'Katılım Bankacılığına İvme Kazandıracak En Büyük Güç Hükümetlerdir'

Lariba American Finance House Kurucusu ve Bank of Whittier Üst Yöneticisi Abdulrahman: 'Katılım bankacılığına ivme kazandıracak en büyük güç hükümetlerdir. Hükümetler kaynaklarını katılım bankacılığına kullandırmalıdır' 'Bir hükümetin en büyük harcamaları savunma ve enerji sanayisidir. Bunların ithalat ödemeleri katılım bankaları üzerinden yapılabilir' 'Hedef kitlemiz inanan, inanmayan, örtülü, örtüsüz, sakallı, sakalsız, yani herkes...' 'Biz banka olarak 2008 küresel krizini öngördük ve müşterilerimize o süreçte mortgage kredileri almamalarını söyledik. Bir müşterimiz 280 bin dolarlık bir evi mortgage kredisi kullanarak satın alacaktı. Ona evi aldırmadık. Krizden sonra o ev 180 bin dolara geriledi. Çünkü matematik bunu gerektiriyordu'

MURAT BİRİNCİ - Lariba American Finance House Kurucusu ve Bank of Whittier Üst Yöneticisi (CEO) Yahya Abdulrahman, katılım bankacılığına ivme kazandıracak en büyük gücün hükümetler olduğunu belirterek, 'Hükümetler kaynaklarını katılım bankacılığına kullandırmalıdır.' dedi.

Vakıf Katılım'ın davetlisi olarak Türkiye'ye gelen Abdulrahman, AA muhabirine, faizsiz bankacılık, İslam'da bankacılık ve finansman konularında değerlendirmelerde bulundu.

Abdulrahman, 1971 yılında Dallas'a göç ettiğinde cuma namazı kılacak hiçbir yer olmadığını, mescit kurmak için çalışma başlattıklarını, 1975'te bir yer bulduklarını, bu yerin fiyatının 34 bin dolar olmasına karşın kendilerinde 17 bin dolar bulunduğunu anlattı.

Abdulrahman, 17 bin doları bulmak için arayışlara girdiklerini ifade ederek, 'Kredi kullanmak istedik ancak aramızda faiz hassasiyeti olan arkadaşlarımız vardı. Faizle ilgili bilgim çok kısıtlıydı. Faizi anlamak için üniversiteye döndüm, finans ve para politikası üzerine master yaptım. Parayı toparladıktan sonra mescidi yapabildik.' dedi.

Los Angeles'te kişi başı 10 bin dolarla bir finans şirketi kurduklarını, 1980 yılında 200 bin dolarlık bir sermayeye ulaştıklarını belirten Abdulrahman, şirketlerinin adının 'la' hayır, 'riba' faiz kelimelerinden oluşan ve faizsiz bankacılık anlamına gelen 'lariba' olduğunu söyledi.

Şu anda 500 milyon dolarlık bir büyüklüğe ulaştıklarını ve çalışan sayılarının 55 olduğunu bildiren Abdulrahman, şunları kaydetti:

'ABD'de 50 eyalette de lisansı olan bir bankayız. Şu anda Dallas ve Los Angeles'te faaliyetimiz var. İşimizin çoğu internet üzerinden olduğu için çalışan sayımız az. ABD'de bankacılık yapmak gerçekten çok zor. Çok sayıda prosedür bulunuyor. Avrupa'da bankalar üzerinden bir pencere açılarak faizsiz bankacılık yapılıyor. İngiltere'de faizsiz bankacılığı bizim gibi yapan sadece bir banka var. ABD'de ise 2 banka var. Birisi Lariba'dır. ABD'de çalışmak Avrupa'ya kıyasla çok zordur.

Faizsiz bankacılıkta alışveriş söz konusu olduğu için çifte vergilendirme olabiliyor. Alıcı, banka ve satıcı var. Avrupa'da çifte vergilendirme uzun bir uğraşın ardından yapılan düzenleme ile kaldırıldı. Ancak ABD'de kanunu değiştirmek imkansız ötesi. Bizim önümüzdeki en büyük zorluk, İslam hukuku çerçevesinde ABD kanunlarıyla çelişmeyen bir sistem ortaya koyabilmekti. ABD'de Müslüman topluluğunun geçmişinin çok eskiye dayanmaması önümüzdeki başka bir zorluktu. Çünkü sermaye birikimi kısıtlıydı.'

- 'Riba, paranın belirli bir oranla kiralanmasıdır'

Yahya Abdulrahman, ABD'de faizsiz bankacılığın avantajları hakkında bilgi verirken, kavramlar ve bugünkü karşılıklarını bulma konusunda zorluk yaşasalar da bugün bu sorunları çözdüklerini ifade etti.

Kavramsal zorlukları gidermek adına sokağa çıktıklarını belirten Abdulrahman, 'İnsanlara 'şeriat ne demektir' diye sorduk. 'Bilek kesmek', '4 kadın almak' gibi cevaplar aldık. Bu kesinlikle doğru değildi. Çünkü algı bambaşka... Biz buna şeriat demedik, 'Yahudi-Hristiyan-İslam hukuku' dedik. Çünkü tahrif edilmemiş İncil ve Tevrat'ta da faiz haramdır. ABD'de sadece Yahudi ya da Hristiyan topluluklar yok. Biz Müslümanlar da oradayız. ABD'nin üçüncü sacayağı Müslümanlar olsun dedik.' ifadelerini kullandı.

Katoliklerde faiz hassasiyeti olmadığını, sinagoglarda ise 'ribbit free (faizsiz)' hizmetlerini verebilecek bir mekanizmanın bulunduğunu ifade eden Abdulrahman, ABD'de Yahudiler arasında faizsiz bir sistem bulunduğunu ancak tepkilerden çekindikleri için bunu bu şekilde lanse etmediklerini söyledi.

Abdulrahman, 'Riba (faiz), paranın belirli bir oranla kiralanmasıdır. Evi, arabayı kiralayabilirsiniz ancak elmayı kiralayamazsınız. Çünkü elma yenilince kendi halinden başka bir hale geçmiştir. Burada bir kullanma yoktur. O nedenle faiz paranın kiralanmasıdır.' diye konuştu.

- 'Benim mottom da, logom da İslami bankacılık değil, faizsiz bankacılıktır'

Lariba American Finance House Kurucusu ve Bank of Whittier Üst Yöneticisi (CEO) Yahya Abdulrahman, Türkiye'nin, 2023'te katılım bankacılığının sektördeki payının yüzde 15'e çıkarılması hedefinin çok önemli olduğunu vurguladı.

Malezya'da 2020 yılı için söz konusu rakamın yüzde 20'ye çıkarılması hedefi bulunduğunu, şu anda yüzde 14'e ulaşıldığını ifade eden Abdulrahman, 'Burada katılım bankacılığına ivme kazandıracak en büyük güç hükümetlerdir. Hükümetler kaynaklarını katılım bankacılığına kullandırmalıdır. Bir hükümetin en büyük harcamaları savunma ve enerji sanayisidir. Bunların ithalat ödemeleri katılım bankaları üzerinden yapılabilir.' şeklinde konuştu.

Abdulrahman, katılım bankacılığına yeni bir bakış açısı getirilmesi ve bu alandaki ürün çeşitliliğinin artırılması gerektiğini söyledi.

'İslami bankacılık' tabirinin doğru bir ifade olmadığını savunan Abdulrahman, şunları kaydetti:

'Bizim hedef kitlemiz inanan, inanmayan, örtülü, örtüsüz, sakallı, sakalsız, yani herkes... Benim mottom da, logom da İslami bankacılık değil, faizsiz bankacılıktır. Biz banka olarak 2008 küresel krizini öngördük ve müşterilerimize o süreçte mortgage kredileri almamalarını söyledik. Bir müşterimiz 280 bin dolarlık bir evi mortgage kredisi kullanarak satın alacaktı. Ona evi aldırmadık. Krizden sonra o ev 180 bin dolara geriledi. Çünkü matematik bunu gerektiriyordu.

Katılım bankaları bir araya gelir ve fikir birliği oluşturursa önemli aşamalar kaydeder. Katılım bankaları gazeteye reklam verdiğinde, broşür dağıttığında bunun etkisi kısa olur. Ama bir filmde ya da dizide katılım bankasından kredi kullanarak evlilik maceraları anlatılsa çok fazla etkisi olur. ABD'de bu tür örnekleri görüyoruz. James Stewart'ın Wonderful Life filminde faizsiz bankacılık kullanılmıştır. Biz bu filmi 20 dakika özet haline getirdik ve çalışanlarımıza bunun üzerinden eğitim veriyoruz. 'İslam'da Bankacılık ve Finansman' kitabımda faizsiz bankacılık her yönüyle ele alındı.'

Bank Asya Genel Müdürü Abdullah Güzeldülger de katılım bankacılığının payının yüzde 15'lere çıkarılması için yabancı sermaye girişini teşvik edecek bankacılık lisansı verilmesi gerektiğini söyledi.

Güzeldülger, katılım bankacılığının öz kaynak karlılığının konvansiyonel bankaların üzerine çıkarılması için bankaların daha verimli ve dijital alana ağırlık vermesi, katılım bankalarının internet ve masrafsız bankacılık uygulamalarının ön plana çıkarılması gerektiğini bildirdi.

Kaynak: AA