Sınır Ötesindeki Savaş Mağdurları Yardım Bekliyor
Türkiye'nin desteğiyle 'güvenli liman'a dönüşen Suriye'nin kuzeyindeki Azez ilçesindeki kamplarda kalan savaş mağdurları, her geçen gün nüfusun arttığı bölgede temel ihtiyaçların karşılanması için yardımların artmasını istiyor Yardım gönüllüsü Ömer: 'Bu bölgeye insani ihtiyaçlar az geliyor, yetmiyor. Sonradan buralara gelenlerin yardım kuruluşlarında doğru düzgün kayıtları da yok' Suriyeli Berrak: 'Şartlarımız çok zor gerçekten. Özellikle eski aileleri burada sivil toplum kuruluşları destekliyor ancak yeni gelen aileler destek bulmakta zorlanıyor'
RAUF MALTAŞ - Fırat Kalkanı Harekatı sayesinde terör örgütlerinden kurtarıldıktan sonra nüfusu artan Halep'in Azez ilçesindeki zor kamp koşullarında kalan Suriyeliler, kendilerine uzatılacak yardım elini bekliyor.
Türkiye'nin desteğiyle Suriye'nin kuzey bölgesinde oluşturulan 'güvenli liman', ülkelerindeki iç savaş nedeniyle kaçmak zorunda kalan binlerce Suriyeliye kendi vatanında umut kapısı oldu.
Bölgede nüfusun en yoğun olduğu Halep'in Azez ilçesinde sayıları 300 bini aşan Suriyeliler, zeytin ağaçlarının altında kurdukları derme çatma çadırlarda yaşamını sürdürmeye çalışıyor.
Çoğunluğu kadın ve çocuklardan oluşan savaş mağdurlarının ihtiyaçlarının büyük bir bölümü de başta Türk Kızılayı, Türkiye Diyanet Vakfı ve İHH İnsani Yardım Vakfı gibi sivil toplum kuruluşlarınca karşılanıyor.
Ülkenin iç kesimlerinden gelenlerin artması nedeniyle bölgede gıda başta olmak üzere ihtiyaçların giderilmesi noktasında büyük sıkıntı çekiliyor. Azez kırsalındaki kamplara sonradan gelen Suriyeliler, özellikle temel gıda ve barınma sorunuyla mücadele ediyor.
- Sonradan gelenler zor durumda
Bölgede yardım sorumlusu olarak gönüllü görev yapan Yasir el-Ömer, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kendi mıntıkasında 4 bin 500 kişinin bulunduğunu söyledi.
Ömer, su ihtiyacını bölgede ender bulunan kuyulardan karşılamaya çalıştıklarına ancak nüfus yoğunluğu nedeniyle bunun yetmediğine dikkati çekti.
Özellikle son bir yılda Azez kırsalındaki nüfusun hızla arttığını vurgulayan Ömer, şu değerlendirmede bulundu:
'Değişik tarihlerde buraya gelen çok sayıda insan oldu. Bazı dernekler destekliyor özellikle Türk kuruluşları bölgeye hem yemek hem de ekmek desteği veriyor. Her zaman 'Elhamdülillah' diyoruz, halimize şükrederek yaşayıp gidiyoruz. Eski gelen ailelerin çadırları var, ekmek ve eşyaları bulunuyor ama yeni özellikle Rakka tarafından gelen ailelerin ne çadırı var ne ekmeği var. Bu bölgeye insani ihtiyaçlar az geliyor, yetmiyor. Sonradan buralara gelenlerin yardım kuruluşlarında doğru düzgün kayıtları da yok. Ne bir yatmak için sünger ne bir battaniye ne de doğru dürüst elbiseleri var ihtiyaç sahibi çok.'
- Yaşam koşulları sağlıksız
Bölgeye 6 ay önce gelen iki çocuk babası Muhammed Berrak da Türkiye'den gelen yardım kuruluşlarının desteği ile hayatlarını sürdürebilmenin sevincini yaşadıklarını söyledi.
Ramazanda hayırseverlerden bölgeye sonradan gelenler için gıda kolisi ve temizlik malzemesi desteği verilmesini isteyen Berrak, bazı küçük çadırlarda 4-5 ailenin bir arada kaldığını dile getirdi.
İnsani ihtiyaçların yanı sıra altyapının da bölgede kötü olduğunu anlatan Berrak, 'Şartlarımız çok zor gerçekten. Özellikle eski aileleri burada sivil toplum kuruluşları destekliyor ancak yeni gelen aileler destek bulmakta zorlanıyor. Özellikle 2 ay önce gelenler için malzemeler yetersiz kalıyor ekmek ve yemek sıkıntısı çekiliyor, kısıtlı dağıtım yapılabiliyor. Su ve banyo ihtiyaçlarımızı giderirken zorlanıyoruz. Sağlıklı bir yaşam koşulu bulunmuyor zaten kış döneminde buralarda çamurdan hareket bile edilemiyordu.' ifadesini kullandı.
- Defter kitap da bulunmuyor
Bölgedeki çocuklara gönüllü eğitim veren öğretmen Yusuf Harzemi ise kamplarda kırtasiye malzemelerinin bulunmadığını aktardı.
Haremi, çok sayıda fakir ailenin bulunduğunu dile getirerek, 'Mecburen savaş gereği burada yaşıyoruz. Eğitim için kitap yok, çok az geliyor. Eski bir derme çatma çadırda eğitim veriyorum o da yağmurda özellikle çok sıkıntı yaşamımıza neden oluyor. Yaz mevsimi çok sıcak, kırtasiye malzemesi çok az geliyor. Öğrenciler eğitim almak için çadıra geliyor ama ne defter ne kalem hiç bir şey yok. Bu manada destek veren olursa çok iyi olur.' sözlerine yer verdi.
Kaynak: AA
Türkiye'nin desteğiyle Suriye'nin kuzey bölgesinde oluşturulan 'güvenli liman', ülkelerindeki iç savaş nedeniyle kaçmak zorunda kalan binlerce Suriyeliye kendi vatanında umut kapısı oldu.
Bölgede nüfusun en yoğun olduğu Halep'in Azez ilçesinde sayıları 300 bini aşan Suriyeliler, zeytin ağaçlarının altında kurdukları derme çatma çadırlarda yaşamını sürdürmeye çalışıyor.
Çoğunluğu kadın ve çocuklardan oluşan savaş mağdurlarının ihtiyaçlarının büyük bir bölümü de başta Türk Kızılayı, Türkiye Diyanet Vakfı ve İHH İnsani Yardım Vakfı gibi sivil toplum kuruluşlarınca karşılanıyor.
Ülkenin iç kesimlerinden gelenlerin artması nedeniyle bölgede gıda başta olmak üzere ihtiyaçların giderilmesi noktasında büyük sıkıntı çekiliyor. Azez kırsalındaki kamplara sonradan gelen Suriyeliler, özellikle temel gıda ve barınma sorunuyla mücadele ediyor.
- Sonradan gelenler zor durumda
Bölgede yardım sorumlusu olarak gönüllü görev yapan Yasir el-Ömer, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kendi mıntıkasında 4 bin 500 kişinin bulunduğunu söyledi.
Ömer, su ihtiyacını bölgede ender bulunan kuyulardan karşılamaya çalıştıklarına ancak nüfus yoğunluğu nedeniyle bunun yetmediğine dikkati çekti.
Özellikle son bir yılda Azez kırsalındaki nüfusun hızla arttığını vurgulayan Ömer, şu değerlendirmede bulundu:
'Değişik tarihlerde buraya gelen çok sayıda insan oldu. Bazı dernekler destekliyor özellikle Türk kuruluşları bölgeye hem yemek hem de ekmek desteği veriyor. Her zaman 'Elhamdülillah' diyoruz, halimize şükrederek yaşayıp gidiyoruz. Eski gelen ailelerin çadırları var, ekmek ve eşyaları bulunuyor ama yeni özellikle Rakka tarafından gelen ailelerin ne çadırı var ne ekmeği var. Bu bölgeye insani ihtiyaçlar az geliyor, yetmiyor. Sonradan buralara gelenlerin yardım kuruluşlarında doğru düzgün kayıtları da yok. Ne bir yatmak için sünger ne bir battaniye ne de doğru dürüst elbiseleri var ihtiyaç sahibi çok.'
- Yaşam koşulları sağlıksız
Bölgeye 6 ay önce gelen iki çocuk babası Muhammed Berrak da Türkiye'den gelen yardım kuruluşlarının desteği ile hayatlarını sürdürebilmenin sevincini yaşadıklarını söyledi.
Ramazanda hayırseverlerden bölgeye sonradan gelenler için gıda kolisi ve temizlik malzemesi desteği verilmesini isteyen Berrak, bazı küçük çadırlarda 4-5 ailenin bir arada kaldığını dile getirdi.
İnsani ihtiyaçların yanı sıra altyapının da bölgede kötü olduğunu anlatan Berrak, 'Şartlarımız çok zor gerçekten. Özellikle eski aileleri burada sivil toplum kuruluşları destekliyor ancak yeni gelen aileler destek bulmakta zorlanıyor. Özellikle 2 ay önce gelenler için malzemeler yetersiz kalıyor ekmek ve yemek sıkıntısı çekiliyor, kısıtlı dağıtım yapılabiliyor. Su ve banyo ihtiyaçlarımızı giderirken zorlanıyoruz. Sağlıklı bir yaşam koşulu bulunmuyor zaten kış döneminde buralarda çamurdan hareket bile edilemiyordu.' ifadesini kullandı.
- Defter kitap da bulunmuyor
Bölgedeki çocuklara gönüllü eğitim veren öğretmen Yusuf Harzemi ise kamplarda kırtasiye malzemelerinin bulunmadığını aktardı.
Haremi, çok sayıda fakir ailenin bulunduğunu dile getirerek, 'Mecburen savaş gereği burada yaşıyoruz. Eğitim için kitap yok, çok az geliyor. Eski bir derme çatma çadırda eğitim veriyorum o da yağmurda özellikle çok sıkıntı yaşamımıza neden oluyor. Yaz mevsimi çok sıcak, kırtasiye malzemesi çok az geliyor. Öğrenciler eğitim almak için çadıra geliyor ama ne defter ne kalem hiç bir şey yok. Bu manada destek veren olursa çok iyi olur.' sözlerine yer verdi.