'SODEX Ankara' Kapılarını Açtı

Çevre ve Şehircilik Bakanı Özhaseki: '7,5 milyon civarında binanın, bağımsız birimin, konutun, içerisinde tabii iş yerleri, mağazalar, dükkanlar da var, dönüşmesi gerekiyor. Önümüzdeki 1012 yıl içerisinde bu 7,5 milyon binayı dönüştürebilirsek kendimizi görevini yapmış bir insan gibi hissedebiliriz. 'Depreme hazırlıklı bir ülke haline geldik.' diyebiliriz' '15 Temmuz'u yaşadı mı Almanya? Yaşamadı. Belçika da, Hollanda da yaşamadı. Dilerim dostlarımızın hiçbiri yaşamasın ama biz bu belaları da yaşadık. Şükür atlattık. Bunların hepsi geride kaldı. Fransız İhtilali'ndeki o önemli gün neyse Fransızlar, Avrupalılar için, bizim için de 15 Temmuz oydu'

Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, '7,5 milyon civarında binanın, bağımsız birimin, konutun, içerisinde tabii iş yerleri, mazağalar, dükkanlar da var, dönüşmesi gerekiyor. Önümüzdeki 10-12 yıl içerisinde bu 7,5 milyon binayı dönüştürebilirsek kendimizi görevini yapmış bir insan gibi hissedebiliriz. 'Depreme hazırlıklı bir ülke haline geldik.' diyebiliriz.' ifadelerini kullandı.

Özhaseki, ısıtma, soğutma, klima, havalandırma, yalıtım, su arıtma, jeotermal ve güneş enerjisi sistemlerine yönelik SODEX Ankara Fuarı'nın ATO Congresium'da gerçekleştirilen açılışına katıldı.

Özhaseki, açılışta yaptığı konuşmada, son 20-30 yıl içerisinde çevre tanımının çok ön plana çıkmaya başladığına işaret etti.

Köylerden kente göçün başlamasıyla büyüyen şehirlerde konut ihtiyacının da ortaya çıktığını anlatan Özhaseki, çok üretim ve tüketimin beraberinde problemleri getirdiğini anlattı.

Özhaseki, doğal kaynakların az tüketilmesi ve tahrip edilmemesi ile tabiata da o kadar saygılı davranılmış olacağını vurguladı. Özhaseki, hava, toprak, su, enerji kaynaklarının ölçüsüzce kullanıldığına fakat doğanın da bir denge üzerine kurulu olduğuna dikkati çekti. Özhaseki, doğal kaynakların korunması için yeni tedbirler alınması gerektiğini ifade etti.

- 'Çok hızlı birçok konutun yapılması lazım'

Bakan Özhaseki, konutlaşma ve şehirleşme konusundaki çalışmalara yönelik sektörün önünün açık olduğunu belirterek, şu değerlendirmede bulundu:

'Birçok Avrupa ülkesinde inşaatlaşma durağan bir döneme girdiği halde Türkiye'de önü açık bir sektör olarak görünüyor. Önü açık bir sektör olarak görünmesinin bir sebebi, ülkemizin deprem bölgesinde olması ve deprem bölgesindeki binalarımızın büyük bir kısmının da sağlıksız yapılardan oluşması. Dönüşmek zorunda. Bu ülkede son 100 yıl içerisinde 56 tane büyük deprem var. 100 bine yakın insan ölmüş. Hala büyükşehirlerimizi bir deprem tehlikesi bekliyor.'

Olası depremin şiddetine ve süresine ilişkin net bir bilgi bulunmadığını ancak yakın gelecekte büyükşehirleri böyle bir tehlikenin beklediğini aktaran Özhaseki, inşaat sektörünün önünün açıklığının bir diğer sebebinin de köyden kente göçün devam etmesi olduğunu vurguladı.

Özhaseki, milli gelir ve refah seviyesinin de giderek arttığını, daha iyi konutlarda yaşayabilmek ve konfora sahip olmak istendiğini dile getiren Özhaseki, 'O zaman inşaat sektörünün de durmak bilmeyen bir yol açıklığı var. Otoban gibi adeta Türkiye'de. Şimdi çok hızlı birçok konutun yapılması lazım. Tabii ki bu konutlar yapılırken bunu bir fırsata da dönüştürmeliyiz.' diye konuştu.

- 7,5 milyon civarında binanın dönüşmesi gerekiyor

Köyden kente göç edenlerin bir gecede gecekondu yaptığı dönemlerin artık geride kaldığını ifade eden Özhaseki, sözlerini şöyle sürdürdü:

'Yaptığımız hesaba göre 1999 depreminden önce yapılmış binaların büyük bir kısmının riskli olduğunu söyleyebiliriz. Bunların sayısı da 7,5 milyon civarında. 7,5 milyon civarında binanın, bağımsız birimin, konutun içerisinde tabii iş yerleri, mağazalar, dükkanlar da var, dönüşmesi gerekiyor. Önümüzdeki 10-12 yıl içerisinde Türkiye'de bu 7,5 milyon binayı dönüştürebilirsek kendimizi görevini yapmış bir insan gibi hissedebiliriz. 'Depreme hazırlıklı bir ülke haline geldik.' diyebiliriz. Eğer bunu yapmazsak deprem gelir o binaları yıkar, içerisinde birçok can, mal kaybı olur.'

Hazırlıkların bir an önce gerçekleştirilmesi gerektiğini vurgulayan Özhaseki, konutların standartlara uygun, doğru inşa edilmesinin de önemine işaret etti.

Özhaseki, 'Bunun bir fırsata dönüştürülüp artık günümüzün moda tabirleriyle akıllı şehirlerin, binaların yapılması, yeşil binaların yapılması, her türlü yalıtımın sağlandığı ve her türlü atığın da minimum seviyede dışarıya verildiği, yeniden dönüştürülebildiği sistemlerin inşa edilmesi gerekiyor.' dedi.

- 'Son bir yıl içerisinde yaşadığımız belaları hangi ülke yaşadı ki?'

Özhaseki, sektörde örgütlenmenin önemine değinerek, yaşanan sıkıntıların ortadan kaldırılmasına ilişkin çözümlerin bulunması, standartların belirlenmesi gerektiğini dile getirdi.

Türkiye'nin en önemli değerinin, çalışkan, gayretli insanları olduğunu vurgulayan Özhaseki, Almanya gibi güvenlikli, Avrupa Birliği'ne mensup bir ülke olunmadığını, etrafının ateş çemberiyle çevrili bulunduğunu belirtti.

Özhaseki, Türkiye'nin milli sanayiyi güçlendirmesi, savunma alanını sağlam tutması, birlik ile beraberliği sağlaması ve şer odaklarına karşı birlikte savaşması gerektiğini ifade ederek, şunları söyledi:

'Son bir yıl içerisinde yaşadığımız belaları hangi ülke yaşadı ki? Hangi Avrupa ülkesinde dağlara çıkmış, eli silahlı 'Ben bu ülkeyi bölmek istiyorum.' diyen binlerce militan vardı ki? Hangi ülkede kendi büyüttüğü, okuttuğu, ordu içerisinde bir gün eline silah alıp da insanlara sıkacak kadar vahşileşen bir yapı mı vardı ki? 15 Temmuz'u yaşadı mı Almanya? yaşamadı. Belçika da, Hollanda da yaşamadı. Dilerim dostlarımızın hiçbiri yaşamasın ama biz bu belaları da yaşadık. Şükür atlattık. Bunların hepsi geride kaldı. Fransız İhtilali'ndeki o önemli gün neyse Fransızlar, Avrupalılar için bizim için de 15 Temmuz oydu. Bu millet iradesini ortaya koydu. Ayağa kalktı, silah sıkan insanların karşısında dimdik durdu.'

Bakan Özhaseki, Türkiye'nin bugün geldiği noktada önünün aydınlık olduğunu söyledi.

- 'Standardımız yok'

İklimlendirme Sanayi İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Poyraz da törende yaptığı konuşmada, sektörün talepleri hakkında bilgi verdi.

Poyraz, iklimlendirme sektörünün gıda güvenliği, ilaçların korunması, şehirleşme, kentsel dönüşüm gibi birçok alanda hizmet verdiğine değinerek, 'Ancak standardımız yok. Sizlerin de şahit olduğu gibi bir tuvalet, evlerdeki mutfak, yemek kokusu hala çözülmüş değil. Bunlarla ilgili standartların geliştirilmesi lazım.' sözlerine yer verdi.

En lüks binalarda sistemlerin çalışmayabildiğini aktaran Poyraz, projelerin uzman mühendislerce yapılması, yangın sigortasının zorunlu tutulması gerektiğini söyledi. Poyraz, Türkiye'de bölgesel ısı değerleri olmadığına işaret ederek, Bakanlık ile yürütülecek ortak bir çalışmayla köy ve şehirlerde ısı değerlerinin belirlenmesini istedi.

Törende Hannover Messe Sodeks Fuarcılık A.Ş.'nin Türkiye Genel Müdürü Alexander Kühnel de bir konuşma yaptı.

Bakan Özhaseki ve diğer katılımcılar, konuşmaların sonunda fuarın açılış kurdelesini kesti. Özhaseki, programın ardından fuarda yer alan stantları ziyaret etti.

Kaynak: AA