Meral Akşener Açıklaması 'Bu Kadar Yetkiyi Kocama Vermem'

Eski milletvekili Meral Akşener, ‘hayır’ propagandası kapsamında Isparta’ya geldi. Anayasaya değişikliğiyle ilgili Akşener, “Ben bu kadar yetkiyi kocama da vermem, oğluma da vermem” dedi.

Meral Akşener Açıklaması 'Bu Kadar Yetkiyi Kocama Vermem'
Akşener’in programına MHP’den ihraç edilen Isparta Milletvekili Nuri Okutan, CHP’nin mevcut ve eski il başkanlarıyla, bazı sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri katıldı.

Akşener, yaptığı konuşmada, "Bugün iyi ki buradayız. İyi ki siz varsınız. Demokrasiye, hukuka, milletimize olan inancımızı, imanımızı güçlendirdiniz. Allah’tan sizden razı olsun. Geçmişte de devlet gücüyle engeller çıkarıldı. Geçmişte de valiler, yöneticiler, iktidarın her istediğini yapmak için bizim gibilerin önüne setler, engeller koyarlardı. Ama siz her engelli aştınız, aştırdınız. Dünden ders almayanlar bugünü böyle tanzim ediyorlar. Halbuki sen muhtar olamazsın denilen sayın cumhurbaşkanını yine aynı şekilde, yine adalete, hukuka, demokrasiye olan inancınızla 3 kez başbakan, bir kez cumhurbaşkanı yaptığınız. Kadere bakın ki kendisine çıkarılan engellerin 100 katını 16 Nisan’da yapılacak olan referandum da hayır tercihinde bulunan bizler için ortaya koymaktan çekinmediler. Ben bugün buraya çok zor şartlar altında geldim. Tertip heyetini kutluyorum. Onlar geri adım atmadığım için sizinle buluştum. Girişte güzergahınız nedir diye sordular. Bazı duyumlar aldık, sizin güvenliğiniz dediler. Güzel kardeşim; Allah’a inanan insan, eder ne bir nefes, ne bir nefes önce cehennem sonradır diyen bir insanı sen koruyabilir misin? O son nefes bittiği gün koruma imkanın olur mu? Ben Allah’a iman etmişim. Ben cenabı Hak’ka teslim olmuşum. Bir yüreğin içinde hem iman hem korku barınamazı 1997-1999 yılları arasında tecrübe etmişim. Onun için bizim için koruyan önce Allah, dayandığımız yer milletimizdir” dedi.

Bir anayasa oylaması yapılacağını anımsatan Akşener, “Biz de anayasa değişikliğinin Türkiye’nin 94 yıllık Cumhuriyet değerlerini, parlamenter rejimini, parlamenter demokrasiyi değiştireceğini, tek bir kişinin iki dudağı arasına gençlerin, kadınların, yaşlıların geleceğinin sıkıştırılmasının doğru olmadığını, 70 yıl önce bıraktığımız partili cumhurbaşkanlığını bugün 70 yıl önce o yıllarca tek partili rejimi diye diye meğer temel özlemleri milli şef olmakmış. Madem önceliğiniz İnönü olmaktı niçin saygı göstermediniz, yıllar boyu neden ona söverek gezdiniz? Bunları çok kolay oy alabilmek için yaptınız. Biz sizleri demokrasi adına koruduk, kolladık, Sayın Cumhurbaşkanı hapishaneye giderken yanınızda kimler vardı, hatırlıyor musunuz? Başka bir siyasi partiden olup, o günün şartlarında sizin lehinize beyanat verip, suçluyu korumaktan tazminat ödeyenleri hatırlıyor musunuz? Siz başka bir partinin belediye başkanıydınız bizler başka partinin milletvekiliydik. Ama sizler adınıza biz mücadele verdik. Bugün Isparta’da Türkiye’de vefanın sadece İstanbul’da bir semt adı olduğunu tecrübe ettik. Onun için başta sayın başbakan olmak üzere ülkeyi yönetenlere 100 sayfa tarih okuyun diyorum. 100 sayfa tarih okuyun ki, biz kimiz, milletimiz kimdir, demokrasi bu ülkede nasıl gelişmiştir, öğrenin, içselleştirin ona göre tutum alın” dedi

Kendisine güvenliğiyle ilgili ifadelerde bulunulduğunu aktaran Akşener, “Sabah emekli bir hakim arkadaş aradı. 3 kişi görevlendirilmiş sizi vuracaklarmış dedi.

Ben de güldüm, gelsinler, görsünler dedim. Sonra başka bir emekli üst düzey bir bürokrat aradı. Sizinle ilgili bir kağıt yayınlanacak FETÖ terör örgütünün başıyla 17-25 Aralık 2013’te bir konuşma metnini kağıda yazmışlar. Ona da güldüm. Yayınlayamayan namerttir. Ama itiraf eden, korkutmaya çalışan, elinde belgesi olmayan iftira eden şerefsizdir, namussuzdur. 7 Haziran’da seçim oldu. Koalisyon olmadı. Seçim gecesi sayın Bahçeli seçim istedi. O seçim hükümetine güçlü bir başbakan yardımcılığı teklifi yapıldı bu kardeşinize. Ben onu kabul etmedim. Kabul etseydim bugün herhalde iktidar partisi içinde en çok sevilen, trollerin en fazla alkışladığı, herkesin benden bahsettiği bir kişi olarak Türkiye’de yaşıyor olacaktım. Ama ben kavga etmeliyim, mücadele etmeliyim, gerekirse tutuklanmayı, gerekirse ölmeyi göze alarak sizin avukatlığınızı yapmayı tercih ettim. Çok merak ediyorum. Bu anayasanın sahiplerine seslenmek isterim. Ben bir gariban kadın olarak sizden korkmuyorum da siz erkek olarak benden korkmaya utanmıyor musunuz? Niçin belden aşağı vurursunuz?” diye sordu.

"Kocama da oğluma da bu yetkiyi vermem"

Anayasa değişikliğinde millete ait bir kelime olmadığını ileri süren Akşener, şunları söyledi:

“Peki bu anayasa niçin oluyor? Bu anayasa değişikliği içinde seçilecek kişinin çoluğunun çocuğunun, geçmişte bakanlık yapanların, gelecekte bakanlık yapacak olanların ömür boyu yargılanamayacağı bir zırh var. Sadece bunun için bile hayır diyeceğiz. Bir kişiye savaş yapma yetkisi, bir kişiye eyalet kurma yetkisi, bir kişiye örtülü ödeneği istediği gibi harcama yetkisi, bir kişiye vali, rektör, hakim savcı bu kadar bürokratı atama yetkisi, aynı kişi aynı zamanda parti genel başkanı. Bütün bunlara baktığınızda ben bu kadar yetkiyi kocama da vermem, oğluma da vermem. Evet çıkarsa seçilmiş kişi sabah kalktı, siniri birisine bozuldu. Bunlardan zor oy alırız, 3,5 milyon Suriyeliyi vatandaş yaptı. Ne diyeceğiz? Hiçbir şey. Hayır verdiniz, sonrada bunu beğenmediniz evet deme imkanınız var. Ama sandıktan evet çıktı bir daha hayır deme imkanınız yok. Bir kere evet derseniz bu ülkede seçimler tiyatro olur” dedi.

“Kanun hükmünde kararnameler çıkıyor, FETÖ terör örgütü ile mücadele ediliyor. Hay hay edilsin hepimiz arkasındayız. Davulcuya, zurnacıya, sünnetçiye, hakime, polise herkese kadar indi bu iş. Hiç ama siyasilere gelmedi” diyen Akşener, “Daha önemlisi soru çalınması ile zarar gören, hakkı yenen gençler için bir tane kanun hükmünde kararname çıktı mı? Soru çalanların peşine düşüldü mü? Düşülmez çünkü, FETÖ’cüler çaldı. Kanun hükmünde kararnamelerde kış lastiğinin nasıl kullanılacağı var. Bu gençlerin durumu ile ilgili bir şey yok. İkinci soru işsiz gençler. Türkiye’de her üç gencin biri işsiz. Bu gençlerin büyük bölümü üniversite mezunu. Bu gençlere çalışacak fabrika, istihdam sağlayacak alanlarla ilgili bir anayasa değişikliğinde var mı? Peki gayri safi milli hasılayı 30 bin dolara çıkaracak bir düzenleme var mı?” diye sordu.
Kaynak: İHA