'Türkiye-İran İlişkilerinde Dün, Bugün, Gelecek' Konferansı

Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Başkanı Prof. Dr. Örs: 'Birbirimizi doğrudan tanımaya ihtiyacımız var. Biz İran'da olanları, İranlılar Türkiye'de olanları Batıllı veya Doğulu medyadan görürse yanlış olur'

Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Başkanı Prof. Dr. Derya Örs, İranlılar ile Türklerin birbirlerini doğrudan tanımaya ihtiyacı olduğunu söyledi.

30. Uluslararası Tahran Kitap Fuarı kapsamında Tahran Yunus Emre Enstitüsünce (TYEE) düzenlenen “Türkiye-İran ilişkilerinde dün, bugün, gelecek” konulu konferansta konuşan Örs, Türkiye ve İran arasındaki ilişkilerinin temelini kültürel yakınlığın oluşturduğunu söyledi.

Örs, iki ülkenin coğrafi yakınlığını 'kader' olarak nitelendirerek, 'Türkiye ve İran'ın komşu olmaları tarihi zorunlulukları birlikte yaşamayı gerektirmektedir. Komşularınızı seçemezsiniz ama ilişki biçimini seçebilirsiniz. Ortak kaderi paylaşıyoruz.' dedi.

İki toplum uzun süre birlikte yaşamaları sonucu sosyal ve kültürel benzeşme meydana geldiğini belirten Örs, iki toplumdaki atasözlerinin dahi diğer dillerde olmadığı oranda yakın olduğuna işaret etti.

Türkler ve İranlıların duygusal toplumlar olduğunu belirten Örs şöyle devam etti:

'Siyasi ilişkilerin durumu ne olursa olsun, bu iki toplum arasında kültürel ve sosyal ilişkilerin sürdüğünü görüyoruz. Cumhuriyetten sonra iki ülke ilişkilerinde iniş çıkışlar yaşandı. Her ne kadar iki ülke yöneticileri arasında bazı konularda görüş farklılıkları olsa da bu durumu yöneticilerimiz diplomatik yollarla çözmüşlerdir.'

Örs, kültürel ilişkiyi birbirine bağlayan en önemli halkanın Türkçe ve Farsça arasındaki tarihi ilişkiler olduğuna vurgu yaparak, 'İslam kültür dilini oluşturan 'Elsineyi Selase' (Üç dil) Arapça Türkçe ve Farsçadır. Karşılıklı birbirimizden kelimeler aldık.' diye konuştu.

İki toplumun birbirini daha iyi tanımaları için daha fazla çaba göstermeleri ve ilişkilerin güçlendirilmesi gerektiğinin altını çizen Örs şunları kaydetti:

'Birbirimizi doğrudan tanımaya ihtiyacımız var. Biz İran'da olanları, İranlılar Türkiye'de olanları Batılı veya Doğulu medyadan görürse yanlış olur. Biz her iki ülke halkını yüz yüze getirip tanıştırmalıyız. Kültürel ilişkilerin temelinde iki toplumun doğru araçlarla birbirlerini tanıması gerekiyor. Öyleyse tanışma konusunda doğru araçları kullanmalıyız. Fikrini özgürce söyleyebilen toplumlar olabilirsek bu bölgedeki en güçlü toplumlar olacağız. İki millet olarak birlikte olmamız ve birlikte yol yürümemiz çok önemlidir.'

Programa Türkiye'nin Tahran Büyükelçisi Rıza Hakan Tekin, eşi Nazan Tekin ve TYEE Müdürü Yrd. Doç. Dr. Turgay Şafak da katıldı.
Kaynak: AA