Kundura Atölyesinde Geçen 67 Yıl

Aydın'da 16 metrekarelik dükkanında kunduracılık yapan 82 yaşındaki Şevki Usta, körüklü çizme geleneğini de sürdürmeye çalışıyor Şevki Balat: 'Ben işime aşık bir adamım, çalışmaktan hiç bıkmadım' 'Bazı arkadaşlar beni görüyor, 'Sen hala çalışıyor musun' diyorlar. Neden çalışmayayım?'

FERDİ UZUN - Aydın'da mahalleye dönüşen bir köyde ustasından devraldığı 16 metrekarelik atölyede 67 yıldır ayakkabı ve körüklü çizme üreten Şevki Balat, ilerleyen yaşına rağmen yurt içi ve yurt dışından aldığı özel siparişlerle zanaatını sürdürüyor.

Kent merkezine 20 kilometre uzaklıktaki Karahayıt'ta 1935 yılında dünyaya gelen Şevki Balat, 1947 yılında bitirdiği ilkokulun ardından Köşk ilçesinde ayakkabı ustalarının yanında çırak olarak çalıştı.

Doğduğu köyde yaşayan bir ustanın yanında mesleğe devam eden Balat, ustasının dükkanı kapatma kararı sonrası henüz 15 yaşında atölyeyi devraldı.

Balat, 16 metrekarelik müstakil atölyesinde 67 yıldır büyük bir özveriyle çalışıp 8 çocuk büyüttü ve 20 torun sahibi oldu.

İlerleyen yaşına rağmen her gün aynı tempoyla evine yaklaşık 1 kilometre mesafedeki atölyesine yürüyerek giden Balat, AA muhabirine yaptığı açıklamada yurt içi ve yurt dışından aldığı özel siparişlerle çalıştığını söyledi.

- 'Ben işime aşık bir adamım'

Genç yaşta devraldığı işlerini bir dönem büyüttüğünü, kent merkezinde dükkan açmasını isteyenlerin taleplerini geri çevirdiğini dile getiren Balat, 'Köydeki yaşantı sessiz, gürültüsü yok. Şehirdeki gibi kuyruk yok, kalabalık yok. Nasıl burada doğduk, gözümüzü burada açtık… Köyümün havasını teneffüs edeceğim. Onun için hiç şehir hayatını düşünmedim.' dedi.

Ayakkabıcılığın sabır gerektiren bir meslek olduğunu anlatan Balat, bu işi severek yaptığı için yılların nasıl geçtiğini anlamadığına dikkat çekti.

Balat, şunları kaydetti:

'Sevmezsen bu işi yapamazsın. Severek yaptığım için hiç sıkılmıyorum. İş kendisi gelip beni buluyor. Aydın'da neredeyse bütün okulların halk oyunları ekiplerine körüklü çizme yaptım. İşimi sabırla yaptım. Hayatım boyunca kimseyle yarışmadım. Hiç kendimi övmem. Ben işimle bilineyim isterim. Ben işime aşık bir adamım. Hem de böyle Kerem ve Aslı gibi… Çalışmaktan hiç bıkmadım. 3 gün gözümü hiç kırpmadan, doğru düzgün yemek yemeden bir okulun ayakkabı siparişi vardı onu bitirdim. İşi ya yapacaksın ya da yapmayacaksın. Yapamayacağın bir işi almayacaksın.'

- 'Sen hala çalışıyor musun?'

Körüklü çizme yapımının kunduraya göre çok daha zor ve zahmetli olduğunu aktaran Balat, 'Bir körüklü çizme yapana kadar 10 ayakkabı yapılır. Çizmeyi kesiyorsun, sayası, kalıbı, tekrar altını üstünü yapıp en son körüğü yapması… Körüklü çizmenin yapımı ortalama 1 haftayı buluyor.' diye konuştu.

Almanya başta olmak üzere birkaç ülkeye çizme gönderdiğini, İstanbul, İzmir ve Giresun'da ayakkabıcılarla çalıştığını anlatan Balat, Aydın'daki bazı milletvekillerinin de kendisinin yaptığı kunduraları giydiğini dile getirdi.

Meslekte çırak yetişmediğinden yakınan Balat, sözlerini şöyle tamamladı:

'Çırak işi zor. Şimdiki gençler hafif iş arıyor. Giydir üstünü başını gitsin İstanbul'a gezsin. Böyle tezgah başında oturup saatlerce çalışmak onlara zor geliyor. Bu meslek zaten bitecek. Böyle giderse bitecek. Çünkü yerine usta gelmiyor. Usta gelmeyince ne olacak? Biz bu işi buraya kadar getirdik. Bazı arkadaşlar görüyor beni 'Sen hala çalışıyor musun' diyorlar. Neden çalışmayayım ? Ben şimdi çalışmazsam yarın öbür gün sizin gibi olursam ne olacak ?'

Kaynak: AA