Endokrinoloji Bilim Dalı
Öğretim Üyesi Prof. Dr.
Medine Nur Kebapçı, 14 Nisan 2017 Cuma günü 13.30-15.30 saatleri arasında ESOGÜ Prof. Dr. Necla Özdemir
Konferans Salonu’nda gerçekleşecek etkinlikle ilgili bir açıklama yaptı. Akromegalinin, erişkinlerde büyüme hormonunun aşırı salgılanması sonucu ortaya çıkan bir
hastalık olduğunu belirten Kebapçı, "Bu
hastalık uzun yıllar fark edilmeden ilerleyebilir. Hastalık vücutta sessizce doku ve organlarda büyüme gibi çeşitli değişiklikler yaparken ortalama 10 yıl geçtikten sonra teşhis edilir. Bu nedenle ESOGÜ
Tıp Fakültesi Endokrinoloji Bilim Dalı olarak Dünya Akromegali Günü dolayısıyla Akromegali hastalığına dikkat çekmek için hastalarımızı bilgilendirme toplantısı düzenliyoruz. Bu konuda bilgi sahibi olmak isteyen vatandaşlarımızın toplantıya katılımı serbesttir. Sağlıklı erişkinlerde büyüme hormonu, hipofiz adlı iç salgı bezinden belli bir seviyede salgılanır. Büyüme hormonunun aşırı salgısı hipofiz bezindeki tümörlerden kaynaklanır. Hastalarda yüz hatlarında kabalaşma; alında, burunda, çenede kabalaşma, ellerde ve ayaklarda büyüme görülür. Hastaların ayakkabı numarası yıllar içinde büyür, yüzükleri dar gelir. Hastalık ciltte kalınlaşma, kabalaşma ve yağlanma;
baş ağrısı, seste kalınlaşma, dilde büyüme, horlama, dişlerin aralarının açılması,
yüksek tansiyon,
şeker hastalığı, eklemlerde ağrı, şekil bozukluğu ve yorgunluk yapabilir. Ayrıca kalpte büyüme,
kalp yetersizliği ve ritim problemlerine yol açabilir. Çocuklarda da büyüme hormonunun aşırı salgısı görülebilir ve Gigantism (devlik) olarak adlandırılır. Türkiye’de Urfalı
Sultan Kösen bu hastalıktan dolayı dünyanın en uzun insanı olarak 2009 yılında rekorlar kitabına yazılmıştır. Bu hastalığın teşhisi kanda büyüme hormonu ve IGF-1 düzeylerinin yüksek olmasıyla konur. IGF-1 insülin benzeri büyüme faktörüdür. Büyüme hormonu etkisiyle karaciğerden salgılanır ve dokuların büyümesini sağlar. Hipofizdeki tümörün saptanması için hipofiz bezinin
manyetik rezonans (MR) ile görüntülenmesi gerekir. Bu hastalığın tedavisinde büyüme hormonu salgılayan tümörün beyin cerrahisi tarafından ameliyatla alınması, daha sonra büyüme hormonu salgısı devam eden hastalarda ilaç veya ışın tedavisi verilmesi gerekebilir" diye kaydetti.
Hastalarda doku ve organların büyümesiyle ortaya çıkan sağlık sorunlarının yaşam boyu kontrol gerektiren bir durum olduğunu anlatan Prof. Dr.
Medine Nur Kebapçı, "Akromegalinin erken tanı ve tedavisi hastalığa bağlı olumsuz gelişmeleri azaltacaktır. Toplumumuzun bu
hastalık hakkında bilgilendirilmesi önem taşımaktadır. ESOGÜ
Tıp Fakültesi Endokrinoloji Bilim Dalı’nda erişkin akromegali hastalarımıza günümüzün geçerli tanı yöntemleriyle tanı konmakta ve hastalarımızın tedavileri Beyin Cerrahisi ve diğer ilgili bölümlerle birlikte yapılmaktadır” diye belirtti.
