MHP Genel Başkanı Bahçeli Açıklaması (3)

'Kararı millet verecektir. 'Hayır' da verebilir, 'evet' de verebilir ama şahsi kanaatim olarak 60 günden öncesi ve sonrasıyla ortaya konmuş olan her türlü davranışı, propagandayı, söylemleri göz önüne aldığım zaman 'hayır'ın Türkiye'ye hayır getireceği inancında değilim. Bunu kesin olarak ifade ediyorum'''Hayır'ın kazanması halinde, bundan yararlanmak isteyen unsurlar çok yönlü harekete geçer. Almanya'sı, Hollanda'sı, Fransa'sı, Amerika'sı, Türkiye'deki iş birlikçileri, Türkiye'yi karıştırmak isteyen unsurlar, terörün kalıntıları, FETÖ'nün kalıntıları harekete geçer'

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, anayasa değişikliğinin oylanacağı halk oylamasına ilişkin, 'Kararı millet verecektir. 'Hayır' da verebilir, 'evet' de verebilir ama şahsi kanaatim olarak 60 günden öncesi ve sonrasıyla ortaya konmuş olan her türlü davranışı, propagandayı, söylemleri göz önüne aldığım zaman 'hayır'ın Türkiye'ye hayır getireceği inancında değilim. Bunu kesin olarak ifade ediyorum.' dedi.

Bahçeli, HaberTürk, Show TV ve Bloomberg HT ortak yayınında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu, soruları yanıtladı.

Anayasanın ilk dört maddesinin değişeceğiyle ilgili hassasiyeti olanlar için ilk dört maddenin güvencesinin kendisi olduğunu açıkladığının hatırlatılmasına Bahçeli, 'Evet, güvencesi Milliyetçi Hareket Partisi, Türk milliyetçileri, dolayısıyla onların şu an genel başkanı konumunda olan benim.' karşılığını verdi.

Anayasanın ilk dört maddesi konusunda MHP'nin tavizinin olamayacağını, bu konuda herhangi bir şekilde fikri değişiminin de olamayacağını vurgulayan Bahçeli, söz konusu maddelerin Türk milletinin bekasıyla ve varlığıyla ilgili olduğuna işaret etti.

Bahçeli, Anayasının ilk dört maddesine yönelik 'Buna bir evet dediğiniz anda veyahut farklı bir yaklaşım ortaya koyduğunuz anda Türkiye'de her taraf karmakarışık olur, kaos yaşanır, kriz yaşanır, bölünme tehdidi olur, iç kavga başlar, şu olur bu olur. Bunun önlenmesi lazım. Bu konudaki ısrarımız buradan gelmektedir.' diye konuştu.

Değişikliğin kuvvetler birliğine yol açacağı yönündeki eleştirilere ilişkin ise Bahçeli, anayasa değişikliğinin özü üzerinde konuşanın bulunmadığını, gerçek niyetin ne olduğunu söyleyenin de olmadığını ifade etti.

Bahçeli, şöyle devam etti:

'18 madde üzerinde 60 günden bu yana her gün aynı tartışmalar yapılıyor. Bilim insanları, televizyonlardaki araştırmacı yazarlar, siyasiler, yıllardan beri birçok konularda kendisini yetiştirmiş insanlar yapıyor. Fakat ne hikmetse anayasa değişikliğiyle ilgili Adalet ve Kalkınma Partisi tarafından görevlendirilmiş 7 tane bilim insanından ses yok. Başkalarından ses yok. Ama Türkiye'de son günlerde, 60 günden bu yana 18 madde üzerinde neler neler söyleniyor. Bunların hiçbirisinin mantıki bir tarafını bulmak mümkün değil. Şimdi, 'Cumhurbaşkanı yardımcı seçerken 500 tane de yapabilir' demenin bir manası var mıdır? Türkiye'de 500 tane Cumhurbaşkanı yardımcısı yaparsanız bakanları, bürokrasiyi nelerle düzenleyeceksiniz. Türkiye'nin yetişmiş insan sayısıyla bu tür uygulamalarda değerlendirecekler arasında bir irtibat kurulmuş mudur veya böyle bir öze sahip misiniz? Buna benzer bir çok konular. Cumhurbaşkanının partili olmak konusu gündeme geldiğinde, efendim, 'Partili Cumhurbaşkanı olmaz.' Niçin olmaz?'

- Siyasi partiler yasasında değişiklik yapılması

Siyasi partiler yasasında merkez yoklaması, ön seçim ve teşkilat yoklaması şeklinde üç yöntem olduğunu hatırlatan Bahçeli, şunları söyledi:

'Böyle bir durum karşısında zaman zaman CHP belli bir alanda ön seçim yapar, diğerleri ne yapıyor, diğerlerinin hepsi istişarelerle adayların belirlenmesiyle, kamuoyu araştırmalarıyla, teşkilat yoklamasıyla bazı sonuçlar elde etmeye çalışıyor. Şimdi bunlardan çıkan milletvekilleri 'ben milletvekili oldum, Meclise geldim, hür ve bağımsızım kendi irademle geldim, partinin adını kullandım ama her imkanı ben seferber ettim, partinin yönetiminden genel başkanından hiç birinden bilgisi yok diyerek bağımsızlığını mı ilan edecek, isyan mı edecek? Nerede kalacak parti disiplini, tabiatıyla bazı konularda istişare, uyum ve bu üç yöntemden bir tanesi bunlarla geliyor. Bunların içerisinden geldiği zaman milletvekillerinin hepsini genel başkanın kölesi kabul etmek çok büyük hatadır. Şahsiyetlerini sıfırlamak doğru değildir.'

AK Parti'nin bazı temsilcilerinin siyasi partiler kanununda ve seçim kanununda değişiklikler yapılacağını belirttiklerinin ifade edilmesi üzerine Bahçeli, 'Yapabilirler ama bu herşeyden evvel bir demokratik siyasi kültüre dayalıdır. Biz de şu an için farklı düşünen hayır oyu veren milletvekillerimiz var, pazar günü hayır oyu vereceğini bildiğim insanlar var. Bunlar 'hayır' oyu veriyor diye biz dışlamıyoruz. Vermeseler daha doğru olur, parti politikasına uygun hareket etmiş olurlar, birlik, beraberlik sağlanmış olur. MHP'yi itibarsızlaştırmanın, yerle bir etmenin bir manası yok. Eğer bu manada bir özgürlük istiyorsa milletvekili, bunlar olmasın daha iyi.' şeklinde konuştu.

-'Kararı millet verecektir'

'Hayır' çıkması halinde MHP'nin tavrı ve nasıl bir politika izleyeceği yönündeki soruya da Bahçeli, 'Milletimizin iradesidir, TBMM'den bir taslak milletin huzuruna referandum olarak sunulmuştur. Kararı millet verecektir, hayır da verebilir, evet de verebilir. Ama şahsi kanaatim olarak 60 günden öncesi ve sonrasıyla ortaya konmuş olan her türlü davranışı, propagandayı, söylemleri göz önüne aldığım zaman 'hayır'ın Türkiye'ye hayır getireceği inancında değilim. Bunu kesin olarak ifade ediyorum.' yanıtını verdi.

Böyle bir konuda 'hayır' oyu veren insanlara da saygısının büyük olduğunu belirten Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü:

'O, onun tercihidir, fakat hayırın kazanması halinde bundan yararlanmak isteyen unsurlar çok yönlü harekete geçer, Almanya'sı, Hollanda'sı, Fransa'sı, Amerika'sı geçer, Türkiye'deki iş birlikçileri geçer, Türkiye'yi karıştırmak isteyen unsurlar geçer, terörün kalıntıları, FETÖ'nün kalıntıları harekete geçer. Çünkü 'hayır' çıktığı andan itibaren bugünkü Cumhurbaşkanı ve hükümet 3 Kasım 2019'a kadar görevde kalacak. Bu kadar süre içerisinde Türkiye'de neyin olacağını, Güneydoğu Anadolu'da ne olacak, Suriye'de ne olacak, Irak'ta ne olacak, bütün bunları düşünmeyen bir siyasetçi olur mu, bir vatan evladı olur mu? O sebepten dolayı evet diyoruz.'

-'Oylarını kullanmalarını, bir görev olarak düşünmek lazım'

Memleket meselesi olursa düşmanlığa gerek kalmayacağını vurgulayan Devlet Bahçeli, hala kendisini anlamayanların bulunduğunu, milletin sağduyusuna güvenmek gerektiğini söyledi.

Bahçeli, herkesin sandığa gitmesini tavsiye ederek, 'Yüksek bir sorumluluk anlayışı içerisinde referandum hakkında neyi düşünüyorlarsa o düşünceleriyle birlikte sandığa gitmeliler, oylarını kullanmalarını, bir görev olarak düşünmek lazım. Bu konuda gençlere ve hanım efendilere de büyük sorumluluk düşüyor, onların da gitmesi lazım.' dedi.

MHP Genel Başkanı Bahçeli, 'Netice itibarıyla 17 Nisan'da Türkiye'de gerçekten önemli bir adım atılmış şekliyle bir dönemin kapısını aralamak lazım. Kapıdan içeriye girelim de içeride ne olur onu ileride görüşürsünüz.' ifadesini kullandı.

'Ne olur içeri girilirse' şeklindeki soru üzerine Bahçeli, 'Güzel şeyler olacağı kanaatindeyim.' yanıtını verdi.

(Bitti)

Kaynak: AA