Jandarmanın Kuruluş Yıldönümünde Şehit Aileleri Ve Gazilere İftar
Jandarma Genel Komutanlığının 178. kuruluş yıldönümü dolayısıyla düzenlenen iftar programında şehit aileleri, gaziler ve gazi yakınları bir araya geldi.
Jandarma Genel Komutanlığının 178. kuruluş yıldönümü vesilesiyle düzenlenen iftar programına, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Güler, Emniyet Genel Müdürü Selami Altınok, şehit aileleri, gaziler ve gazi yakınları katıldı.
Güvercinlik Eğitim ve Spor Tesislerinde düzenlenen iftar yemeği öncesi şehitler için Kuran-ı Kerim tilaveti okundu. İftarın ardından ise Aşık Ruhsati Eroğlu, “Jandarma” türküsünü seslendirdi ve dualar edildi.
“Vatan toprağının her bir karışı bizim namusumuzdur”
Şehit ailelerine ve gazilere seslenen Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Yaşar Güler, yaptığı konuşmada şunları söyledi:
“Nice fedakarlıklarla yetiştirdikleri evlatlarının şehadet makamına ulaşmasına tanıklık eden vefakar ve fedakar şehit anne ve babaları ile onların eşleri ve şehitlerimizin kıymetli emanetleri sevgili çocuklarımız; sizler, telafisi asla mümkün olmayan acılarınızı kalplerinize gömüp, milletimizin bölünmez bütünlüğünü tüm dünyaya ‘vatan sağ olsun’ diyerek haykıran ve yarınlarımıza güvenle bakmamızı sağlayan, Türk milletinin en güzide bireylerisiniz.
Bizim inancımızda, inançları, vatanları, milletleri için mücadele ederken hayatlarını kaybedenlerin makamı şehitliktir. Ayetimiz ‘onlara ölü demeyiniz, zira onlar diridirler’ buyuruyor. Bu mübarek günde ebedi mekânlarının cennet olduğunu katiyetle biliyor ve onların şu anda bizlerle birlikte olduklarına inanıyoruz. Öte yandan, öğretmeniyle, polisiyle, dışişleri mensubuyla, güvenlik korucusuyla, erbaş ve eri, uzman çavuşu, uzman jandarması, astsubayı ve subayı ile bu vatana feda ettiğiniz şehitlerimize olan vefa borcumuzun hiçbir bedelle karşılanamayacağının bilincindeyiz ve şehitlerimize seslenerek diyoruz ki; ‘vatan için yaşayıp vatan için şehit oldunuz, siz toprağa değil kalplere gömüldünüz.’
Birlik ve bütünlüğümüzün, yurt sevgimizin, bağımsızlık ve özgürlüğümüzün ölümsüzleşen abideleri olan siz kıymetli kahraman gazilerimiz; sizler vatan uğruna vuruşurken canlarını hiçe sayan kahramanlarımızsınız. Sizleri unutmayacak ve unutturmayacağız.”
“Milletimizin bizlere olan sevgi, güven ve itimadı bizim en büyük hazinemizdir”
Jandarma teşkilatının 178. yıl dönümünü kutlamanın gurur ve heyecanını yaşadıklarını belirterek sözlerini sürdüren Güler, “Milletimizin bizlere olan sevgi, güven ve itimadı bizim en büyük hazinemizdir. Bunun önemini, anlamını ve kıymetini çok iyi biliyoruz. Jandarma teşkilatının milletiyle olan sevgi, güven ve gönül bağının sürdürülmesi ve daha da yüceltilmesi hepimiz için vazgeçilmez bir hedeftir. Bu hedefe ulaşmak için ihtiyaç duyduğumuz gücümüzü, adlarını ve anılarını gönüllerimize nakşettiğimiz, başta ebedi Başkomutanımız Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, vatanımızı ve özgürlüğümüzü korumak uğruna canlarını feda eden aziz şehitlerimizden, bu uğurda yaralanan kahraman gazilerimizden ve onların onurlu ailelerinden aldığımızı vurgulamak isterim. Dün olduğu gibi bugün de bin yıldır vatanımız olan bu kutsal topraklara göz dikenlerin sonu bundan öncekilerin sonu ile aynı olacaktır. Vatan toprağının her bir karışı bizim namusumuzdur. Terör örgütleri üzerinden ülkemizi bölmeye, milletimizi parçalamaya çalışanlara bugüne kadar aman vermedik bundan sonra da vermeyeceğiz. Bundan kimsenin kuşkusu olmasın” dedi.
Bakan Soylu, milletin huzuru, çocukların ay yıldızlı bayrak altında güvenle, barış ve kardeşlik içinde yaşamasını temin edebilmek için çalıştıklarını, jandarma teşkilatının da 178 yıldır bu amaç uğruna çalıştığını söyledi.
Soylu, konuşmasına şöyle devam etti:
“Biz alanane bir medeniyet değiliz. Jandarmanın 178. yıl dönümünü kutluyoruz. Geçenlerde polis teşkilatımızın 172. yıl dönümünü kutladık. Bizi köksüz bir millet olarak nitelendirenler, bizi bir fiske ile beraber yıldıracaklarını zannedenler, başımıza musibet olarak PKK’yı, DEAŞ’ı, FETÖ’yü ve PYD’yi, YPG’yi, DHKP-C’yi saldılar. Bu ülkenin hedeflerini ve insanlık hedeflerimizden bizi arındırmaya çalışanlara her an bir mesajımız vardır. Onlar bizi güçsüzleştirmeye çalıştıkça biz kuvvetleniyoruz ve ayaklarımızın üzerinde duruyoruz. Onlar bizi zayıflatmaya çalıştıkça, biz birliğimizi, beraberliğimizi, kardeşliğimizi yarına taşıyoruz. Biz bu medeniyeti kimden teslim aldığımızı, hangi sorumluluğu taşıdığımızı, bu toprakları bize kimin emanet ettiğini biliyoruz. Biz öyle birilerinin bize bir takım akıl yürütmeleri ile teslim olacak bir millet olmadık.”
Kaynak: İHA
Güvercinlik Eğitim ve Spor Tesislerinde düzenlenen iftar yemeği öncesi şehitler için Kuran-ı Kerim tilaveti okundu. İftarın ardından ise Aşık Ruhsati Eroğlu, “Jandarma” türküsünü seslendirdi ve dualar edildi.
“Vatan toprağının her bir karışı bizim namusumuzdur”
Şehit ailelerine ve gazilere seslenen Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Yaşar Güler, yaptığı konuşmada şunları söyledi:
“Nice fedakarlıklarla yetiştirdikleri evlatlarının şehadet makamına ulaşmasına tanıklık eden vefakar ve fedakar şehit anne ve babaları ile onların eşleri ve şehitlerimizin kıymetli emanetleri sevgili çocuklarımız; sizler, telafisi asla mümkün olmayan acılarınızı kalplerinize gömüp, milletimizin bölünmez bütünlüğünü tüm dünyaya ‘vatan sağ olsun’ diyerek haykıran ve yarınlarımıza güvenle bakmamızı sağlayan, Türk milletinin en güzide bireylerisiniz.
Bizim inancımızda, inançları, vatanları, milletleri için mücadele ederken hayatlarını kaybedenlerin makamı şehitliktir. Ayetimiz ‘onlara ölü demeyiniz, zira onlar diridirler’ buyuruyor. Bu mübarek günde ebedi mekânlarının cennet olduğunu katiyetle biliyor ve onların şu anda bizlerle birlikte olduklarına inanıyoruz. Öte yandan, öğretmeniyle, polisiyle, dışişleri mensubuyla, güvenlik korucusuyla, erbaş ve eri, uzman çavuşu, uzman jandarması, astsubayı ve subayı ile bu vatana feda ettiğiniz şehitlerimize olan vefa borcumuzun hiçbir bedelle karşılanamayacağının bilincindeyiz ve şehitlerimize seslenerek diyoruz ki; ‘vatan için yaşayıp vatan için şehit oldunuz, siz toprağa değil kalplere gömüldünüz.’
Birlik ve bütünlüğümüzün, yurt sevgimizin, bağımsızlık ve özgürlüğümüzün ölümsüzleşen abideleri olan siz kıymetli kahraman gazilerimiz; sizler vatan uğruna vuruşurken canlarını hiçe sayan kahramanlarımızsınız. Sizleri unutmayacak ve unutturmayacağız.”
“Milletimizin bizlere olan sevgi, güven ve itimadı bizim en büyük hazinemizdir”
Jandarma teşkilatının 178. yıl dönümünü kutlamanın gurur ve heyecanını yaşadıklarını belirterek sözlerini sürdüren Güler, “Milletimizin bizlere olan sevgi, güven ve itimadı bizim en büyük hazinemizdir. Bunun önemini, anlamını ve kıymetini çok iyi biliyoruz. Jandarma teşkilatının milletiyle olan sevgi, güven ve gönül bağının sürdürülmesi ve daha da yüceltilmesi hepimiz için vazgeçilmez bir hedeftir. Bu hedefe ulaşmak için ihtiyaç duyduğumuz gücümüzü, adlarını ve anılarını gönüllerimize nakşettiğimiz, başta ebedi Başkomutanımız Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, vatanımızı ve özgürlüğümüzü korumak uğruna canlarını feda eden aziz şehitlerimizden, bu uğurda yaralanan kahraman gazilerimizden ve onların onurlu ailelerinden aldığımızı vurgulamak isterim. Dün olduğu gibi bugün de bin yıldır vatanımız olan bu kutsal topraklara göz dikenlerin sonu bundan öncekilerin sonu ile aynı olacaktır. Vatan toprağının her bir karışı bizim namusumuzdur. Terör örgütleri üzerinden ülkemizi bölmeye, milletimizi parçalamaya çalışanlara bugüne kadar aman vermedik bundan sonra da vermeyeceğiz. Bundan kimsenin kuşkusu olmasın” dedi.
Bakan Soylu, milletin huzuru, çocukların ay yıldızlı bayrak altında güvenle, barış ve kardeşlik içinde yaşamasını temin edebilmek için çalıştıklarını, jandarma teşkilatının da 178 yıldır bu amaç uğruna çalıştığını söyledi.
Soylu, konuşmasına şöyle devam etti:
“Biz alanane bir medeniyet değiliz. Jandarmanın 178. yıl dönümünü kutluyoruz. Geçenlerde polis teşkilatımızın 172. yıl dönümünü kutladık. Bizi köksüz bir millet olarak nitelendirenler, bizi bir fiske ile beraber yıldıracaklarını zannedenler, başımıza musibet olarak PKK’yı, DEAŞ’ı, FETÖ’yü ve PYD’yi, YPG’yi, DHKP-C’yi saldılar. Bu ülkenin hedeflerini ve insanlık hedeflerimizden bizi arındırmaya çalışanlara her an bir mesajımız vardır. Onlar bizi güçsüzleştirmeye çalıştıkça biz kuvvetleniyoruz ve ayaklarımızın üzerinde duruyoruz. Onlar bizi zayıflatmaya çalıştıkça, biz birliğimizi, beraberliğimizi, kardeşliğimizi yarına taşıyoruz. Biz bu medeniyeti kimden teslim aldığımızı, hangi sorumluluğu taşıdığımızı, bu toprakları bize kimin emanet ettiğini biliyoruz. Biz öyle birilerinin bize bir takım akıl yürütmeleri ile teslim olacak bir millet olmadık.”