AYM'nin Güroymak Seçimi İle İlgili Kararı Bulunmuyor
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun, partisinin grup toplantısında anlattığı, Anayasa Mahkemesi'nin 2014'teki Bitlis'in Güroymak ilçesindeki seçimlerde mühürsüz oy pusulalarını geçersiz saydığı yönündeki kararı, İçel Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası'nın seçimine ait İsmail Taşpınar'ın bireysel başvurusu olduğu ortaya çıktı Yüksek Mahkemenin, Taşpınar'ın, İlçe Seçim Kurulu Başkanının kararı sonucunda oda seçimlerine katılamaması nedeniyle yaptığı başvuruya ilişkin kararında 'mühürsüz oy pusulası'nın geçerli ya da geçersiz sayılması tartışılmadı Kılıçdaroğlu'nun okuduğu söz konusu ibarenin, kararın 'inceleme ve gerekçe' ya da 'hüküm' bölümünde yer almadığı anlaşıldı.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, partisinin grup toplantısında anlattığı, Anayasa Mahkemesi'nin 2014'teki Bitlis'in Güroymak ilçesindeki seçimlerde mühürsüz oy pusulalarını geçersiz saydığı yönündeki kararı, İçel Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası'nın seçimine ait İsmail Taşpınar'ın bireysel başvurusu çıktı.
Halk oylaması sonrası partisinin ilk grup toplantısında sonuçlara ilişkin değerlendirmelerde bulunarak, YSK'nın, mühürsüz zarf ve pusulalara ilişkin kararını eleştiren Kılıçdaroğlu, 2014 Bitlis Güroymak seçimleriyle ilgili Anayasa Mahkemesinin bir kararına atıfta bulundu.
Ancak Kılıçdaroğlu'nun grup toplantısında anlattığı, Anayasa Mahkemesi'nin 2014'teki Güroymak ilçesindeki seçimlerde mühürsüz oy pusulalarını geçersiz saydığı yönünde bir kararı bulunmadığı, İçel'deki bir oda seçimine ait İsmail Taşpınar'ın bireysel başvurusu olduğu ortaya çıktı.
Taşpınar, İlçe Seçim Kurulu Başkanının kararı sonucunda oda seçimlerine katılamaması nedeniyle adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini ileri sürerek, Anayasa Mahkemesine başvurmuş, Yüksek Mahkeme, 6 Şubat 2014'te bu başvurunun 'açıkça dayanaktan yoksunluk' nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar vermişti.
Karara göre, Taşpınar, İçel Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası (SMMMO) Yönetim Kurulu ve Disiplin Kurulunun belirlenmesi için yapılan seçimlere Meslekte Birlik Gurubunun başkanı sıfatıyla katılmak istedi ancak Genel Kurul Başkanlık Divanı Taşpınar'ın adaylık başvurusunu, başvuru usulüne aykırılık nedeniyle reddetti.
Taşpınar, adaylık başvurusunun kabul edilmemesi nedeniyle seçimlere katılamadı. İlçe seçim kurulu başkanlığına yaptığı itiraz da reddedilen Taşpınar, ilçe seçim kurulu kararının adil yargılanma hakkını ihlal ettiğini ileri sürerek, bireysel başvuruda bulundu.
Yüksek Mahkeme, 6 Şubat 2014'te bu başvuruyu 'açıkça dayanaktan yoksun' bularak reddetti.
Anayasa Mahkemesinin kararında 'İlgili Hukuk' başlığı altında 1 Haziran 1989 tarih ve 3568 sayılı Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu'nun 'Oda ve birlik organlarının seçim esasları' başlıklı 40. maddesinin 1, 6, 7, 9, 12, 13 ve 15. fıkralarına yer verildi.
Kılıçdaroğlu'nun okuduğu 'Mühürsüz oy pusulası ve zarfla kullanılan oylar geçersiz sayılır' cümlesinin ise kararın 'İnceleme ve gerekçe' ya da 'Hüküm' bölümünde değil, mevzuatın hatırlatıldığı 'İlgili Hukuk' bölümünde Kanun'un 9. fıkrasında yer aldığı anlaşıldı.
- YSK'nın kararları başka merciye taşınamıyor
Bu arada, anayasanın seçimlerin genel yönetim ve denetimi başlıklı 79. maddesi Yüksek Seçim Kurulunun görevlerini düzenliyor. Buna göre, seçimlerin, yargı organlarının genel yönetim ve denetimi altında yapılması öngörülüyor.
Seçimlerin başlamasından bitimine kadar, seçimin düzen içinde yönetimi ve dürüstlüğü ile ilgili bütün işlemleri yapma ve yaptırma, seçim süresince ve seçimden sonra seçim konularıyla ilgili bütün yolsuzlukları, şikayet ve itirazları inceleme ve kesin karara bağlama ve TBMM üyelerinin seçim tutanaklarını ve cumhurbaşkanlığı seçim tutanaklarını kabul etme görevi Yüksek Seçim Kuruluna veriliyor. Yüksek Seçim Kurulunun kararları aleyhine başka bir merciye başvurulamıyor.
- Kılıçdaroğlu ne demişti?
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 18 Nisan Salı günkü grup toplantısında şu ifadeleri kullanmıştı:
'Bakınız değerli arkadaşlar, 2014 Bitlis Güroymak'ta seçim yapıldı. Seçimlerde mühürsüz oy pusulaları olduğu görülür. Ne zaman? 2014'te. Seçim iptal edilir, yenilenir. İtiraz edilir, Yüksek Seçim Kuruluna gelir. Yüksek Seçim Kurulu alır bakar, der ki 'Kusura bakmayın, mühürsüz oy pusulaları var. İlçe seçim kurulunun aldığı karar doğrudur, seçimin yenilenmesi gerekir.' Aynısını söyler. Şimdiki başkan da Yüksek Seçim Kurulu başkanıdır aynı zamanda ve şimdi Anayasa Mahkemesine başvurulur bunun üzerine. Anayasa Mahkemesi 6 Şubat 2014’te bir karar verir. 'Oylar, üzerinde ilçe seçim kurulu mührü bulunan ve oy verme sırasında sandık kurulu başkanı tarafından verilecek zarflara konulmak suretiyle kullanılır. Mühürsüz oy pusulası ve zarfla kullanılan oylar geçersiz sayılır.'
Ne kadar güzel değil mi? Anayasa Mahkemesi kararı. 'Mühürsüz oy pusulası ve zarfla kullanılan oylar geçersiz sayılır.' diyor. Kim diyor? Anayasa Mahkemesi diyor. Yüksek Seçim Kurulu şimdi ne diyor? 'Bunlar geçerlidir' diyor. Yani 'ben Meclisi zaten takmıyorum, onların çıkardıkları kanunlara da uymuyorum, ne demek Anayasa Mahkemesi, onu da takmıyorum' diyor. 'Ben kimi takarım? Beni buraya getiren siyasi iradeye bakarım. Nasıl talimat verirse öyle karar veririm' diyor. Sen öyle karar veremezsin kardeşim, veremezsin.'
Kaynak: AA
Halk oylaması sonrası partisinin ilk grup toplantısında sonuçlara ilişkin değerlendirmelerde bulunarak, YSK'nın, mühürsüz zarf ve pusulalara ilişkin kararını eleştiren Kılıçdaroğlu, 2014 Bitlis Güroymak seçimleriyle ilgili Anayasa Mahkemesinin bir kararına atıfta bulundu.
Ancak Kılıçdaroğlu'nun grup toplantısında anlattığı, Anayasa Mahkemesi'nin 2014'teki Güroymak ilçesindeki seçimlerde mühürsüz oy pusulalarını geçersiz saydığı yönünde bir kararı bulunmadığı, İçel'deki bir oda seçimine ait İsmail Taşpınar'ın bireysel başvurusu olduğu ortaya çıktı.
Taşpınar, İlçe Seçim Kurulu Başkanının kararı sonucunda oda seçimlerine katılamaması nedeniyle adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini ileri sürerek, Anayasa Mahkemesine başvurmuş, Yüksek Mahkeme, 6 Şubat 2014'te bu başvurunun 'açıkça dayanaktan yoksunluk' nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar vermişti.
Karara göre, Taşpınar, İçel Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası (SMMMO) Yönetim Kurulu ve Disiplin Kurulunun belirlenmesi için yapılan seçimlere Meslekte Birlik Gurubunun başkanı sıfatıyla katılmak istedi ancak Genel Kurul Başkanlık Divanı Taşpınar'ın adaylık başvurusunu, başvuru usulüne aykırılık nedeniyle reddetti.
Taşpınar, adaylık başvurusunun kabul edilmemesi nedeniyle seçimlere katılamadı. İlçe seçim kurulu başkanlığına yaptığı itiraz da reddedilen Taşpınar, ilçe seçim kurulu kararının adil yargılanma hakkını ihlal ettiğini ileri sürerek, bireysel başvuruda bulundu.
Yüksek Mahkeme, 6 Şubat 2014'te bu başvuruyu 'açıkça dayanaktan yoksun' bularak reddetti.
Anayasa Mahkemesinin kararında 'İlgili Hukuk' başlığı altında 1 Haziran 1989 tarih ve 3568 sayılı Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu'nun 'Oda ve birlik organlarının seçim esasları' başlıklı 40. maddesinin 1, 6, 7, 9, 12, 13 ve 15. fıkralarına yer verildi.
Kılıçdaroğlu'nun okuduğu 'Mühürsüz oy pusulası ve zarfla kullanılan oylar geçersiz sayılır' cümlesinin ise kararın 'İnceleme ve gerekçe' ya da 'Hüküm' bölümünde değil, mevzuatın hatırlatıldığı 'İlgili Hukuk' bölümünde Kanun'un 9. fıkrasında yer aldığı anlaşıldı.
- YSK'nın kararları başka merciye taşınamıyor
Bu arada, anayasanın seçimlerin genel yönetim ve denetimi başlıklı 79. maddesi Yüksek Seçim Kurulunun görevlerini düzenliyor. Buna göre, seçimlerin, yargı organlarının genel yönetim ve denetimi altında yapılması öngörülüyor.
Seçimlerin başlamasından bitimine kadar, seçimin düzen içinde yönetimi ve dürüstlüğü ile ilgili bütün işlemleri yapma ve yaptırma, seçim süresince ve seçimden sonra seçim konularıyla ilgili bütün yolsuzlukları, şikayet ve itirazları inceleme ve kesin karara bağlama ve TBMM üyelerinin seçim tutanaklarını ve cumhurbaşkanlığı seçim tutanaklarını kabul etme görevi Yüksek Seçim Kuruluna veriliyor. Yüksek Seçim Kurulunun kararları aleyhine başka bir merciye başvurulamıyor.
- Kılıçdaroğlu ne demişti?
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 18 Nisan Salı günkü grup toplantısında şu ifadeleri kullanmıştı:
'Bakınız değerli arkadaşlar, 2014 Bitlis Güroymak'ta seçim yapıldı. Seçimlerde mühürsüz oy pusulaları olduğu görülür. Ne zaman? 2014'te. Seçim iptal edilir, yenilenir. İtiraz edilir, Yüksek Seçim Kuruluna gelir. Yüksek Seçim Kurulu alır bakar, der ki 'Kusura bakmayın, mühürsüz oy pusulaları var. İlçe seçim kurulunun aldığı karar doğrudur, seçimin yenilenmesi gerekir.' Aynısını söyler. Şimdiki başkan da Yüksek Seçim Kurulu başkanıdır aynı zamanda ve şimdi Anayasa Mahkemesine başvurulur bunun üzerine. Anayasa Mahkemesi 6 Şubat 2014’te bir karar verir. 'Oylar, üzerinde ilçe seçim kurulu mührü bulunan ve oy verme sırasında sandık kurulu başkanı tarafından verilecek zarflara konulmak suretiyle kullanılır. Mühürsüz oy pusulası ve zarfla kullanılan oylar geçersiz sayılır.'
Ne kadar güzel değil mi? Anayasa Mahkemesi kararı. 'Mühürsüz oy pusulası ve zarfla kullanılan oylar geçersiz sayılır.' diyor. Kim diyor? Anayasa Mahkemesi diyor. Yüksek Seçim Kurulu şimdi ne diyor? 'Bunlar geçerlidir' diyor. Yani 'ben Meclisi zaten takmıyorum, onların çıkardıkları kanunlara da uymuyorum, ne demek Anayasa Mahkemesi, onu da takmıyorum' diyor. 'Ben kimi takarım? Beni buraya getiren siyasi iradeye bakarım. Nasıl talimat verirse öyle karar veririm' diyor. Sen öyle karar veremezsin kardeşim, veremezsin.'