Savcı Selim Kiraz'ın Şehit Edilişinin 2. Yılı

Görevi başındayken terör örgütü DHKP/C üyelerince makam odasında rehin alındıktan sonra 46 yaşında şehit edilen Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz'ın vefatının üzerinden iki yıl geçti İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca 'cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya bu düzen yerine başka bir düzen getirmeye veya bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemeye teşebbüs etme' ve 'tasarlayarak kamu görevlisini öldürme' suçlarından başlatılan soruşturma iki yıldır sürüyor Kiraz'ın şehit edilmesi talimatının, yurt dışındaki örgüt yöneticilerinden geldiğini belirleyen savcılık, DHKP/C'nin 9 yöneticisi hakkında tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıkardı Yurt dışında olduğu tespit edilen ve 'kırmızı bülten' ile aranan bu şüphelilerden Musa Aşoğlu'nun iade talebi, Almanya adli makamlarınca 'Aşoğlu'nun ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılması tehlikesi bulunduğu' gerekçesiyle reddedildi.

HANİFE SEVİNÇ - ENES CAN - Terör örgütü DHKP/C üyelerince İstanbul Adalet Sarayı'ndaki makam odasında rehin alındıktan sonra vurularak 46 yaşında şehit edilen Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz'ın vefatının üzerinden iki yıl geçerken, başlatılan soruşturma sürüyor.

AA muhabirinin derlediği bilgiye göre, Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı, 31 Mart 2015'te acı bir gün yaşadı.

Gezi Parkı odaklı eylemlerde yaralanarak kaldırıldığı hastanede yaşamını yitiren Berkin Elvan'ın ölümüne ilişkin soruşturmayı yürüten İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Memur Suçları Bürosu Savcısı Mehmet Selim Kiraz'ı hedefine alan DHKP/C'li teröristler Şafak Yayla ve Bahtiyar Doğruyol, avukat cübbesi giyerek 12.30 sıralarında adliyeye geldi.

Adliye girişinde avukatların imtiyazlarından yararlanmayı kafaya koyan teröristler, sahte avukat kimliği de göstererek X-ray cihazından geçmeden ve aranmadan içeri girdi.

Teröristler yanlarındaki silahlarla Savcı Mehmet Selim Kiraz'ın makam odasının bulunduğu 6. kata çıktı. Savcının katibini silah tehdidiyle dışarı çıkartan teröristler, odayı da içeriden kilitleyerek kafasına silah dayadıkları Kiraz'ı rehin aldı. Bu sırada Savcı Kiraz, panik butonuna basarak, yardım talebinde bulunsa da güvenlik görevlileri kapı kilitli olduğu için odaya giremedi.

Bu sırada makam odasının bulunduğu kat boşaltılırken, adliyede yoğun güvenlik önlemi alındı. Terörle Mücadele ve Özel Harekat şube müdürlüklerine bağlı ekipler ile emniyetin müzakere timi olay yerine sevk edildi.

Teröristlerce rehin alınan Savcı Kiraz'ın kurtarılması için neredeyse tüm gün mücadele verildi. Teröristlerle iletişime geçmek için Cumhuriyet Başsavcısı Hadi Salihoğlu, başsavcıvekilleri, İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal da polis ekiplerine destek verdi. İkna süreci, 8-9 saat sürdü. Teröristlerle telefonla iletişim kurulduğu sırada savcının odasından silah sesleri duyulunca güvenlik güçleri operasyon düzenledi.

Operasyonun ardından savcı Kiraz, ağır yaralı olarak adliyenin yanındaki Florance Nightingale Hastanesi'ne kaldırılırken, 2 terörist ölü ele geçirildi. Hastanede yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayan Mehmet Selim Kiraz, 21.55'te şehit oldu.

DHKP/C'li teröristler, 14 yıllık savcı Kiraz'ı makam odasında şehit ederken, arkasında gözü yaşlı eş ile iki çocuk bıraktı.

- Hakim ve savcılar uğurladı

Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz için 1 Nisan 2015'te İstanbul Adalet Sarayı'nda tören düzenlendi.

Kiraz'ın Türk bayrağına sarılı tabutu, polisler eşliğinde tören alanına getirildi. Törene, Kiraz'ın aynı adliyede hakim olarak görev yapan eşi Yasemin Kiraz, babası Muhammet Hakkı Kiraz, TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Başbakan yardımcıları Yalçın Akdoğan, Bülent Arınç ve Numan Kurtulmuş, Adalet Bakanı Kenan İpek, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşenur İslam, eski Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, eski İçişleri Bakanı Efkan Ala, İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal ve adliye çalışanları ile cübbeleriyle hakimler, savcılar, avukatlar katıldı.

Şehit savcı Kiraz'ın cenazesi, Eyüp Sultan Camisi'nde öğle vakti kılınan namazın ardından Eyüp Mezarlığı'na defnedildi.

Kiraz'ın ölümünün ardından İstanbul Adalet Sarayı'nın bulunduğu alana 'Şehit Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz Yerleşkesi' adı verildi.

Ülke genelinde birçok binaya adı verilen Kiraz anısına ormanlar oluşturuldu, futbol turnuvaları düzenlendi.

- Soruşturma süreci

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Savcı Kiraz'ın ölümüne ilişkin 'cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya bu düzen yerine başka bir düzen getirmeye veya bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemeye teşebbüs etme' ve 'tasarlayarak kamu görevlisini öldürme' suçlarından soruşturma başlattı.

Soruşturma kapsamında, 18 Mart 2016'da, Sabancı suikastı davası sanığı DHKP/C üyesi İsmail Akkol'un ifadesi alındı. Akkol, Kiraz'ın şehit edildiği terör saldırısıyla ilgili bir şey bilmediğini savunarak, ifade vermek istemediğini söyledi.

- Örgüt yöneticilerine yakalama kararı

Savcılık, Kiraz'ın şehit edilmesi talimatının, yurt dışındaki örgüt yöneticilerinden geldiği ve teröristlerin olay sırasında Yunanistan ve Bulgaristan'daki kişilerle sürekli irtibat halinde olduklarını belirledi.

Savcı Kiraz'ın öldürülmesinin örgüt komitesinin bilgisi ve onayı olmadan gerçekleştirilmeyeceği gerekçesiyle 30 Mart 2016'da terör örgütü DHKP/C'nin merkez komitesi içerisinde yer alan yurt dışındaki Nuri Eryüksel, Zerrin Sarı, Seher Demir, Faruk Ereren, Mesut Demirel, Hüseyin Fevzi Tekin, Şerafettin Gül, Sadi Naci Özpolat ve Musa Aşoğlu hakkında ''cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya bu düzen yerine başka bir düzen getirmeye veya bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemeye teşebbüs etme'' ve ''tasarlayarak kamu görevlisini öldürme'' suçlarından tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıkarıldı.

- Almanya iade talebini reddetti

Yakalama kararlarının ardından Adalet Bakanlığı aracılığıyla iade işlemine ilişkin şüphelilerin bulundukları ülkelere müzekkereler gönderildi.

Kırmızı bültenle aranan şüphelilerden Musa Aşoğlu'nun iade talebine Almanya adli makamlarından yanıt geldi. Adalet Bakanlığı aracılığıyla İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına ulaşan yazıda, Almanya adli makamlarının, 'Aşoğlu'nun ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılması tehlikesi bulunduğu' gerekçesiyle iadeyi onaylamadığı bilgisi yer aldı.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının başlattığı soruşturma sürüyor.
Kaynak: AA