'İran'da Asıl Yetki Sahipleri Partileşmeye Karşı'

İranlı politikacı ve Tahran Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Celayipur, hem hükümetin hem de asıl gücü elinde bulunduran erkin, siyasi yapının değişmesine karşı çıktığını söyledi

İranlı politikacı ve Tahran Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Hamit Rıza Celayipur, hem hükümet, hem de ülkede asıl yetkiyi elinde bulunduran erkin, partileşme ve parti üyeliğini öcü gibi göstermeye çalıştığını belirtti.

İran'ın 'Haber Online' ajansına konuşan Celayipur, İran'ın siyasi yapısı hakkında yaptığı değerlendirmede, 'Bu ülkede, ikinci bir duyuruya kadar yapı, siyasi blok şeklinde işliyor. Çünkü hem hükümet, hem de asıl gücü elinde bulunduranlar partileşmeye karşı çıkıyor.' dedi.

Celayipur, ülkede parti üyeliğine karşı sürekli negatif algı oluşturulduğuna dikkati çekerek, 'Son 37 yıldır, televizyonlar da devamlı parti üyeliği, sanki kumarhane üyeliğiymiş gibi olumsuz gösterilmeye çalışılıyor.' diye konuştu.

Hükümetin, istediği taktirde, ülkede partileşme yönünde adım atılabileceğini belirten Celayipur, ne muhafazakarların ne de reformcuların, siyasi arenada şeffaflık oluşturacak yönde adım atmak istemediğini kaydetti.

Celayipur, İran'ın zorlu ve puslu bir mecraya süreklendiğini ve bunun hafife alınmaması gerektiğini vurgulayarak, 'Herkes, İran demokrasisinin yalnızca blok siyaseti açısından tehlikede olduğunu düşünüyor. Oysa ki bu puslu ortam, ülkenin emniyet ve demokrasisini, dolayısıyla halkı mahvedip ülkeyi güvensiz bir ortama çevirebilir.' ifadelerini kullandı.

İran'da, 'İslami İstişare Meclisi' isimli 290 üyeli İran Meclisi, Anayasayı Koruyucular Konseyi ve dini liderin makamı gibi seçilmemiş kurumların yetkileriyle mukayese edildiğinde sahip olduğu yetki açısından geride kalıyor.

Ülkedeki en yetkili ikinci kişi ve hükümetin başı olan İran Cumhurbaşkanı anayasal olarak sınırlı yetkiye sahip bulunuyor. Cumhurbaşkanı adayları konsey tarafından onaylanıyor. Seçildikten sonra bile cumhurbaşkanının dini lider tarafından atanması gerekiyor. Dini lider sadece silahlı kuvvetler ve yargı üzerinde kontrol sahibi değil, aynı zamanda ülkenin iç ve dış politikasını da büyük ölçüde yönetiyor.
Kaynak: AA