Van Gölü Havzasının 'Afet Kotu'nun Düşürülmesi
AK Parti Van Milletvekili Beşir Atalay, Van Gölü Havzası'nda yıllardır çözülmesi beklenen 'Afet kotu' sorununun çözüldüğünü bildirdi.
Milletvekili Atalay, yaptığı yazılı açıklamada, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nda yapılan toplantı neticesinde 1995 yılında 1655 koduna çekilerek afet kapsamına alınan Van Gölü havzasının afet kodunun 1652-1653 bandına çekildiğini ve bununla ilgili Bakanlar Kurulu kararının Resmi Gazete'de yayımlandığını ifade etti.
Resmi Gazete'de yayımlanan karara göre, Van Gölü çevresindeki 1652 metre kotu altında kalan alanların afete maruz bölge sayılacağını kaydeden Atalay, 1652-1653 metre kotları arasında kalan mevcut yapıların muhafaza edilerek yeni iskan verilmeyeceğini aktardı.
Kentte kendilerine iletilen sorunları bakanlıklara ileterek takibini yaptıklarını ifade eden Atalay, şunları kaydetti:
'Van Gölü havzası 1995 yılında gölün yükselmesi sonucu afet kapsamına alınmıştı. Yaklaşık 20 yıldır bölgemiz 1655 metre koduyla afet bölgesi olarak ilan edilmişti. Zaman içerisinde göl çekildi, ancak afet kodumuz 1655 olarak sabit kaldı. Bu kodun 1655 olarak sabit kalması birçok vatandaşımızın yapı ve ikamet izni alamamasından kaynaklı bir mağduriyete sebep oluyordu. İlgili kurum ve kuruluşlar tarafından yapılan teknik çalışmalar ve belediyelerimizden gelen talepler doğrultusunda kot seviyesinin 1655 metreden 1652-1653 seviyelerine çekilmesi noktasında görüş birliğine varıldı. Deprem döneminde 1655 metre kot seviyesi altında kalan tüm yerler rekreasyon alanı ve yeşil alan olarak belirlenince haliyle birçok mahalle ve ev bir anda yok sayılmış oldu. Takip eden süreçte DSİ, ilçe belediyeleri ve Van'da oluşturduğumuz güç birliği bileşenleri ortak bir paydada buluştu, ortaya çıkan verilerle bakanlıklarda yoğun bir görüşme trafiği başlattık.'
Atalay, Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren kararla birlikte Van Gölü etrafında bu sorundan muzdarip olan başta Van olmak üzere birçok belediyenin derin nefes alacağını vurguladı.
Atalay, 'Van Gölü 1700 rakımda bize bahşedilen en büyük armağan ve ortak değerimizdir. Van'ın bir sahil kenti olarak anılması en çok arzu ettiğimiz konudur. Kot seviyesinin yeniden düzenlenmesi ile beraber yüzbinlerce dönüm arazi yeniden kazanılmış olacak, sahil bandında çirkin bir görüntü oluşturan moloz ve hafriyat yığınları gibi tablolar tekrar yaşanmayacak. En önemlisi yeniden yapılanma, inşa ve imar süreciyle beraber hem ruhsat sorunları çözülecek hem de ilin ekonomisi canlanacak.' ifadelerini kullandı.
Kaynak: AA
Resmi Gazete'de yayımlanan karara göre, Van Gölü çevresindeki 1652 metre kotu altında kalan alanların afete maruz bölge sayılacağını kaydeden Atalay, 1652-1653 metre kotları arasında kalan mevcut yapıların muhafaza edilerek yeni iskan verilmeyeceğini aktardı.
Kentte kendilerine iletilen sorunları bakanlıklara ileterek takibini yaptıklarını ifade eden Atalay, şunları kaydetti:
'Van Gölü havzası 1995 yılında gölün yükselmesi sonucu afet kapsamına alınmıştı. Yaklaşık 20 yıldır bölgemiz 1655 metre koduyla afet bölgesi olarak ilan edilmişti. Zaman içerisinde göl çekildi, ancak afet kodumuz 1655 olarak sabit kaldı. Bu kodun 1655 olarak sabit kalması birçok vatandaşımızın yapı ve ikamet izni alamamasından kaynaklı bir mağduriyete sebep oluyordu. İlgili kurum ve kuruluşlar tarafından yapılan teknik çalışmalar ve belediyelerimizden gelen talepler doğrultusunda kot seviyesinin 1655 metreden 1652-1653 seviyelerine çekilmesi noktasında görüş birliğine varıldı. Deprem döneminde 1655 metre kot seviyesi altında kalan tüm yerler rekreasyon alanı ve yeşil alan olarak belirlenince haliyle birçok mahalle ve ev bir anda yok sayılmış oldu. Takip eden süreçte DSİ, ilçe belediyeleri ve Van'da oluşturduğumuz güç birliği bileşenleri ortak bir paydada buluştu, ortaya çıkan verilerle bakanlıklarda yoğun bir görüşme trafiği başlattık.'
Atalay, Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren kararla birlikte Van Gölü etrafında bu sorundan muzdarip olan başta Van olmak üzere birçok belediyenin derin nefes alacağını vurguladı.
Atalay, 'Van Gölü 1700 rakımda bize bahşedilen en büyük armağan ve ortak değerimizdir. Van'ın bir sahil kenti olarak anılması en çok arzu ettiğimiz konudur. Kot seviyesinin yeniden düzenlenmesi ile beraber yüzbinlerce dönüm arazi yeniden kazanılmış olacak, sahil bandında çirkin bir görüntü oluşturan moloz ve hafriyat yığınları gibi tablolar tekrar yaşanmayacak. En önemlisi yeniden yapılanma, inşa ve imar süreciyle beraber hem ruhsat sorunları çözülecek hem de ilin ekonomisi canlanacak.' ifadelerini kullandı.