CHP Genel Başkan Yardımcısı Tezcan Açıklaması

(Kayseri milletvekili Arık'a bir esnafın saldırı girişiminde bulunması) Bu esnaf, bu kişi, bu zat aslında bu dilin kurbanıdır. Onu bu suçun faili yapan, referandumda 'evet' çıkarabilme hırsıyla vatandaşa değişiklik teklifinin içinde ne olduğunu anlatmak yerine 'hayır' diyen PKK'lıdır, 'hayır' diyen vatana düşmandır, 'hayır' diyen FETÖ'cüdür' diye bu ülkeyi 'evet' ve 'hayır' üzerinden bölen anlayıştır'

CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, CHP Milletvekili Çetin Arık'a bir esnaf tarafından bıçaklı saldırı girişiminde bulunmasına ilişkin, 'Bu esnaf, bu kişi, bu zat aslında bu dilin kurbanıdır. Onu bu suçun faili yapan, referandumda 'evet' çıkarabilme hırsıyla vatandaşa değişiklik teklifinin içinde ne olduğunu anlatmak yerine 'hayır' diyen PKK'lıdır, 'hayır' diyen vatana düşmandır, 'hayır' diyen FETÖ'cüdür' diye bu ülkeyi 'evet' ve 'hayır' üzerinden bölen anlayıştır.' dedi.

Tezcan, partisinin Kayseri İl Başkanlığını ziyaretinde yaptığı konuşmada, Kayseri milletvekilleri Çetin Arık ve partililerin, dün hiçbir makul vatandaşın, hiçbir vicdanın kabul edemeyeceği, Anadolu insanının kültürüne, ahlakına uymayan bir muameleyle karşılaştığını belirtti.

Talas ilçesindeki halk oylaması çalışmaları kapsamında bir dükkana 'Hayırlı işler' diyerek giren milletvekillerine, ilçe başkanına ve partililere, iş yeri sahibinin küfür ederek, satırla saldırdığını ileri süren Bülent Tezcan, şöyle devam etti:

'Biz bir referanduma gideceğiz. Biz bir kılıç, kalkan cengiyle, birbirimizle kavga etmiyoruz. 'Evet' diyen de bu ülkenin evladıdır, 'hayır' diyen de bu ülkenin evladıdır. 'Evet' diyene de tahammül edeceksiniz, 'hayır' diyene de tahammül edeceksiniz. Bütün bir devlet mekanizmasını yukarıdan aşağıya kurgulayarak 'evet' diyenlere cumhurbaşkanlığı, başbakanlık, bakanlıklar, belediyeler, devletin bütün imkanlarını seferber ederken 'hayır' propagandası yapanlara bütün kapıları, yolları, salonları, meydanları kapatan bir anlayış toplumu sadece kutuplaştırır.

İktidar sahiplerini uyarıyorum, dikkat edin. 17 Nisan'da bu ülkede beraber yaşayacağız. İnsanlarımızı birbirine düşmanlaştırarak ortaya çıkan yaraları sarmaya, iktidarın tümü elinizde olsa da gücünüz yetmeyebilir. Bu ülkeyi kavga ve çatışmaya sürüklemeyin. Bu esnaf, bu kişi, bu zat aslında bu dilin kurbanıdır. Onu bu suçun faili yapan, referandumda 'evet' çıkarabilme hırsıyla vatandaşa değişiklik teklifinin içinde ne olduğunu anlatmak yerine 'hayır' diyen PKK'lıdır, 'hayır' diyen vatana düşmandır, 'hayır' diyen FETÖ'cüdür' diye bu ülkeyi 'evet' ve 'hayır' üzerinden bölen anlayıştır.'

- 'Hepinizde koro halindeki bu Kemal Kılıçdaroğlu korkusu niye?'

Tezcan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Sarıyer'de 'Hayır' çadırını ziyaret ettiğini anımsatarak, şunları söyledi:

'(Hayır diyen teröristtir) diye hala meydanlarda konuşanlara soruyorum, Sayın Cumhurbaşkanım siz terörist çadırına mı girdiniz, Kandil'deki bir çadıra mı girdiniz? Onların teröriste benzer bir yanı var mıydı? Manisa'da iktidar partisinin il başkan yardımcısı çıkıyor 'hayır çıkarsa iç savaş çıkar' diyor. Cumhurbaşkanı danışmanı tweet atıyor, diyor ki 'evet çıkmazsa 7 Haziran'dan sonra ki günleri dahi mumla ararız' diyor. Bir başkası eline silahı almış, 'hayır' diyenlere mesaj diye ulu orta yedi el ateş ediyor, bunu da sosyal medyada yayınlıyor. İktidar sahiplerine soruyorum, devleti yönetenlere soruyorum, bu insanlar bu cesareti nereden alıyor?'

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun dün bir konuşmasında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu hakkında yakışıksız ifadeler kullandığını savunan Tezcan, 'Kuyruğa teneke bağlamaktan bahsediyor. Soyadına baktığınızda muteber olduğunu zannedeceğiniz bir kişi bunu söylüyor. İçişleri Bakanı'nın dili böyle olursa, onun emrinde olan valinin, kaymakamın, emniyet müdürünün pozisyonu nasıl olur? Siz bir düşünün. Bir ülkenin bakanı aklını tenekeye takmışsa, bir ülkede aklını tenekeye takmış, teneke kafalı bakanlar varsa o memlekette gürültü, patırtı eksik olmaz.' diye konuştu.

Tezcan, Türkiye'nin meselesinin halk oylaması olduğunu vurgulayarak, 'Sayın Cumhurbaşkanı miting meydanlarında Sayın Kılıçdaroğlu ile uğraşır. Sayın Başbakanın Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'ndan başka söz söyleyeceği kişi yoktur. Sayın Devlet Bahçeli koroya katılmış, meydanlara çıkar, Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'ndan başka söyleyeceği bir şey yok. Bakanlar çıkar Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'ndan başka söyleyeceği bir şey yok. Ben merak ediyorum, hepinizde koro halindeki bu Kemal Kılıçdaroğlu korkusu niye? Bu korkuyu bırakın. Genel başkanımız hiçbirisine bir şey söylemiyor. Gidiyor, anayasayı anlatıyor.' ifadelerini kullandı.

16 Nisan'da sandığın adeta gerilimin topraklama hattı olacağını anlatan Tezcan, gerilimi sandıkta bitireceklerini sözlerine ekledi.

- 'Bedel ödemeye hazırız'

Kayseri milletvekili Çetin Arık da yollarının aydınlık Türkiye yolu olduğunu belirterek, 'Bu yolda dün bedel ödedik, bugün bedel ödüyoruz, yarın da bedel ödemeye hazırız.' dedi.

Arık, şöyle konuştu:

'Sayın genel başkanımıza suikast girişimi, Sayın genel başkan yardımcımız Bülent Tezcan Bey'e alçakça yapılan hain saldırı ve dün de biz bu memleket için bu vatan için bu bayrak için çocuklarımızın geleceği için neden 'hayır' dediğimizi anlatmak için gittiğimiz bir esnafta bir saldırıya uğradık. Şunu peşinen söylemek isterim ki hiçbir saldırı bizi yolumuzdan döndüremeyecektir. Ne yaparlarsa yapsınlar aydınlık Türkiye yolunda, demokrasi yolunda, cumhuriyet için bedel ödememiz gerekiyorsa öderiz. Eğer bunun için Çetin Arık'ın feda edilmesi gerekiyorsa, seve seve hazırız. Bin Çetin Arık bu ülke için feda olsun. Bu demokrasi için feda olsun.'

Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki'nin açıklamalarını da basında gördüğünü aktaran Arık, 'Ben beklerdim ki kendisinden 'Sayın milletvekilim, geçmiş olsun, nedir durum' diye en azından bizden bilgi almasını isterdim ama 'elinde bıçak varmış yaralanma olmamış, neden büyütülüyor' gibi açıklamaları bizi son derece üzmüştür. Biz ucuz kahramanlıkların peşinde değiliz.' değerlendirmesinde bulundu.

Emniyetten koruma talebinde bulunmadığını vurgulayan Arık, 'Koruma ister misiniz?' diye sorduğunda şunu söyledim, biz haklıyız, haklı olanı savunuyoruz. Bizi milletimiz, CHP örgütümüz, yoldaşlarımız koruyacaktır, koruma istemiyorum dedim. Ben kendimi önce Allah'a sonra da sizlere emanet ediyorum.' ifadesini kullandı.
Kaynak: AA