'Tek Sermayem Ayaklarım'

Yalova'da 3,5 yıl önce eşini kaybeden 53 yaşındaki anne, biri down sendromlu 3 çocuğu ve 3 torununa karton toplayarak bakıyor Eşinin vefatından sonra ailesinin tüm yükü omuzlarına binen İzi:'Benim tek sermayem ayaklarım. Ne kadar çok gezersen o kadar çok karton geri dönüşüme gidecek mal toplama şansın var. O kadar da çok para kazanma şansın oluyor' 'Hayatta tek arzum, ben soğan yiyeyim, çorba içeyim ama çocuklarım mutlu olsun, iyi yaşasınlar. Kimseye muhtaç olmasınlar'

İSMAİL ERSAN - Yalova'da, eşinin vefatından sonra ailesinin tüm yükünü omuzlayan 53 yaşındaki Filiz İzi, down sendromlu oğlu, 2 kızı ve 3 torununun geçimini karton toplayarak sağlıyor.

Bağlarbaşı Mahallesi'ndeki gecekonduda yaşayan İzi'nin hayatı, 3,5 yıl önce eşinin vefatından sonra daha da zorlaştı.

Eşlerinden ayrılan iki kızı ve 3 torunu ile down sendromlu çocuğunun tüm sorumluluğunu üstlenen İzi, hayatından şikayet etmeden, çocuklarının kimseye muhtaç olmaması için çabalıyor.

İzi, AA muhabirine, 5 çocuk annesi olduğunu ve 2 kızının evli olarak yaşamlarını sürdürdüğünü söyledi.

Diğer 2 kızının eşlerinden ayrıldığını ve çocuklarıyla yanına yerleştiğini belirten İzi, down sendromlu oğlu Kerem ile kalabalık bir aile olarak yaşadıklarını anlattı.

- Hem anne hem baba

İzi, yaşadığı onca zorluğa rağmen hiçbir zaman karamsarlığa düşmediğini ifade ederek, şöyle konuştu:

'Eşim yaşarken omuzlarımda biraz yük vardı. O öldükten sonra yük arttı. Çok zorlanıyorum. Evin hem babası hem de annesiyim. İkindi vakti gelince el arabamı alıp işe gidiyorum. Yatsıya doğru eve geliyorum. Zor ama yine de şükrediyorum. Beterin beteri var. En azından kimseye el açıp yalvarmıyoruz. Alın terimizle kazandıklarımızı yiyoruz. Sosyal Hizmetlerden ve devletimizden Allah razı olsun, oğlum Kerem'e bağlanan maaş var. O maaşı ona harcıyorum. İster istemez omuzlarımdaki yük çok olduğu için mecburen çalışmak zorundayım. Tek amacım oğlumu mutlu etmek. Kronik astım hastasıyım. Dizlerimde sorun var. Yaşam koşulları çok zor. Bir ihtiyacını alıyorsun diğerini alamıyorsun. Elektrik faturasını yatırıyorum, su faturası kalıyor.'

- 'Bir gün işe gitmediğim zaman bir yerde bir açık oluyor'

İşe çıkmadığında o gün evde maddi olarak sıkıntılar yaşadıklarını vurgulayan İzi, 'Oğlum, Kerem'i sabah servisle okula gönderdikten sonra kendimi iyi hissediyorsam sabahleyin karton toplamaya çıkıyorum. Kerem okuldan döndükten sonra ikindi vaktinden sonra çıkıyorum. İkindiden yatsıya kadar geri dönüşüme gidecek çöpleri topluyorum.' dedi.

- 'Tek arzum çocuklarım mutlu olsun'

Bir sokağa günde 3 kez gittiğini anlatan İzi, şöyle konuştu:

'Yağmur, kar, kış oluyor, bazen işe çıkıyorum hava çok güzel oluyor ama sonra yağmura tutuluyorsun. Yağmurun dinmesini beklersen hava kararacak çok şey toplayamayacaksın. İster istemez ıslanıyor, zorluk çekiyorsun. Sabahleyin de topladıklarımızı satıyoruz. Bir gün işe gitmediğim zaman bir yerde bir açık oluyor. Günlük 10-25 lira bazen 30 lira kazanıyorum. Benim tek sermayem ayaklarım. Ne kadar çok gezersen o kadar çok karton geri dönüşüme gidecek mal toplama şansın var. O kadar da çok para kazanma şansın var. Kerem'in engelli maaşından başka gelirimiz yok. Tek arzum hayatta ben soğan yiyeyim, çorba içeyim ama bir tek çocuklarım mutlu olsun, iyi yaşasınlar. Kimseye muhtaç olmasınlar. '

- 'Gece gündüz demeden çalışıyor'

Yalova Genç Romanlar Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Kerem Koyuncu da Filiz İzi'nin yükünün çok ağır olduğunu ama bundan bir gün olsun şikayet etmediğini söyledi.

Filiz İzi'nin kağıt ve geri dönüşüm malzemeleri topladığını hatırlatan Koyuncu, şunları kaydetti:

'Geçim çok zor. Engelli bir çocuğu var. Torunları ve kızlarıyla beraber yaşıyor. Eşi öldükten sonra daha çok zorlanıyor. Gece gündüz demeden çalışıyor. Çoluk çocuğuna bakıyor, onları kimseye muhtaç bırakmıyor. En güzeli şu; helalinden kazanıp çocuklarına bakıyor. Engelli çocuğunu hiçbir şeyden mahrum bırakmıyor.'

Kaynak: AA