Diyanet İşleri Başkanı Görmez Açıklaması

'Türkiye Diyanet Vakfı'nın, Azez, Cerablus, İdlib ve ErRai'de 80 cami inşası yer alıyor. Suriyeli imam hatip ve din adamı kardeşlerimizden 400'den fazlasını işe aldık. AFAD, TİKA ve Kızılay da hayır yarışına girdi ve dünya üzerinde 117 ülkede insani yardımlarına devam ediyor' 'Türkiye'nin neredeyse her ilinde Suriyeli öğrenci, hoca ve işçi görmek mümkün. Bu da muhacirler ile ensar arasındaki kardeşliğin verdiği güzel meyvelerdendir. Biz cehalet, fakirlik ve işsizlikle mücadele etmekle yükümlüyüz' 'Körfez ülkelerindeki gelişmeleri de takip ediyoruz ve görüyoruz ki İslam alimlerinin isimleri terör listelerine alınıyor ancak zalimlerin ve Beşşar Esed'in isminin bu listeye alındığını görmüyoruz'

Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, 'Türkiye Diyanet Vakfı'nın, Azez, Cerablus, İdlib ve Er-Rai'de 80 cami inşası yer alıyor. Suriyeli imam hatip ve din adamı kardeşlerimizden 400'den fazlasını işe aldık. AFAD, TİKA ve Kızılay da hayır yarışına girdi ve dünya üzerinde 117 ülkede insani yardımlarına devam ediyor.' dedi.

Gaziantep'teki bir otelde Arap gazetecilerle bir araya gelen Görmez, Arapça yaptığı konuşmada, Allah'ın insanları tek bir anne ve babadan yarattığını, kabilelere ve milletlere ayırdığını belirtti.

İnsanlar arasında üstünlüğün sadece takvayla olduğunu, takvanın da sadık bir iman ve salih bir amelle gerçekleştiğini dile getiren Görmez, 'Dürüst iman ve salih amel, insanlara güzel ve doğru söz söylemekle olur. İnşallah sizler de güzel söz sahiplerindensiniz. Dürüst gazetecilik, kökü yerde sabit, dalları havada güzel bir ağaç gibidir. Sizler dürüst gazetecilerdensiniz. Sizin rolünüz, göreviniz ve işiniz, dürüst söz söylemektir ve ülkelerimizin büyük sorunlar yaşadığı şu dönemde bu büyük bir sorumluluktur.' dedi.

Mültecilerin kendi ülkelerinden istemeyerek çıktıklarını ancak bugün Türkiye'de güvende olduklarını belirten ifade eden Görmez, ensar ve muhacirlerin ümmetin en güçlü temel taşlarını oluşturduklarını anımsattı.

- 'Azez, Cerablus, İdlib ve Er-Rai'de 80 cami inşası yer alıyor'

Görmez, Suriye başta olmak üzere İslam dünyasında yaşananlardan büyük üzüntü duyduğunu vurgulayarak, şunları anlattı:

'Geçmiş dönemlerde gerek olayları, gerekse etkilerini değerlendirme konusunda başarısızlıklarımız olduğunu kabul ediyoruz. Bu başarısızlık tüm İslam dünyasındaki siyasetçileri ve alimleri kapsamaktadır. Ama gazeteciler de bu başarısızlıktan nasiplerini almıştır. Suriye krizinde büyük bir imtihandan geçtik ve kaybımız büyük oldu. Savaşta, yüzbinlerce kişi öldü, tutuklandı, milyonlarca kişi evsiz kaldı ve dünyanın dört bir yanına dağıldı. Sadece Türkiye'de 3 milyon Suriyeli var. Biz, Diyanet İşleri Başkanlığı olarak Suriyeli kardeşlerimizle irtibat kurmaya ve onları uygun yerlerde görevlendirmeye çalışıyoruz. Bu adımı atmakta geç kalmış olsak da başarılı olmayı umut ediyoruz. Fırat Kalkanı Harekatı da Suriyeli kardeşlerimizle muamelede önümüze yeni ufuklar açtı. Bunlar arasında Türkiye Diyanet Vakfı'nın, Azez, Cerablus, İdlib ve Er-Rai'de 80 cami inşası yer alıyor. Suriyeli imam hatip ve din adamı kardeşlerimizden 400'den fazlasını işe aldık. AFAD, TİKA ve Kızılay da hayır yarışına girdi ve dünya üzerinde 117 ülkede insani yardımlarına devam ediyor.'

İslam medeniyetinin tarihinde büyük krizler ve zorluklar geçirdiğini gördüklerini aktaran Görmez, 'Şu an içinde bulunduğumuz aşamayı 4. zorluklar aşaması olarak nitelendiriyorum. İlk aşama Hz. Osman'ın öldürülmesiyle başladı. Biz bu aşamayı kardeşler arasında fitnenin ortaya çıktığı aşama olarak adlandırıyoruz. Bu fitne neticesinde, Sıffin, Cemel, Nehravan ve Kerbela savaşları yaşandı' ifadelerini kullandı.

Bu kriz döneminden sonra çok büyük medeniyetler doğduğunu dile getiren Görmez, Endülüs, Maveraünnehir ve Afrika medeniyetleri ile İslam alimleri ve alemlerin doğduğunu söyledi.

Görmez, sözlerini şöyle sürdürdü:

'İkinci zorluk aşaması, Moğollarla Haçlı seferlerinin yaşandığı aşamaydı. Bu aşamada, Fırat ve Dicle nehirlerinde su yerine kan ve mürekkep aktığını biliyoruz. Bu ikinci krizden de Osmanlı devleti doğdu. 6 asır boyunca Müslümanlar tek bir kelime üzerinde birlik kurdular. Üçüncü zorluk aşaması Osmanlı devletinin çöküşüydü. İslam dünyasında sömürgeciler hakim oldu ve İslam alemi parçalandı. Bu aşamadan kurtulmak üzereyken 4. ve en zor aşamayla karşılaştık. Ama ben çok umutluyum. Bu 4. krizden uluslararası, barışçıl ve adil bir İslam medeniyeti zuhur edecektir.'

Görmez, Türkiye'nin Suriyelilere ve diğer mültecilere farklı şekilde yaklaştığını, onların sosyal hayata dahil olmalarına olanak sağladığına dikkati çekerek, 'Hatta gerekli vasıfları taşıyan ve isteyen herkese vatandaşlık veriliyor. Geçtiğimiz günlerde İstanbul'da Suriyeli bir grup alimle iftar sofrasında buluştum. İstekleri, fikirleri ve güzel gelişmelerden konuştuk. Tabi biz bir araya geldiğimizde sadece üzüntüleri değil güzellikleri de paylaşıyoruz. Bu güzel gelişmelerden en önemlisi Türkiye'ye göç eden kardeşlerimizin özellikle de Suriyelilerin hem ilim hem de çalışmaya ilgi duymasıdır. Bugün Türkiye'nin pek çok üniversitesinde görev yaptıklarını görüyoruz. Müftülük ve Diyanet İşleri Başkanlığının ihtisas merkezlerinde Suriyeli alimleri görmek mümkün.' diye konuştu.

- 'İslam alimlerinin isimleri terör listelerine alınıyor'

Türkiye'de bulunan mültecilerin bilgi, deneyim ve hikmetinden istifade etmek istediklerini aktaran Görmez, konuşmasını şöyle tamamladı:

'Güzel gelişmelerden biri, Suriyeli kardeşlerimizin mülteci kamplarına ve insani yardımlara bel bağlamayıp ilim ve çalışmaya ilgi göstermesidir. Türkiye'nin neredeyse her ilinde Suriyeli öğrenci hoca ve işçi görmek mümkün. Bu da muhacirlerle ensar arasındaki kardeşliğin verdiği güzel meyvelerdendir. Biz cehalet, fakirlik ve işsizlikle mücadele etmekle yükümlüyüz. Bu nedenle tüm mültecilerin durumlarıyla ilgili doğru bilgiye ihtiyacımız var. Dürüst basın da tüm muhacirlerin durumunu doğru bir şekilde Türk yetkililere aktarmak için gereklidir. Körfez ülkelerindeki gelişmeleri de takip ediyoruz ve görüyoruz ki İslam alimlerinin isimleri terör listelerine alınıyor ancak zalimlerin ve Beşşar Esed'in isminin bu listeye alındığını görmüyoruz. Suriye, Yemen, Irak, Libya ve dünyanın diğer ülkelerindeki kardeşlerimizin sıkıntılarının sona ermesini niyaz ediyoruz.'
Kaynak: AA