'3. Küresel Barış Sempozyumu'

İspanya'nın Sevilla kentinde düzenlenen ve 5 gün süren sempozyumun sonuç bildirisi açıklandı Bildiriden: 'Günümüz dünyasında ekonomik, siyasal, kültürel ve din temelli çatışmaların ve buna bağlı olarak ortaya çıkan göçlerin tüm insanlığı etkileyen boyuta ulaştığı bir gerçektir'.

Türkiye İmam Hatipliler Vakfı (TİMAV) öncülüğünde İspanya'da düzenlenen 3. Uluslararası Dini Araştırmalar ve Küresel Barış Sempozyumu sonuç bildirisinin açıklanmasıyla sona erdi.

İspanya'nın Endülüs Özerk bölgesindeki Sevilla kentinde, Selçuk Üniversitesi, Necmeddin Erbakan Üniversitesi ile İstanbul Medeniyet Üniversitesi'nin de katkılarıyla gerçekleştirilen sempozyumda 5 gün boyunca toplam 18 oturumda ulusal ve uluslararası 72 akademisyen sunum yaptı.

Sempozyumun tamamlanmasının ardından sonuç bildirisini açıklayan TİMAV Genel Başkanı Ecevit Öksüz,

sempozyuma ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Organizasyonun, Endülüs'ün merkezinde gerçekleştirilmesinin ayrı bir anlam ifade ettiğini belirten Öksüz, 'Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın önderliğinde başlatılan Medeniyetler İttifakı girişimi de yine bu bölgede harekete geçmişti. İnsanlığın birlikte yaşaması ve medeniyet inşası yolunda birçok değerin tahrip edildiği bir dönemde, hem Batı hem İslam medeniyetinin eserlerini barındıran bir bölgeden insanlığa seslenmek istedik.' ifadelerini kullandı.

Öksüz, Endülüs medeniyetinin gemileri yakan bir sevgi, cesaret ve inanmışlık üzerine inşa edildiğini kaydederek, 'İnsanlığın ortak iyiliği için yeniden gemileri yakacak, yeni bir medeniyet tasavvuru ile toplumlara iyiliği yaşatacak bir yaklaşıma duyduğumuz ihtiyaç aşikardır.' diye konuştu.

Batı dünyasında İslamofobi, yabancı düşmanlığı ve ırkçılığın giderek arttığını belirten Öksüz, İslam dünyasındaki radikal oluşumların da karşı tarafı tetikleyerek birlikte yaşama imkanını ortadan kaldırdığını söyledi.

Geçmişte yaşanan tecrübeler ışığında yeniden bir medeniyet tasavvuru inşasının elzem olduğunu aktaran Öksüz, 'Bu sempozyumda sunulan bildirilerle söz konusu inşa sürecine mütevazı bir katkı sağlanmıştır.' dedi.

- Sonuç bildirisi

3. Uluslararası Dini Araştırmalar ve Küresel Barış Sempozyumu sonuç bildirisinde, 'Günümüz dünyasında ekonomik, siyasal, kültürel ve din temelli çatışmaların ve buna bağlı olarak ortaya çıkan göçlerin tüm insanlığı etkileyen boyuta ulaştığı bir gerçektir.' ifadesine yer verildi.

Modern hukuk sistemlerinde birlikte yaşamaya ilişkin pek çok düzenleme olduğu belirtilen bildiride, aklı önceleyen hukuki düzenlemelerin ahlak ve din kurallarında bağımsız olarak birlikte yaşamayı sağlamasının mümkün olmadığı; birlikte yaşamanın, hukuk kurallarının yanı sıra din, ahlak, örf, adet ve görgü kuralları gibi diğer sosyal düzen kuralları ile birlikte gerçekleştirilebileceği kaydedildi.

Bildiride ayrıca, İslam hukukunun geçerli olduğu coğrafyalarda İslam dışındaki dinlere hukuki bir statü verilerek temel hak ve özgürlükleri güvence altına alınmaya çalışıldığı, bunun en iyi örneklerinin İslam’ın ilk dönemindeki Medine Sözleşmesi ve devam eden süreçte Endülüs, Sicilya ve Osmanlı tecrübesinde net bir şekilde görülebileceği vurgulandı.
Kaynak: AA