Ağbal AA Editör Masası'na Konuk Oldu Açıklaması (1)

'Türkiye'nin olumlu bir hikayesi olacaksa bu olumlu hikayenin adı referandumda 'evet' çıkmasıdır. Başka bir seçeneğin Türkiye için olumlu bir hikaye üretme imkanı yok' '16 Nisan'a giderken piyasa sadece sonucu tahmin etmiyor, aslında sonucun 'evet' çıkmasını da istiyor' '17 Nisan'dan itibaren kanaatimce ekonomi siyasetin birinci gündemi olacak'

Maliye Bakanı Naci Ağbal, 16 Nisan'daki halk oylamasına ilişkin, 'Türkiye'nin olumlu bir hikayesi olacaksa, bu olumlu hikayenin adı referandumda 'evet' çıkmasıdır. Başka bir seçeneğin Türkiye için olumlu bir hikaye üretme imkanı yok.' dedi.

Ağbal, Anadolu Ajansı Editör Masası'nda gündeme ilişkin soruları yanıtladı, açıklamalarda bulundu.

Birçok kentte halk oylaması için çalışmalarda bulunduğunu ifade eden Ağbal, sahada büyük bir coşku olduğunu söyledi. Ağbal, referandum ve anayasa değişikliğine ilginin her geçen gün arttığını belirterek, son derece olumlu bir kampanya yürüttüklerini, doğruları söylediklerini dile getirdi.

Bakan Ağbal, anayasa değişikliğinin ülkenin geleceğine, istikrarına sağlayacağı katkıyı anlattıklarını vurgulayarak, meydanlarda, salon toplantılarında büyük bir teveccühle karşılaştıklarını, 16 Nisan yaklaştıkça bunun arttığını gördüklerini söyledi.

Vatandaşın ülkenin önünü açacak olumlu değişikliklere hep 'evet' dediğine işaret eden Ağbal, '16 Nisan'da da Türkiye'de ihtiyaç duyulan değişimi, dönüşümü sağlayacak olumlu bir anayasa değişikliği yapıyoruz ve vatandaş bunu görüyor.' diye konuştu.

Ağbal, bugün itibarıyla piyasalar dahil herkesin 'evet' oylarının çoğunlukta olacağına yönelik genel kanaate sahip olduğunu belirterek, şöyle devam etti:

'Başından beri piyasalar, analistler, referandum neticesinin 'evet' çıkacağına inandı ve bunu bekledi. Yapılan değişiklik genel itibarıyla Türkiye'de demokrasiyi, milli iradeyi güçlendiren, ülkenin ihtiyaç duyduğu değişimin önünü açan bir anayasa değişikliği. Piyasa her zaman bir ülkede güçlü siyasi ve ekonomik istikrar arar. Piyasa analistleri, yatırımcılar bir ülkeyle ilgili değerlendirme yaparken o ülkede öngörülebilirlik, güçlü ve meseleleri çözebilecek siyasi irade, reform yapabilecek güçlü sisteme sahip olup olmadığına bakarlar. Piyasa mantığıyla baktığımızda yeni sistemin getirdiği en önemli özelliklerden biri, siyasi meşruiyet tabanı son derece geniş, güçlü hükümet modelini getiriyor. Yasama organı da bu sistemde güçleniyor. Dolayısıyla piyasa böyle bir ortamı bekler, böyle bir ortamda o ülkenin daha fazla büyüyeceğini umar ve o ülkeye yatırım yapar. Onun için 16 Nisan'a giderken piyasa sadece sonucu tahmin etmiyor, aslında sonucun 'evet' çıkmasını da istiyor.'

Ağbal, 'evet' çıkması halinde kısa vadede Türkiye ile ilgili bütün ekonomik parametrelerin istikrar kazanacağını, belirsizliklerin ortadan kalkacağını, reform ve uyum yasalarının çıkacağı dönemin başlayacağını söyledi.

16 Nisan sonrasında kur, faiz oranları, ekonomik büyüme, yatırım harcamaları ve Türkiye'ye gelecek sermaye bakımından kısa vadede olumlu etkilerin görüleceğini belirten Ağbal, 'Piyasa da bunu istiyor. Türkiye'nin olumlu bir hikayesi olacaksa bu olumlu hikayenin adı referandumda 'evet' çıkmasıdır. Başka bir seçeneğin Türkiye için olumlu bir hikaye üretme imkanı yok. 17 Nisan'dan itibaren kanaatimce ekonomi siyasetin birinci gündemi olacak.' değerlendirmesinde bulundu.

Ağbal, orta ve uzun vadede yapısal reform ihtiyacının devam ettiğini, 16 Nisan'ın atlatılmasıyla ihtiyaç duyulan reform niteliğindeki düzenlemelerin art arda yapılacağını, ekonominin üretim tarafını güçlendirecek adımların süratla atılacağını vurguladı.

Ekonominin canlandırılmasıyla ilgili çok sayıda karar aldıklarını hatırlatan Ağbal, şunları kaydetti:

'Bu kararlarla ilgili bir değerlendirme yapıp önümüzdeki aylara, özellikle 2017-2018 yıllarına ilişkin ekonomideki canlılığı tutacak, güçlendirecek ilave teşvik ve destekleri konuştuğumuz günler olacak. 17 Nisan'dan itibaren Türkiye gündeminin birinci sırasına ekonomi oturacak. Ekonominin de 2 temel ayağı olacak, birincisi reform, ikincisi ekonomik canlanmayı daha da güçlendirecek yeni destek ve teşviklerin geliştirilmesi.'

Türkiye ekonomisinin geçen yılın son çeyreğinde temellerinin sağlam olduğunu gösterdiğini dile getiren Ağbal, 2017'de büyüme oranının daha yukarıda olması için ihtiyaç duyulan ilave destek ve teşvikler üzerinde de duracaklarını bildirdi.

(Sürecek)

Kaynak: AA