımın ulaşmasını engellemektir.' diye konuştu.

Gazeteci heyeti yarın da Suriyelilerin yaşadığı Kahramanmaraş ve Osmaniye'deki kampları gezecek.

Kaynak: AA