Türkiye'nin Güzelliklerini Gökyüzünden Fotoğraflıyorlar

İki kişilik açık kokpiti olan hava aracı 'gyrokopter' ile 20 gündür Türkiye’yi dolaşarak doğal ve tarihi güzellikleri görüntüleyen fotoğraf sanatçısı Alper ve pilot Yavuz, çalışmalarını 'Gökyüzünden Türkiye' adlı kitapla toplamayı hedefliyor Alper: 'Projenin temel amacı Türkiye üzerindeki doğal ve tarihi güzellikleri dünyaya tanıtmak. Kitabın gelirinin bir kısmını kimsesiz ve şehit çocuklarına bağışlayacağız. Amacımız geleceğimizin teminatı olan çocuklarımıza, bu ülkenin değerlerini, güzelliklerini teslim etmek ve onlara havacılığı sevdirmek'

SERHAT ÇAĞDAŞ - Fotoğraf sanatçısı Alp Alper ve pilot Mustafa Yavuz, iki kişilik açık kokpiti olan hava aracı 'gyrokopter' ile Türkiye'yi dolaşarak doğa ve tarihi güzellikleri fotoğraflıyor.

Türkiye'deki tarihi ve doğal güzellikleri havadan fotoğraflamak amacıyla 20 gün önce Tekirdağ'ın Çerkezköy ilçesinden projeyi başlatan ikili, Ege sahili boyunca ilerleyip ulaştıkları Akdeniz'in ardından yollarına İç ve Doğu Anadolu ile Karadeniz'in doğal ve tarihi güzelliklerini görüntüleyerek devam etmeyi hedefliyor.

Türk Hava Yollarında yaklaşık 25 yıl çalıştıktan sonra emekli olan 49 yaşındaki Alper ile 55 yaşındaki jeoloji mühendisi pilot Mustafa Yavuz, tek seferde en fazla 3 saat havada kalabilen aracı kullanarak önceden belirledikleri koordinatlar doğrultusunda gerçekleştikleri uçuşla Türkiye'nin doğa harikalarını kuş bakışı keşfediyor.

İkili, Karadeniz turunun ardından, başladıkları noktada bitirecekleri proje kapsamındaki fotoğrafları, 'Gökyüzünden Türkiye' adlı kitapta toplamayı amaçlıyor.

Alp Alper, proje ile Türkiye'yi dünyaya, bir de gökyüzünden tanıtmaya çalıştıklarını söyledi.

Projeye Tekirdağ'ın Çerkezköy ilçesinden başladıklarını, tüm koordinatları önceden belirlediklerini dile getiren Alper, şöyle devam etti:

'Aracımız üç saat havada kalabiliyor. Sonrasında yere inip yakıt almamız gerekiyor. Bunu başarabilmek için de çok iyi bir planlama yapmak durumundasınız. Uçtuğumuz ve çekim yaptığımız saatler çok önemli. Ayrıca çok iyi bir ekip çalışmamız var, o olmazsa zaten başaramayız. Yere indiğimizde alttaki ekip bize hemen teknik anlamda yardımcı oluyor. Akdeniz’in tarihi koylarından geçerek Adana’ya geldik. Buradan sonraki rotamız Antakya, Gaziantep, Şanlıurfa, Adıyaman, Elazığ, Erzincan, Erzurum, Kars ve Karadeniz’in en uç noktası olan Hopa’ya ulaşmak. Hopa’dan sonra Karadeniz’in dağlarına paralel giderek İstanbul’a ve Tekirdağ’a gideceğiz. Sonra kitabımızı tüm fotoğrafçıların ve havacıların beğenisine sunacağız.'

'Gökyüzünden Türkiye' projesinin yaklaşık 7 yıllık bir emeğin sonucu olduğunu anlatan Alper, 'Türkiye'yi yüreğiyle tanıtmaya çalışan bir ekiple çalışıyoruz. Projenin temel amacı, Türkiye üzerindeki doğal ve tarihi güzellikleri dünyaya tanıtmak. En önemlisi de kitabın gelirinin bir kısmını kimsesiz ve şehit çocuklarına bağışlayacağız. Amacımız geleceğimizin teminatı olan çocuklarımıza bu ülkenin değerlerini, güzelliklerini teslim etmek ve onlara havacılığı sevdirmek.' diye konuştu.

- 'Bizi en çok heyecanlandıran yer Anamur Burnu oldu'

Alper, Türkiye’nin her tarafının çok güzel olduğunu vurgulayarak, üzerinden uçarak geçtikleri yerlerin güzelliğini anlatmakla bitiremeyeceğini dile getirdi.

Kendilerini en çok etkileyen yerin Anamur Burnu olduğunu aktaran Alper, 'Anamur Burnu'nda yaşadığımız sert rüzgar bize hoş geldiniz diyerek adeta haddimiz bildirdi. Hiç beklemediğimiz şekilde doğanın gücünü bir kez daha gösterdi. Biz bu boğazı unutmuştuk üzerine geldiğimizde bize kendini hatırlattı. Burası yol boyunca en heyecanlandığımız yer oldu.' dedi.

Alper, 'gyrokopter' ile rüzgarı hissederek uçabildiklerini ve rahat fotoğraf çekebildiklerini, kokpitten dünyaya bakmanın daha farklı olduğunu kaydetti.
Kaynak: AA