Artvin'de 'Biyokaçakçılıkla Mücadele Eğitimi'

Türkiye’de 975 omurgasız tür, 62 memeli türü, 246 kuş türü, 17 balık türü, 35 sürüngen, 11 çiftyaşar türleri barındıran ve toplamda 2 bin 727 bitki taksonu ile Türkiye’de birinci sırada yer alan Artvin’de ‘Biyokaçakçılıkla Mücadele Eğitimi’ verildi.

Artvin'de 'Biyokaçakçılıkla Mücadele Eğitimi'
Artvin Çoruh Üniversitesi ile Orman ve Su İşleri Bakanlığı Artvin Şubesi tarafından organize edilen ‘Biyokaçakçılıkla Mücadele’ eğitimi Artvin Çoruh Üniversitesi Nihat Gökyiğit Kongre ve Kültür Merkezinde gerçekleşti. Eğitime Artvin Vali Yardımcısı Ertuğrul Örnek, Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürü Yunus Aydemir, Orman Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Zafer Ölmez, Orman Fakültesi Orman Mühendisliği Bölümü Öğretim üyeleri Prof. Dr. Özgür Eminağaoğlu, Doç. Dr. Temel Göktürk, Yrd. Doç. Dr. Sevim İnanç ve vatandaşlar katıldı.

Saygı duruşu ve İstiklal marşı ile başlayan programda ilk olarak sunumunu yapmak üzere Orman Fakültesi Orman Mühendisliği Bölümü Öğretim üyesi Prof. Dr. Özgür Eminağaoğlu kürsüye çıktı. Eminağaoğlu, "İlimiz oldukça önemli bir konuma sahip bilimsel özellikler açısından çünkü dünyada bulunan 3 önemli iklim tipine sahip. Karasal, akdeniz ve örsenik iklim dediğimiz bu iklim tiplerini Artvin kendi bünyesinde barındırıyor. Bitkiler iklim tiplerinin değişimine göre kendilerine yayılış alanı bulabiliyorlar. 3 farklı iklim tipi olan bir ilde de 3 farklı iklim tipini tercih eden bitkilerin bir arada bulunma olanağı mevcut oluyor dolayısıyla Artvin bitkilerin bu şekilde yayılış gösterdiği bir il. Yine sizlerde bilirsiniz ki köyden yaylaya doğru yürüdüğünüz de tür değişimi söz konusudur. Köyden yaylaya gittikçe yükselti değiştikçe bitkilerinde değiştiğini görürsünüz. Artvin’e bakıyoruz deniz seviyesinden 3 bin 900 metreye kadar yükselti farkına sahip. Yükselti farkı ne kadar çok ise, tür çeşitliliği de o kadar fazla olacaktır. Sulak alanlar habitat ne kadar değişkenlik gösterirse oradaki bitki tür çeşitliliği de bundan o kadar olumlu etkilenecektir. Artvin’de sulak alanları olan oldukça zengin bir il. Buzul göller de Artvin’e oldukça zenginlik katıyor. Borçka’da bulunan Yıldız Gölü belki de bölgenin en büyük buzul gölü. Bulunduğu bölgedeki bitkisel tür çeşitliği de oldukça farklı” ifadelerini kullandı.

"Artvin Turkiye’de en çok şelale bulunan ili"

Bir çok Karadeniz ilinde yer almayan vadilerin Artvin’de yer aldığını dile getiren Eminağaoğlu, "Artvin’de yine sulak alanlar da çok. Fanusik zenginlikte çok ilimizde. Yine bakıyoruz Artvin bir şelaleler kenti. Yine şelalelerde kendine has bitki örtüsünü barındıran değişik bir habitat. Artvin Türkiye’nin en zengin en çok şelalelerinin olduğu il. Artvin’de jeolojik yapısındaki çeşitlilik de söz konusu. Şavşat’ta Peri Bacaları mevcut. Toprak çeşitlilikleri ilçeden ilçeye de çeşitlilik gösteriyor. Bitkinin var olduğu ortam toprak olduğunu göre bitkilerde o kadar çeşitlilik gösteriyor. Artvin’de yaylacılık geleneği bir yönüyle bitkisel tür çeşitliliğini olumlu etkilerken bilinçsiz otlatma ve yüksek dağ çayırlarının bilinçsiz kullanımı bazen olumsuz faktörler arasında yer alıyor. Artvin’de nadir türlerinde sayısı çok. 198 türümüz endemik. Endemik tür dediğimiz; eğer bir bitki hayvan ya da herhangi bir canlı türüne ya da bir bölgeye aitse o tanımlanan bölge dışında yoksa bulunmuyorsa o bitki o bölge için endemiktir. Yani bitki Türkiye için endemiktir diyorsanız o bitki Türkiye’nin endemik bitkisidir. Diğer hiçbir ülkede yoktur. Bizimde Artvin ilinde yaklaşık 198 endemik bitki türümüz endemik. 500’e yakında yok olmaya karşı karşıya olan tür vardır. Bunlar oldukça önemli rakamlar. Bölgedeki bitkilerin 372 türü de bilimsel özellik gösteriyor” dedi.



"Türkiye’de tıbbi aromatik bitki sayısı 500 civarında"

Türkiye’nin tıbbı aromatik özellik gösteren bitki sayısının 500 civarında olduğunu dile getiren Eminağaoğlu, “Türkiye’nin tıbbı aromatik özellik gösteren bitki sayısı 500 civarında. Yarısından fazlası da Artvin de dağılış gösteriyor. Dolayısıyla Artvin ticari değeri ile de oldukça önemli konumda. Artvin’in bitkisel zenginliğini ülkelerle de kıyaslayabiliriz. Polonya, İngiltere, Hollanda, İzlanda gibi ülkelerden bitki tür sayımız fazla. Tabii ki de bitki kaçakçılığı yapacak kişiler bitki türünün fazla olduğu yerlere gelir. Ve bizimde tür sayımızın fazla olması Artvin’i hedef noktası olmaya taşımaktadır. Artvin 2 bin 700 bitki ile birinci sırada. İkincisi Antalya üçüncüsü de İstanbul. Bitkisel tür sayısı fazla, nadir bitkiler çok. Türkiye’nin bitkilerinin korunması lazım. Uluslararası sözleşmeler var. Bunlardan en önemlilerinden biriside Berlin Sözleşmesi. Yani siz doğadaki bitki türlerinden istediğiniz şekilde yararlanamayıp istediğiniz şekilde ticaret yapamıyorsunuz. Uluslararası sözleşmelere tabiisiniz ve ona göre de bitkileri yaşadığı ortamlarda korumanız gerekiyor. Bu sözleşme kapsamında Artvin’de 6 tür bu kapsamın içinde yer alıyor. Likapa, Moçvi ya da Ayı Üzümü dediğimiz tür bu tür sözleşme kapsamına giriyor” şeklinde konuştu.



"Artvin orkide cenneti"

Artvin’in bir orkide cenneti olduğunu sözlerine ekleyen Eminağaoğlu, “Orkideler de yer alıyor Artvin’de ve tamamı ticarette uluslararası sözleşmeye tabi olan bitkilerdir. Kardelenler de bu Türkiye’deki türlerinin yarısından fazlasının ilimizde bulunması çok önemli. Bölgemizde 3 farklı iklim tipini barındıran ilimizde Akdeniz iklimine özgü bitkiler de Çoruh Vadisi’nde yayılış göstermiştir. 144 tane bitki alanı teşhis edilmiştir. Bunlardan 4 tanesi Artvin’den. Bunlar da uluslararası açısından ilimize önemli bir değer katmaktadır” ifadelerini kullandı.

Artvin’de hayvan kaçakçılığı

‘Artvin’de Hayvan Kaçakçılığı’ adlı sunum gerçekleştiren Orman Fakültesi Orman Mühendisliği Bölümü Öğretim üyesi Doç. Dr. Temel Göktürk, şöyle konuştu:

"Ülkemizin zenginliğinden bahsedecek olursak bitki çeşitliliği ne kadar zenginse beraberinde hayvan zenginliğini de getirmekte. Ne kadar bir alanda zengin olursak o kadar diğer alanda zenginliğimizi arttırmaktayız. Bir insanın zenginliği cebindeki parası, villası, arabasıyla ölçülürken ülkelerin zenginliklerinde ise bitkisel ve fauna zenginliği yer alır. Özellikle bizim ülkemizin genel yapısı itibari ile baktığımız zaman, bir Avrupa geçiş alanı ve bu Avrupa geçiş alanında oldukça fazla memeli hayvanın yaşadığını görmekteyiz. 160 türün üzerinde memeli hayvanımızın bu alan üzerinde yaşadığını dikkate alırsak bu sayıya Avrupa yetişememektedir. Avrupa’nın bir çok ülkesinde ülkemizdeki memeli hayvan sayısının kat kat altında bir sayı söz konusudur. Bunun yanı sıra tabiki Türkiye’nin kuş türleri de oldukça zengindir. 4 tarafımız denizlerle çevrili, göllerimiz, derelerimiz olduğundan dolayı su kuşu türleri sayımızda oldukça fazladır. Bunun yanında yırtıcı kuşlardan yana da ülkemiz zenginlik kazanmıştır. Özellikle de bu zenginliğin ana faktörleri arasında ülkemizin göç yolları üzerinde olması yer almaktadır."

Atmacacılık spor aktivitesi

Bölgenin sahil kesimlerinde atmacacılığın spor aktivitesi olarak değerlendirildiğini ifade eden Göktürk, şunları söyledi:

"Baktığımız zaman keklik, kınalı keklik Yusufeli’nin çok güzel kuş türleri ve bu türler koruma altında, avlanmaları da yasak. Oldukça narin yapıları ile insanların dikkatini çeken türlerden bazıları. Yine bölgemizde yılan kartalı ve atmaca da mevcut. Atmacacılık bizim yöremizde, özellikle sahil kesimdeki ilçelerimizde spor aktivitesi olarak değerlendirilmekte. Bir çok derneği mevcut. İnsanlarımız atmaca besleyerek hem bir aktivite yapmış oluyor hem de kuşları korumuş oluyor. Bu kuşların bir özelliği daha var, doğadaki böceklerle beslendikleri için böcek popülasyonunu arttırıyor ve zararlı böceklerden de bizleri korumuş oluyor. İlimiz sürüngen hayvanlar bakımından da oldukça zengin. İlimizde 33 adet sürüngen hayvan olduğunu ifade edelim. Sürüngen türlerine bakacak olursak yılanlar 8 yılan türü ile Artvin’i temsil etmekte. Böcekler türünden örnek verecek olursak, Artvin’de 192 tür kelebek olmakla beraber yüzlerce tür böcek yaşamakta. Bu böcekler ise doğanın tozlayıcı canlıları olarak karşımıza çıkıyor."

Biyokaçakçıların iştahı kabarıyor

Göktürk, sözlerini şöyle tamamladı:

"Şimdi bu kadar zenginliklerimiz var bu zenginliğimiz de biyokaçakçıların iştahını kabartmakta. Yer yer ülkemize gelerek bu hayvan türlerinin alınıp kaçırılmasını gerçekleştirmeler ve girişimler oluyor. Hayvan kaçakçılığı denildiği zaman dünyadaki durumu özetleyecek olursak 13 binin üzerinde memeliler, kuşlar, sürüngenlerin ticareti konu ediliyor. Yani para kazanmak dediğimiz olay gerçekleştirilebiliyor."

"Artvin’de 2 bin 727 tür biki var"

Orman Fakültesi Orman Mühendisliği Bölümü Öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Sevim İnanç da yaptığı konuşmada, Artvin’de 2 bin 727 tane bitkinin olduğunu dile getirerek, "Çok güzel değerlere sahibiz. Bu zenginlikleri korumak içinde yasal mevzuatın olması gerekiyor. Bu anlamda yerel halkın desteği çok önemli. 24 saat o kaynaklarla iç içe yaşayan halk, bu halkın bilinç noktasındaki farkında lığı bizle için çok önemli. Bizim burada amacımız yerel halka sahip olduğu güzellikleri biliyorlar ama hatırlatmak. Bu güzelliklerin sadece doğada kalmasından ziyade, ne kadar çok zenginliğimiz ama dünyada en ucuz şey ham madde. Önemli olan bunları işleyebilecek potansiyele sahip olmamız ve bunu ekonomiye kazandırmamızdı. Doğal kaynakları öncelikle korumalıyız, arttırmalıyız ve bu kaynaklardan ekonomik olarak faydalanmalıyız. Envanter çalışmalarımızı çok iyi yapmalıyız. Artvin’de 2 bin 727 tane bitkimiz var, ekonomik olarak öne çıkanlar hangileri durum analizi bunların bir an önce yapılmalı" dedi.



"Ormanlara eskiden yakacak odun gözüyle bakılırdı"

Eskiden yakacak odun olarak görülen ormanlarının artık hastalıkların tedavisinde kullanıldığını dile getiren İnanç, “Dünya değişiyor insanların istekleri talepleri değişiyor. Eskiden sadece yakacak odun olarak baktığımız ormanlarımız şuanda bize çok daha farklı toprak tutmadan erozyonu önlemeye, son yıllarda özellikle hastalıkların tedavisinde en önemli baş vurulan kaynak bitkisel kaynak olarak biliyor. Görüyoruz ki savaşlar artık cephede olmuyor. Karşı Karşıya sadece silahla yapılmıyor. Biyolojik kimyasal savaşlardan da bahsediyoruz. İnsanların bir ülkeye giderek o ülkenin zenginliğini alıp getirmesi ona karşı bir takim prodetörler üreterek o canlıyı yok ede bildiğini göre biliyoruz” şeklinde konuştu.

Program Artvin Vali Yardımcısı Ertuğrul Örnek’in Orman Fakültesi Orman Mühendisliği Bölümü Öğretim üyeleri Prof. Dr. Özgür Eminağaoğlu, Doç. Dr. Temel Göktürk, Yrd. Doç. Dr. Sevim İnanç’a plaket takdimiyle son buldu.
Kaynak: İHA