İzmir'de 'Yargının Bakışıyla Arabuluculuk' Konferansı

İzmir'de, 'Yargının Bakışıyla Arabuluculuk' konferansı düzenlendi.

İzmir Barosu Av. Nevzat Erdemir Konferans Salonu'nda düzenlenen konferansta konuşan İzmir Arabulucular Derneği (İZARADER) Başkanı Şerife Özcan Tekeli, hedeflerinin özel hukuk uyuşmazlıklarına dostane çözümler bulunmasına katkı sağlamak olduğunu belirterek, bunun için eğitim, seminer ve tanıtım çalışmalarına hız verdiklerini kaydetti.

Misyonlarının arabuluculuğun yaygınlaştırılması, vizyonlarının ise arabuluculuğun ruhuna, etik ve onuruna yakışan, mesleğin uygun gereksinimlerine uygun şekilde sürdürülmesi olduğunu ifade eden Tekeli, amaçlarının bu sürecin kurumsal yapıda işlemesini sağlayacak mesleki örgütlülüğe gitmek olduğunu söyledi.

Arabuluculuk sayesinde 10 bin uyuşmazlığın çözüldüğü ve yaklaşık 10 bin arabulucunun olduğu bir döneme girdiklerine dikkat çeken Tekeli, arabulucuların yüzde 90'ını avukat arabulucuların oluşturduğunu kaydetti.

Arabuluculuk avukatlığının bugün dünyada yerleşmiş bir avukatlık branşı haline geldiğini kaydeden Tekeli, şöyle konuştu:

'Arabuluculuk sürecinde, tarafların bir avukat ile temsili, arabuluculuk kurumunun ruhuna uygun ve etik çalışmasını sağlayacak hele ki dava şartı olarak arabuluculuğun düzenlendiği iş mahkemeleri tasarısının yasalaşması beklenirken, işçi-işveren gibi güç dengesini sağlamanın kolay olmadığı uyuşmazlıklarda tarafın avukat ile temsili büyük önem taşıyor.'

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi Başkanı Ömer Uğur Gençcan ise, arabuluculuğun Türk hukukuna büyük katkı sağlayacağını ifade ederek, 'Aile arabuluculuğunun niteliği itibariyle ayrı bir kanunla düzenlenmesi gereklidir. Bu yolla arabuluculuk aile hukuku uyuşmazlıklarının çözümüne büyük katkı sağlayacaktır.' dedi.

Yargıtay 1. Başkan Vekili Seyit Çavdar da, kendisinin de arabuluculuk eğitimi aldığını belirterek, Yargıtay'da temyiz incelemesi yapılmak üzere bekleyen dosyaların 3'te 1'inin iş hukuku uyuşmazlıklarından kaynaklandığını kaydetti.

Çavdar, iş davalarında öncelikle arabuluculuk yoluna başvurulmasının dava şartı olması takdirinde yargının iş yükünün azalacağını, tarafların daha kısa sürede ve ekonomik biçimde ortak kararla sorunun çözüleceğine dikkat çekti.

Kaynak: AA