BDDK Çalışanlarının FETÖ Davası Başladı
FETÖ’nün kriptolu haberleşme programı Bylock’u kullandıkları gerekçesiyle tutuklanan Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) çalışanı 21 sanığın yargılanmasına başlandı.
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) çalışanlarından FETÖ’nün haberleşme ağı ’Bylock’u kullandıkları tespit edilen 3’ü kadın 21 tutuklu sanık hakkında açılan davanın ilk duruşması başladı.
İstanbul 25.Ağır Ceza Mahkemesinde görülen ve cuma gününe kadar sürmesi beklenen duruşmada 21 tutuklu sanık ve avukatları ile sanık yakınları salonda hazır bulundu. Kimlik tespitinin ardından Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) yöntemiyle sanık savunmalarına geçildi. Duruşmada savunma yapan tutuklu sanıklardan Aytunç Bakır, FETÖ üyeliği suçlamasını kabul etmediğini ve Bylock kullanmadığını belirterek, "Burada bir kişi telefonunun internetini ortak kullanıma açsa, başka bir kişi bağlanabilir. Bağlandığı internetle girdiği sitelerin kayıtlarını internetini paylaşan şahsın telefonunda görebilirsiniz. Şifrenizi vermeseniz bile şifre kırma işlemi çok kısa sürer. Ben bylock kullanıcısı değilim, idari soruşturmaların hiçbirine konu olmadım. Terör örgütünün okullarına katılmadığım ortadadır, hiçbir yayınlarına üye veya ortak olmadığım ortadadır. Örgütün hiçbir yapısıyla alakam yoktur, örgüt adına eylemde bulunmadım. Kaçma şüphem olmadığımdan ve saydığım deliller doğrultusunda tahliyemi talep ediyorum" dedi.
BDDK’da 2014 yılında çalışmaya başladığını söyleyen sanık Arif Özoğlu, "Bylock kullandığım ve terör örgütü üyesi olduğum iddia ediliyor. Eğer kullanmış olsaydım Siber Suçlar İnceleme Raporunda ortaya çıkardı. Suçlamaları kabul etmiyorum. Üzerime atılan diğer suç örgüt hiyerarşisinde yer aldığım, alttaki ve üsttekilere bilgi taşıdığım yönündedir. Bunların somut bir delili yoktur. Tahliyemi talep ediyorum" ifadelerini kullandı.
Sanıklardan Bayram Çakır, FETÖ ile bir bağlantısı olmadığını öne sürerek, " Örgütün organizasyon ve etkinliğine katılmadım, şahıs veya kurumlarından burs yardımı almadım, örgüt liderinden talimat almadım. Bugüne kadar kimsenin adına mobil hat kullanmadım, yıllardır kendi adıma olan aynı numarayı kullanıyorum, eğer örgüt üyesi olsaydım dikkat çekmemek için sürekli telefon numaramı değiştirmem gerekirdi. Eğer programı yüklemiş olsaydım, örgüt mensuplarının telefonlarına defalarca format attığı gibi benim de format atmam veya telefonumu yenilemem gerekmez miydi? Tutukluluk halimin sona erdirilmesini, beraatimi talep ediyorum" şeklinde konuştu.
Duruşmaya sanık savunmalarıyla devam ediliyor.
Kaynak: İHA
İstanbul 25.Ağır Ceza Mahkemesinde görülen ve cuma gününe kadar sürmesi beklenen duruşmada 21 tutuklu sanık ve avukatları ile sanık yakınları salonda hazır bulundu. Kimlik tespitinin ardından Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) yöntemiyle sanık savunmalarına geçildi. Duruşmada savunma yapan tutuklu sanıklardan Aytunç Bakır, FETÖ üyeliği suçlamasını kabul etmediğini ve Bylock kullanmadığını belirterek, "Burada bir kişi telefonunun internetini ortak kullanıma açsa, başka bir kişi bağlanabilir. Bağlandığı internetle girdiği sitelerin kayıtlarını internetini paylaşan şahsın telefonunda görebilirsiniz. Şifrenizi vermeseniz bile şifre kırma işlemi çok kısa sürer. Ben bylock kullanıcısı değilim, idari soruşturmaların hiçbirine konu olmadım. Terör örgütünün okullarına katılmadığım ortadadır, hiçbir yayınlarına üye veya ortak olmadığım ortadadır. Örgütün hiçbir yapısıyla alakam yoktur, örgüt adına eylemde bulunmadım. Kaçma şüphem olmadığımdan ve saydığım deliller doğrultusunda tahliyemi talep ediyorum" dedi.
BDDK’da 2014 yılında çalışmaya başladığını söyleyen sanık Arif Özoğlu, "Bylock kullandığım ve terör örgütü üyesi olduğum iddia ediliyor. Eğer kullanmış olsaydım Siber Suçlar İnceleme Raporunda ortaya çıkardı. Suçlamaları kabul etmiyorum. Üzerime atılan diğer suç örgüt hiyerarşisinde yer aldığım, alttaki ve üsttekilere bilgi taşıdığım yönündedir. Bunların somut bir delili yoktur. Tahliyemi talep ediyorum" ifadelerini kullandı.
Sanıklardan Bayram Çakır, FETÖ ile bir bağlantısı olmadığını öne sürerek, " Örgütün organizasyon ve etkinliğine katılmadım, şahıs veya kurumlarından burs yardımı almadım, örgüt liderinden talimat almadım. Bugüne kadar kimsenin adına mobil hat kullanmadım, yıllardır kendi adıma olan aynı numarayı kullanıyorum, eğer örgüt üyesi olsaydım dikkat çekmemek için sürekli telefon numaramı değiştirmem gerekirdi. Eğer programı yüklemiş olsaydım, örgüt mensuplarının telefonlarına defalarca format attığı gibi benim de format atmam veya telefonumu yenilemem gerekmez miydi? Tutukluluk halimin sona erdirilmesini, beraatimi talep ediyorum" şeklinde konuştu.
Duruşmaya sanık savunmalarıyla devam ediliyor.