'Suriye'nin Geleceğine Dair Olasılıklar' Toplantısı

Carnegie Ortadoğu Merkezi uzmanı Sayigh: '(Rakka operasyonuyla ilgili) Asıl sorulması gereken daha sonra ne olacağı ve Rakka’yı kimin kontrol edeceği' 'Cenevre'de ya da başka bir yerde yapılacak görüşmeler sonrasında diplomatik çözüme varılabileceğini düşünmüyorum' 'Sanıyorum defakto bir durum ortaya çıkacak. Bu defakto durumun içerisinde çatışmaların azaltılması süreci bir siyasi mantığa kavuşacak'

Carnegie Ortadoğu Merkezi uzmanı Yezid Sayigh, Rakka operasyonuyla ilgili esas meselenin kentin terör örgütü DEAŞ'tan alınmasından sonra kim tarafından yönetileceği olduğunu belirtti.

Ortadoğu Stratejik Araştırmalar Merkezi (ORSAM), İstanbul Politikalar Merkezi (IPC) VE TOBB ETÜ Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü iş birliğinde Ankara’da 'Suriye’nin Geleceğine Dair Olasılıklar' başlıklı yuvarlak masa toplantısı düzenlendi.

ORSAM Başkanı Şaban Kardaş moderatörlüğünde yapılan toplantıya, Sayigh, Irak’ın Ankara Büyükelçisi Hişam Ali Ekber İbrahim el Alevi ve Türk Kızılayı Genel Müdürü Mehmet Güllüoğlu'nun yanı sıra çok sayıda akademisyen ve araştırmacı katıldı.

Sayigh, toplantıda yaptığı konuşmada, 'Cenevre’de ya da başka bir yerde yapılacak görüşmeler sonrasında diplomatik çözüme varılabileceğini düşünmüyorum. Belki 'defakto bir sonuç' olabilir. Bir siyasi sonuç olabilir. Nihayetinde bazı yeni sistemler ortaya çıkabilir. Ancak bana göre bu insanların diplomatik yollarla müzakere ettikleri bir sonuç olmayacak.' ifadelerini kullandı.

Sayigh, Suriye'deki siyasi sürece ilişkin, 'Sanıyorum defakto bir durum ortaya çıkacak ve bu defakto durumun içerisinde çatışmaların azaltılması süreci bir siyasi mantığa kavuşacak. Temel bölgeleri muhalefet kontrol edebilecek belki ama Türkiye, Rusya ve İran arasındaki üçgen ilişkinin içerisinde, ABD de muhtemelen bunu çeşitli şekillerde destekliyor, kademeli bir uzlaşma süreci yaşamaya başlayacağız.” değerlendirmesini yaptı.

- Güney cephesindeki gelişmeler

Sayigh, Beşşar Esed rejiminin askeri bakımdan zayıf olduğuna dikkati çekerek ülkenin güneyindeki Dera’da muhaliflere baskı kurabilecek durumda olmadığını söyledi.

ABD'nin, Humus iline bağlı Tanif ilçesinde rejim güçlerinin ilerleyişini durdurmak için üç hava saldırısı düzenlediğini hatırlatan Sayigh, Rusya'nın saldırılara güçlü tepki vermediğine dikkati çekti.

Sayigh, 'Buradan anlaşılan şey şu; Rusya şu ana kadar Suriye rejimini bu bölgede savaşması için cesaretlendirmiyor ya da ilerlemesi için desteklemiyor.' dedi.

- Rakka operasyonu

Sayigh, Rakka operasyonuna değinerek Rakka'nın terör örgütü DEAŞ için siyasi açıdan önemli olduğunu ve kısa sürede alınabileceğini ifade etti.

Zorlu ve uzun mücadelenin ise örgüt için askeri öneme sahip Deyrizor ve Irak sınırında geçeceğini belirten Sayigh, şunları kaydetti:

'(Rakka operasyonuyla ilgili) Asıl sorulması gereken daha sonra ne olacağı ve Rakka’yı kimin kontrol edeceği. Kürtlerin öncülüğündeki SDG mi? Arap güçleri mi? Suriye muhalif güçlerinin parçası olan Araplar mı? Rakka’nın alınmasının ardından istikrar açısından sivil yönetimi Batı güçleri mi devam ettirecek? Asıl sorulması gerekenler bunlar.” diye konuştu.

Sayigh, ABD'nin DEAŞ'ı yenmek için askeri planının olduğunu ancak siyasi planının bulunmadığını öne sürdü.

Sabancı Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fuat Keyman da 'Rakka sonrası, Rakka’nın kendisinden daha önemli. Rakka’yı kim alacak? Rakka’da yönetimi kim alacak? İktidar paylaşımı olmasa bile buradaki yönetim sürecinde hangi aktörler yer alacak bu konu çok daha önemli.” değerlendirmesinde bulundu.

ABD'nin Suriye ve İran politikasına değinen Keyman, ABD Başkanı Donald Trump yönetiminin açık bir Suriye politikası yürütmediğini ancak İran konusunda belirgin bir yaklaşımının olduğunu vurguladı.

Keyman, 'Washington, bugün ya da yarın ya İran’ı hegemonik bir güç olarak görecek yahut da düşman olarak görecek.' ifadesini kullandı.

Kaynak: AA