Kalp Hastalıkları Beslenmeyle Doğrudan İlişkili
Trakya Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü Öğretim Görevlisi Leyla Tevfikoğlu Pehlivan, kalp hastalıkları ile beslenme arasında doğrudan bir ilişki olduğunu söyledi.
Pehlivan, gazetecilere yaptığı açıklamada, doymuş yağ oranı yüksek ve tuzlu yiyeceklerin kalbe zarar verdiğini belirtti.
Kalp sağlığını korumak için stresten uzak, düşük yağlı beslenme tarzıyla, fiziksel aktivitenin yüksek olduğu bir hayat tarzı benimsenmesi gerektiğini ifade eden Pehlivan, 'Özellikle çok aşırı şeker tüketmek, çok yağlı yemek yada kolesterolden yüksek zengin yiyecekleri tüketmek de vücut ağırlığımızın artışına neden olabiliyor.' dedi.
Sağlıklı beslenerek ve hareketli bir yaşamla kalp hastalıklarının aza indirgenebileceğine dikkati çeken Pehlivan şunları kaydetti:
'Toplam yağ tüketimimizi ve bizim doymuş yağ asitlerinden zengin bir beslenme tarzımızı mümkünce düzenleyerek, bu yiyecekleri daha az tüketmemiz gerekiyor. Doymuş yağ asitleri çok yüksek olduğu için kalbimize zarar verebiliyor. Ondan dolayı da özellikle zeytin yağdan zengin, doymamış yağ asitlerinden zenginleştirerek beslenmemizi düzenleyebiliriz. Hem miktarca hem de doymuş yağ asitlerinden zengin bir beslenme tarzıyla kalbimizi koruyabiliyoruz.
-Tuzu sofralarınızdan çıkarın
Dışarıda yemek alışkanlığımız ve istediğimizin artmasıyla buna bağlı olarak da fastfood yiyeceklerini çok tercih ediyoruz.
Ne yazık ki tuzu, yağı çok yüksek. Türkiye’nin tuz tüketim durumlarına baktığımızda 15-16 gram kadar çok yüksek günlük tuz tüketimiz var. Ama bizim önerdiğimiz çok daha düşük olan günlük 4-6 gram kadardır. Mümkünse sofralarımızdan tuzu çıkartmamızda yarar var.
- Her gün yürüyün
Fiziksel aktivitenin günlük hayatımızda yer almasıyla beraber stresimizi, günlük hayatımızı kontrol edebiliyoruz. Kötü kolesterolün düşmesine iyi kolesterolün artmasını sağlıyor.
Günde ortalama 30 dakika yürümeliyiz. Kalbimizi sevelim kalbimizin en iyi dostu ve düşmanı biziz ondan dolayı kalbimize iyi bakalım.'
Kaynak: AA
Kalp sağlığını korumak için stresten uzak, düşük yağlı beslenme tarzıyla, fiziksel aktivitenin yüksek olduğu bir hayat tarzı benimsenmesi gerektiğini ifade eden Pehlivan, 'Özellikle çok aşırı şeker tüketmek, çok yağlı yemek yada kolesterolden yüksek zengin yiyecekleri tüketmek de vücut ağırlığımızın artışına neden olabiliyor.' dedi.
Sağlıklı beslenerek ve hareketli bir yaşamla kalp hastalıklarının aza indirgenebileceğine dikkati çeken Pehlivan şunları kaydetti:
'Toplam yağ tüketimimizi ve bizim doymuş yağ asitlerinden zengin bir beslenme tarzımızı mümkünce düzenleyerek, bu yiyecekleri daha az tüketmemiz gerekiyor. Doymuş yağ asitleri çok yüksek olduğu için kalbimize zarar verebiliyor. Ondan dolayı da özellikle zeytin yağdan zengin, doymamış yağ asitlerinden zenginleştirerek beslenmemizi düzenleyebiliriz. Hem miktarca hem de doymuş yağ asitlerinden zengin bir beslenme tarzıyla kalbimizi koruyabiliyoruz.
-Tuzu sofralarınızdan çıkarın
Dışarıda yemek alışkanlığımız ve istediğimizin artmasıyla buna bağlı olarak da fastfood yiyeceklerini çok tercih ediyoruz.
Ne yazık ki tuzu, yağı çok yüksek. Türkiye’nin tuz tüketim durumlarına baktığımızda 15-16 gram kadar çok yüksek günlük tuz tüketimiz var. Ama bizim önerdiğimiz çok daha düşük olan günlük 4-6 gram kadardır. Mümkünse sofralarımızdan tuzu çıkartmamızda yarar var.
- Her gün yürüyün
Fiziksel aktivitenin günlük hayatımızda yer almasıyla beraber stresimizi, günlük hayatımızı kontrol edebiliyoruz. Kötü kolesterolün düşmesine iyi kolesterolün artmasını sağlıyor.
Günde ortalama 30 dakika yürümeliyiz. Kalbimizi sevelim kalbimizin en iyi dostu ve düşmanı biziz ondan dolayı kalbimize iyi bakalım.'